Mersin’de son 1 haftada yaşanan 2 kadın cinayetine tepki geldi. Kadın cinayetlerine karşı açıklama yapan kadınlar, Kadın Bakanlığı’nın kurularak, gerek İstanbul sözleşmesi gerekse de diğer uluslararası sözleşmelerden doğan sorumlulukların yerine getirilmesini istedi. Kadınlar adına platform üyesi Öznur Keleş, kadın cinayetlerine karşı öfkeli olduklarını söyledi.

“ERKEK YARGIDAN GÜÇ ALAN ERKEK ŞİDDETİ”

Mersin’de artan erkek şiddeti karşısında yasta değil isyanda olduklarını belirten Keleş, “Bu erkek egemen iktidardan erkek yargıdan güç alan erkek şiddetidir. Kübra’nın boşanması yaşam hakkının elinden alınmasıyla sonuçlanıyorsa eğer yasalar kadınları korumuyorsa, hukuk kadınlar için bir şey işletilmiyorsa bunun sorumlusu erkek egemen hukuk ve erkek adaletin temsilcisi olarak AKP iktidarıdır. Evlilik sözleşmesi kadar bu sözleşmeyi iptal istemi de doğal bir haktır. Boşanmaları engellemek, kadınları eve, aileye, kocaya mahkûm etmek, erkeklerin insafına bırakmak, kadınlara ölüme mahkum etmektir. Uzlaştırma ve boşanmayı önleme Komisyonu kurarak kadının nafaka hakkını gasp etmeye çalışarak, kadının şiddetten koruyabilecek tek yasa olan 6284 sayılı yasayı erkekler mağdur oluyor diye uygulatmayarak ve ortadan kaldırmaya çalışarak Kübra’nın katledilmesinde olduğu gibi diğer kadınların katledilmesinde de asıl suçlu erkek egemen iktidardır. Kadınların bir kazanımı olan 6284 sayılı yasanın tartışmaya açılması bile kadın cinayetlerinin politik olduğunun göstergesidir. Amaç kadınları güçsüz çaresiz bırakmak yaşadıkları şiddeti aileye mahkum etmektir. Kadının bedenini ve yaşamına takim altına almaktır. Kadınların yaşadığı şiddeti kadın olmanın gereğiymiş gibi ve bunu kendi eril muhafazakar ideolojileri doğrultusunda toplum mühendisliğine dönüştürürken diğer yandan kadınların bunu kabullenip makbul kadına dönüşmesi hedeflenmektedir” dedi.

“2018 YILINDA 397 KADINI ÖLDÜRDÜ”

Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin giderek arttığını aktaran Keleş, “Her üç kadından biri şiddete uğramaktadır. Ne yazık ki erkekler 2017 yılında yaklaşık 409, 2018 yılında 397 kadını öldürdü. Ayrıca Mersin, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetin en yoğun olduğu illerden biridir. Bizler Mersin Kadın Platformu olarak Kübra’yı öldüren erkek gerekli cezayı alana dek bu davanın takipçisi olacağımızı, erkek egemen sistemin ve erkek yargının peşini bırakmayacağımızı dile getiriyoruz. Hayatımızdan da haklarımızdan da vazgeçmiyoruz. Artık kız kardeşlerimizin öldürülmesini istemiyoruz. Yasta değil isyandayız. Buradan siyasal iktidara kadın düşmanı politikalardan vazgeçmesi, kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetleri önlemek için etkin mekanizma geliştirmesi için çağrı yapıyoruz. Bunun için öncelikle bir kadın bakanlığının kurulması, gerek İstanbul sözleşmesi gerekse de diğer uluslararası sözleşmelerden doğan sorumluluklarını yerine getirmesi, siyasette cinsiyetçi, ayrımcı, ötekileştirici şiddeti körükleyen eril bir kullanılmaması, nafaka hakkına dokunulmaması, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanuna dokunulmamalıdır. Kadın dayanışması yaşatır diyor, tüm kadınları dayanışmaya, mücadeleye ve örgütlenmeye çağırıyoruz. Yaşasın kadın dayanışması!” diye konuştu.

KADINLAR AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR İL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN KAPISINI MÜDÜRLEDİ

Öte yandan, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü önünde bir araya gelen Kadın Savunması üyeleri, artan kadın cinayetlerine karşı il müdürlüğünün kapısına mühür vurdu. Kadın Savunması üyeleri Aşkın’ın katledilmesi sonrası müdürlüğün kapısına kilit vurarak “Boşanmayı değil cinayeti engelle”  sloganları attı.