Haber Merkezi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, RS FM’de Ali Çağatay’la Seyir Hali programında Mersin’deki limon üreticisinin elindeki hasadı satmakta yaşadığı zorlukları anlattı.

Başarır, limon ihracatının yasaklanmasının üreticiye etkisi konusunda “Aylar önce bu limonların başta ihracatı yasaklandı ve limon üreticisi inanılmaz bir tepki verdi. Biz ‘bunu yapmayın’ dedik çünkü Mersin, Adana ve Antalya’da ciddi anlamda bu insanlar sıkıntı yaşıyor. Şu anda depolarda, ne olacağını biz de bilmiyoruz. Bir kısım üretici yumuşayan satamadığı limonu 30 kuruşa meyve suyu fabrikalarına vermek zorunda kalıyor, toplama maliyeti bile değil bu. Bakan ile görüştük, ihracat yasağı kısmen açıldı ama ürettiğinin maliyetini hesapladığımız zaman satış fiyatını koyduğumuzda Mersin’de inanılmaz bir sıkıntı var. Bunu biz bizzat bahçede de paketleme fabrikalarındaki işçilerle ve dernek başkanlarıyla da konuştuk. Tarlada toplanması ve paketlenmesi ile tüm maliyet bir buçuk lira, daha altına satılması durumunda zarar yazıyor. Büyük bir miktarını meyve suyu fabrikalarına üçte bir fiyatına sattılar” dedi.

“MAZOT, TOHUM, GÜBRE; TÜM MALİYETLERİ KOYDUĞUNUZ ZAMAN ÇİFTÇİ TÜKENMİŞ VAZİYETTE”

Tarım maliyetlerinin arttığına dikkat çeken Başarır, çiftçinin afetler karşısında destek göremediğini “Yalova’da çiftçi ‘120 liraya aldığım gübreyi şu anda 180 liraya alıyorum’ diyor. Aynı şekilde 1 kilo süt, 1 kilo yem alamıyorum dediler. Mazot, tohum, gübre tüm maliyetleri koyduğunuz zaman çiftçi tükenmiş vaziyette. Maliyete gelen zamlarla ürüne gelen zamlar arasında inanılmaz bir orantısızlık var. Mersin’de sade limonda değil sebze, limon, şeftali, kayısı bu mevsim başlıyor. Ne olacağı belli değil. Mersin’de özellikle bu sene sel, fırtına ve don gibi olaylar oldu. Apayrı bir sıkıntı ve ne sel durumunda ne dolu durumunda gelen bu afetlerden dolayı çiftçiye bir tek lira yardımda bulunmadılar” diye vurguladı.

“ÇİFTÇİ ARTIK ÜRETMEK İSTEMİYOR, ZARAR EDİYOR”

Başarır, köyden şehre göçün sebeplerini “Mersin’de köylerde çiftçi toprağını ve köyünü terk ediyor. Emekli olduğu zaman tamamen bu işi bırakıyor. Köy öğretmenleri atanmadığı için ve köy okulları kapandığı için çocuklarımızı taşımalı eğitimle eğitebiliyoruz. Zaten taşımalı eğitimle iki çocuğu varsa servise bin lira para vermek zorunda ‘Emekli oldum bari şehirden bir ev tutayım da çocuğumu okutayım’ diyor. Tarlalarını boş bırakıyor. Böyle devam ederse Türkiye tarımda üreten satan bir ülkeyken tamamen yabancı ülkelere bağımlı hale gelecek çünkü çiftçi artık üretmek istemiyor. Zarar ediyor” diye yorumladı.

‘ÜRETİCİLER LİMON AĞAÇLARINI SÖKÜYOR’

Başarır, yakın gelecekte Türkiye’nin ‘limon suyu ithal eden bir ülke olabileceğini’ şu sözlerle anlattı: “Bu yüzden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer ‘Köylülere tarlalarda tohum, gübre ve fide vererek destek olacağım’ diyor. Niye? Görüyor çünkü durumu. Kırova’da tarım bitiyor. Pamuk bitti, bakın. Çukurova’da pamuk bitti. Aynı şeyi limonlarda görüyoruz. Limon ağaçlarını söküyor insanlar çünkü gerekli değeri bulmuyor. Başka şeyler ekiyorlar. Anamur muzu, avokado ekiyorlar. Bu çok yanlış bir şeydir. Limon alan ülke haline geleceğiz belki de limon suyu ithal edeceğiz. Büyükşehir Belediye Başkanlarımız ile konuştuk. Bir miktarını onlar aldı. Bir an önce gerekli yasakların kalkması, gerçek değerlerin verilmesi, limon üreticisinin desteklenmesi gerekiyor.”