AYŞENUR ÖNAL
DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, Akdeniz Belediyesi’nden yaptığı bir paylaşımdan dolayı işten atılan Mehmet Can İlingi için yeniden bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak’ın bir yandan işten atılan Ufuk Eser’e sahip çıkıp, İlingi’yi işten çıkarmış olmasının haksızlık olduğunu belirten Göksoy, “İşçiyle uğraşan hiçbir Belediye Başkanı iflah olmamıştır, olamaz. Geldikleri gibi giderler”dedi.
İlingi için bir çok platform ve örgütten destek mesajları aldıklarını söyleyen Göksoy, “Bu pandemi sürecinden kaynaklı sorumluluğumuz gereği, sağlığımız gereği çok kitlesel bir açıklamayı yapamıyoruz. Bunun için bize destek sunan bütün kurumlara teşekkür ederiz. Geçen hafta bir açıklama yaptık, Mehmet Can İlingi arkadaşımız bir sosyal medya paylaşımı üzerine işten atıldı. Geçen hafta yaptığımız basın açıklamasında demiştik ki; ‘ Kimse kendini adaletin, hukukun yerine koymasın. Sosyal medya üzerinden öz eleştiri hakkını kullanan bir işçinin bu ülkede düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü yasasından kaynaklı bunları kullanmasının önünde bir engel yok.’ Aynı zamanda işçilerin Türkiye Cumhuriyeti yasasında siyasi partilere üye olma hatta siyasi partilerin yöneticisi olma hakkı varken bu hakkı görmeden, bir sosyal medya paylaşımı yapmış diye bir işçinin tazminatsız şekilde işten atılması anlaşılır bir durum değildir. Bu konuyu Meclise taşımamıza rağmen hala bir cevap almış değiliz. Ancak biz bunun üzerine sonuna kadar gideceğiz” dedi.
“BİRÇOK ÇELİŞKİ VAR”
Konu hakkında birçok çelişki olduğunu söyleyen Göksoy, “2019’da Büyükşehir Belediyesi’nden Ufuk Eser adında bir işçi arkadaş işten atılmış. Biz çalışan, üreten hiçbir işçinin atılmasını kabul etmiyoruz. Bizim bunları ilkelerimiz, prensiplerimiz doğrultusunda, sorumluluğumuz gereği söylememiz gerekiyor. Ufuk Eser adlı işçi arkadaşın hem devlet tarafından hem valilik tarafından sahiplenilmesi olumlu bir davranıştır. İşçiler sahiplenilmeli fakat işçiler sahiplenilirken bir taraftan yandaş olanı sahiplenip veya muhalefet olanı terfi gösterdi diye sahiplenip kendi belediyende hukuksuz olarak işten attığını sahiplenmezsen bu olmaz” diye konuştu.
Bu konudan dolayı Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak’a seslenen Göksoy, “Gültak, Akdeniz Belediyesinin sevilen sayılan Belediye Başkanı. Genel Kurul üyemiz Mehmet Can İlingi’yi hukuksuz bir şekilde yargıladılar, sorguladılar, işten attılar. Hak ve hukuksuzluğun devamı gelecek. Biz bunun peşinden gideceğiz, arkadaşımız her koşulda işine geri dönecek fakat Büyükşehir’e tepki gösterdi diye işten atılan işçiyi evinde ziyaret edip işe alma sözü veren Gültak’ta bunu yapıyor. Tabi ki işsizlere sahip çıkılmalı. Daha önce de MHP’li belediye işçileri işten attı, işçiler sendika çadırında direndi, o zamanın Belediye Başkanı direnen işçileri işe almayacağını söyledi. İbrahim Genç sahiplendi. Bu tür davranışlar gururlu davranışlardır” dedi.
“ÖNCELİKLE MEHMET CAN İLİNGİ’Yİ KORUMALISINIZ”
Büyükşehirde atılan işçinin sahiplenilmesinin güzel bir davranış olduğunu belirten Göksoy, “Öncelikle Mehmet Can İlingi’yi korumalısınız. Bu halkın belediyesinde çalışan, üreten işçiyi birilerine yaranma adına işten çıkarmanız doğru bir yaklaşım değil. Bu ülkenin hukuku, yasası, nizamı belli. Düşünce ve ifade özgürlüğünden kaynaklı bir insanı yargılamak yargının görevidir, sizin göreviniz değil. Kaldı ki istifasını sunan Süleyman Soylu, aslında istifa etmekle zaten bu işin sorumlusu benim demiştir. Süleyman Soylu’nun sorumluluğu üstlendiği bir yerde buradaki Belediye yönetiminin bu sorumluluğu başka bir şekilde değerlendirmesi ayrımcılıktır, ötelemedir. Biz, hangi siyasi partiden olursa olsun işçiler korunmalıdır, farklı davranılmamalıdır diyoruz. Mehmet Can İlingi’de farklı davranılması gereken bir işçi değil. Bir taraftan Ufuk Eser’e sahip çıkan anlayış aynı zamanda Mehmet Can İlingi’yi de görevine tekrar başlatmalıdır” dedi.
“İŞÇİYLE UĞRAŞAN HİÇBİR BELEDİYE BAŞKANI İFLAH OLMAMIŞTIR, OLAMAZ”
İşçinin vebalinin, ağır bir vebal olduğunu vurgulayan Göksoy, “İşçiyle uğraşan hiçbir Belediye Başkanı iflah olmamıştır, olamaz. Geldikleri gibi giderler. Biz dün de buradaydık yarın da burada olacağız. Burada bulunduğumuz süre içerisinde de haksızlığa karşı tepkimizi göstermeye, işçilerin özlük haklarını savunmaya devam edeceğiz. Son olarak şunu belirtmek istiyorum, hangi belediye olursa olsun belediyeleri halk var eder. Halkın değerleri üzerine kurulmuş belediyelerin yöneticileri emekçilerin, çiftçilerin, yoksulların sırtından bu noktaya gelmişler. Orada siyasi, yandaş argümanlar ile belediyeleri yönetip emekçileri ötekileştirme gibi yaklaşımları reddediyoruz” dedi.
‘BUNDAN BÖYLE KRİZİN SEBEBİ BİZ DEĞİLİZ, BEDELİNİ BİZ ÖDEMEYİZ’
“Biz bundan böyle Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu olarak geçmişte olduğu gibi, şimdi de sonra da emeğin özlük ve demokratik haklarını savunmaya devam edeceğimiz” diyen Göksoy, “Buradan bütün Belediye Başkanlarına sesleniyoruz. İktidar nasıl ki krizin sebebini emekçilere yüklemek istediyse, yerelden genele bütün iktidarlar aynı politikayı uyguluyor. ‘Bundan böyle krizin sebebi biz değiliz, bedelini biz ödemeyiz’ dediğimiz yerde pandemi sürecini de fırsat bilip bu sorumluklarını işçi üzerinden yürütmeye çalışan yerelden genele tüm iktidarlara sesleniyoruz. Buna izin vermeyeceğiz. Bizim emekçiler olarak ülkeyi de yerelde kentleri de yönetecek enerjimiz, sinerjimiz, kadromuz var. Yani biz onları seçtiysek bizi ezmeleri, sömürmeleri için seçmedik. Bu ülke, bu kent alternatifsiz değildir. Yeri geldiğinde hesabını sorar, emekçilerimizin içinden temsilcilerimizi seçer, bu ülkeyi yönetiriz. Kimse bu ülkeyi bu kenti alternatifsiz sanmasın. Kendi siyasi ayaklarıyla işçilerin ekmeğiyle, onuruyla kimse oynamasın” diye vurguladı.