Beyefendinin işi zor.
Hem egosu çok yüksek, hem de takıntılı.
Üstelik işler hiçte beklediği gibi yürümüyor.
Şimdi de şahsımın kullandığı “Beyefendi” lafına takılmış.
En azından Beyefendinin tezviratçıları öyle söylüyor.
Ben o tezviratçıların yalancısıyım.
İnanın durumlarına çok üzülüyorum.
Bence “Beyefendi” lafına kızmak hiç de normal ve sağlıklı bir davranış değil.
Hele Beyefendinin trollerinin ve yetiştirdikleri trolcüklerinin özümü kastederek “sen nasıl beyefendi dersin” mealindeki “sopa” sallama gayretleri hiç ama hiç normal değil.
İnsan gülemiyor bile.
Oysa bakın TDK’ya veya google’ye “beyefendi” ne demek diye sorduğumuzda karşımıza ne çıkıyor.
Çıkan şu;
“Beyefendi” kelimesi dilimizde sıklıkla karşımıza çıkan sözcükler arasındadır. TDK’ye göre beyefendi kelimesi ise şu anlama gelmektedir:
- Saygı belirtmek için erkek adlarının sonuna getirilen veya bu adların yerine kullanılan san
- Terbiyeli
Yani;
Ortada bir terbiyesizlik veya o anlamda bir ima söz konusu değil.
Beyefendiye, beyefendi demenin absürt bir tarafı da yok.
Beyefendi rahat etsin, kendisini üzmesin derim ben.
O zaman neden ikide bir “beyefendi, beyefendi diye yazıyorsun be adam” derseniz sizin de haklı bir tarafınız var.
Elbette bir sebebi var.
O da özüme kalsın.
Daha zamanı değil.
**
Sevdiğim Laflar:
“AĞACA ÇIKAN KEÇİNİN DALA BAKAN OĞLAĞI OLUR..”