AKP’ye yüklenerek, ülkenin ve kentin yaşadığı sorunların çözümüne yönelik TBMM’de yaptığı çalışmaları gazetecilerle paylaşan Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu, muhalefetin sesinin kısılmaya çalışıldığını savundu.
Mersin’de ise gelişmenin ve kalkınmanın önünü açacak çalışmalar olduğunu ancak atılım yapacak bir siyasi güç olmadığını söyleyen Kuyucuoğlu, “Projeler hazır ama kaynak aktarımı sağlanmıyor” dedi.
Mehmet Nabi Batuk
CHP Mersin Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı çalışmalar ve Mersin gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunmak için Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. Oğlu Aklın Kuyucuoğlu, kızı Birce Kuyucuoğlu ve iki aylık torunu Asya ile birlikte gazetecilerin karşısına çıkan Serdal Kuyucuoğlu, öncelikle iktidara yüklendi.
Milletvekili Kuyucuoğlu, 15 yıllık AKP iktidarları döneminde gerek iç, gerekse de dış politikalarda yapılan yanlışlar nedeniyle ekonomi, eğitim, demokrasi, insan hak ve özgürlükleri alanında çok gerilere gittik. Dünyada yalnız kalmış bir ülke durumuna geldik. Bu süreçte her bulabildiğimiz ortamda iktidara yol göstermeye ve yanlışlarını dile getirmeye çalıştık. Herkesin adil bir ülkede yaşamak hakkı vardır. Her vatandaş ülkesini yönetenlere, hâkimlerine, savcılarına güvenmek ister. İnsanca yaşayabilmenin temeli olan adaletin yok olmaya başladığını görerek, en son yaptığımız adalet yürüyüşü ve kurultayıyla hükümeti bir kez daha uyarmak istedik. Çünkü adalet yoksa insanlık ve vicdan ölmüş demektir” dedi.
MUHAFELETİN SESİ KISILIYOR
Yazılı ve görsel medyada yer almaları engellendiği gibi TBMM’de bile muhalefetin sesini kısma girişimlerinde bulunulduğunu söyleyen Kuyuucoğlu, “Bu çerçevede; İki yıllık milletvekilliğim süreci içerisindeki çalışmalarımı sizlere özet bilgiler olarak sunmak istiyorum. İki yıllık süre içerisinde; 30 yazılı soru önergesi, 20 araştırma önergesi, 4 sözlü soru önergesi, 1 kanun teklifi verdim. 27 kez komisyonlarda, 78 kez ise TBMM genel kurulunda çeşitli vesilelerle söz alarak ilimizin ve ülkemizin sorunlarını dile getirdim.
Ayrıca çeşitli zamanlarda yapmış olduğum basın açıklamaları ile de yaşanan birçok sorunu kamuoyunun dikkatine sunmaya çalıştım.
Her ne kadar iktidar mensupları denetim yetkimizi gasp ederek sorularımıza ve önergelerimize cevap vermeyerek ve destek olmayarak bu hakkımızı elimizden almaya çalışmış olsalar da bizler, ülkemizde herkesin mutlu ve huzurlu yaşamasını sağlayana kadar sizlerin sorunlarını dile getirmeye ve konuşmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
İŞTE MERSİN’İN SORUNLARI VE TALEPLERİ
Mersin özelinde gündeme taşıdığı konulara da değinen Serdal Kuyucuoğlu, bunları ise şöyle anlattı; “Öncelikle Mersin Akkuyu’da yapılacak olan bir nükleer santralin bölgemiz için felaket olacağını, Rusya başta olmak üzere, sorun yaşadığımız birçok ülke nedeniyle üretimde ilimizin öncü olduğu sebze-meyve ihracatının olumsuz etkilendiğini ve önlem alınması gerektiğini, Çukurova Bölgesel Havalimanı ihalesinin bir an önce yapılarak, projenin hayata geçirilmesini, özelleştirme sonrası ilimizde yaşanan elektrik kesintileri ve yetersiz altyapı çalışmalarını, ihracatçılarımızın zamanında ödenmeyen KDV iadelerini, ilimizdeki sulama birliklerinin elektrik paralarını indirimli ödemelerini, Mersin otogarında yaşanan sıkıntıları, çarpık kentleşmenin ilimize verdiği zararları ve ulaşımda yaşanan aksamaları her fırsatta dile getirmeye çalıştım.
Yaptığım gündem dışı konuşmalarda da ilimize söz verilen turizm yatırımlarının bir an önce tamamlanması, tarım üreticileri ve ihracatçılarının sorunlarının giderilmesi, raylı sistem yatırımlarının ilimizde acilen yapılması gerektiğini, lojistik ihtisas sanayi bölgesi ile söz verilen Tarsus Üniversitesinin bir an önce kurulmasını, esnaflarımızın yaşadığı sorunları ve göçün bölgemizde meydana getirdiği olumsuzlukları anlatmaya çaba gösterdim”.
“OHAL MAĞDUR ETTİ”
Ülkede yaşanan sorunlara ilişkin dile getirdiği konulara da değinen Serdal Kuyucuoğlu, “Başta yanlış dış politika uygulamaları olmak üzere, eğitim sistemimizdeki gericileşme ve laik eğitim sisteminden uzaklaşılması, OHAL uygulamaları nedeniyle mağdur edilen binlerce vatandaşımızın yaşadığı sıkıntıları, Özelleştirme sonrasında elektrik dağıtımındaki kalitenin düşmesinin nedenleri ve önlem alınmasını, tarım sektöründe dışa bağımlılığın azaltılması ve çıkarılan Tohumculuk Kanunu’nun çiftçilerimize ve tarım sektörüne verdiği zararları dile getirdim. Turizm sektöründe yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini defalarca gündeme getirmemize rağmen her zamanki gibi tıkalı kulaklar, kapalı gözlerle karşılaştık.
Plansız programsız yapılan HES projeleri ile ülkemiz ekosisteminin bozulduğunu,
Ülkemize girişine izin verilen GDO’lu ürünlerin insan sağlığına zararlarını,
Defalarca yeni yapılan köprü ve otoyollardan alınan fahiş ücretlerle vatandaşın soyulduğunu ve birkaç şirketin zengin edildiğini, otoyol ve köprü ihale şartlarının Türkiye’yi büyük zarara uğrattığını, Biri ilimizde olmak üzere yapılan şehir hastanelerindeki soygunları ve yaşanan sorunları anlatmaya çalıştık.
“GERİCİ EĞİTİME HAYIR”
FETÖ örgütlenmesinin en önemli ayağının üniversiteler ve yurtlar olduğuna dikkat çektik ve üniversiteyi kazanan öğrencilerimizin yurt sorunlarının giderilmesi için yaptığımız uyarılarımızı dikkate alın dediğimiz halde hala yurt konusunun çözümü noktasında neden ciddi adımlar atılmadığını, diğer okullara ayrılmayan ama İmam Hatip okullarına ayrılan aşırı fazla ödeneğin ve ayrımcılığın nedenlerini sorduk.
Mersin ilimizde uygulanan gerici eğitim politikaları başta olmak üzere, sormuş olduğum birçok yazılı soru önergesinin çoğuna cevap alamadığım gibi cevap verilenler ise gerçekçi yanıtlar olmaktan uzaktır” ifadelerini kullandı.
OTORİTER REJİM UYARISI!
Şahsı ve birçok milletvekilinin FETÖ ile ilgili tehlikeler konusunda yıllarca uyarılarda bulunulduğunu ancak dinletemediklerini de dile getiren Kuyucuoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Yapılan anayasa değişikliklerinin otoriter bir rejim yaratacağı uyarılarımızı ısrarla dile getirdik.
Yargı bağımsızlığının yok edildiğini, hukukun katledildiğini, yolsuzlukların her geçen gün arttığını, vatandaşların birbirine düşman haline geldiğini, haksız ve hukuksuz olarak akademisyenlerin işlerine son verilmesinin yanlışlığını, insan hakları ihlallerinde ve medya üzerindeki baskı ve gazeteci tutuklamalarında neredeyse dünyada ilk sırada yer aldığımızı, artan çocuk tacizleri ve istismarı konusunda caydırıcı adımlar atılması gerektiğini, hayatlarını kaybeden binin üzerinde madenci sonrasında alınması gereken önlemleri iktidar yetkililerine anlattık ama bir sonuç alamadık.
“İKTİDAR KENDİ BİLDİĞİNİ OKUMAYA DEVAM EDİYOR”
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvetle mücadele haftası olsun teklifim, tarım sigortalılarının prim ödemelerinde güçlük çektiği ve kolaylık sağlanması, muhtarlarımızın Bağ-Kur primlerinin devlet tarafından ödenmesi, gaziler arasında ayrım yapılmaması, vekil ebe ve hemşirelerin kadroya alınması ve hak kayıplarının önlenmesi, ilimize yapılacak olan termik santralin yapımı için ÇED raporu verilmemesi, kırsalda ev yapmış vatandaşlarımızın elektrik ve su abonelik sorunlarının çözülmesini, darbe girişimi sonrası ihraç edilen ama suçları kesinleşmemiş kişilerin ailelerinin genel sağlık sigortasından yararlandırılması, halkımız ve ülkemiz lehine ne kadar öneri sunduysak, konuştuysak, uyardıysak da, iktidar kendi bildiğini okumaya devam etmektedir.
“DAHA İYİ BİR GELECEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
TBMM’de komisyon kurularak araştırılmasını istediğim konular arasında; eğitim sisteminde yaşanan sorunların araştırılarak gerekli önlemlerin alınması, yetiştirme yurtlarından ayrılan gençlerin yaşadıkları sorunların araştırılması, 5553 Sayılı Tohumculuk Kanununun sektöre ve toplum sağlığına etkilerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, otizmli çocukların yaşadıkları sorunların araştırılması ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, 6360 sayılı Büyükşehir Yasası nedeniyle yaşanan mağduriyetlerin araştırılması ve gerekli yasal düzenlemenin yeniden yapılması, Suriyeli sığınmacıların sosyal ve psikolojik açıdan yarattığı sorunların araştırılması ve gereken önlemlerin alınması, kentlerdeki ulaşım sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, geçmiş dönemlerde FETÖ mensuplarına usulsüz bir şekilde verildiği iddia edilen kamu ihalelerinin araştırılarak sorumlular hakkında gereğinin yapılması, vatandaşların başka ülkelere göç etme eğilimlerindeki artışın araştırılarak alınması gereken önlemlerin tespit edilmesi, kamu özel işbirliği ve yap işlet devret projelerindeki kamu zararlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, Marmaray Projesinin tüm süreçleriyle araştırılması ve eksikliklerin giderilmesi, Gebze - Orhangazi - İzmir otoyol projesi ile ilgili kamu zararının ve vatandaşlarımızın mağduriyetinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, terör olaylarının ekonomiye etkisinin araştırılarak gereken önlemlerin alınması, döviz kurlarındaki yükselişin ekonomiye olan etkilerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, Suriyeli sığınmacıların ekonomimiz üzerindeki etkilerinin araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması, eğitimdeki çeşitli sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, dış politikada yapılan yanlışların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi, İstanbul'un siluetini bozan yapılaşmanın sebeplerinin ve etkilerinin araştırılması, ekonomideki kronikleşen sorunların ve nedenlerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi. vermiş olduğum araştırma önergelerinden üç tanesi genel kurulda görüşülmüş, son verdiğim tarihi eserlerimizin yeniden ülkemize kazandırılması ile ilgili araştırma önergem için dört parti anlaşarak komisyon kurulmasına karar verilmiştir. Komisyon 2 Ekim sonrası çalışmalarına başlayacaktır.
Bunun dışında, TBMM Genel Kurulunda görüşülen çeşitli kanun tasarı ve teklifleri üzerinde ve gündem dışı konuşmalar yaparak ülkemizdeki sorunları ve çözüm önerilerimi dile getirdim.
Mümkün olduğunca katıldığım komisyon ve yurt dışı Akdeniz için birlik parlamenterler asamblesindeki çalışmalarında ilimizin ve ülkemizin daha iyi bir geleceğe sahip olması için görüşlerimi ve düşüncelerimi paylaştım.
“TELEFONUM, ANKARA VE MERSİN OFİSİM HER ZAMAN AÇIK”
Bu değerlendirmeyi yapmaktaki asıl amacım, 2019 rejim değişikliği ve akabinde Cumhuriyetin yok edilerek yeni bir Cumhuriyet kurma hevesinde olanlara karşı çıkışımızı, siz değerli dostlarımı ve hemşerilerimle paylaşmanın yanı sıra, görüş ve önerilerinizi almak bu vesileyle de ülkemizin geleceğine daha güçlü bir katkı sunmaktır.
Sizlerden ricam, şahsıma her türlü öneri, görüş ve sorunlarınızı bildirmenizdir. Telefonum, Ankara ve Mersin ofisim her zaman açıktır. Çözüm konusunda gereken her türlü adımı atacağımdan emin olun”.
BÜYÜKŞEHİR’E ADAY MI?
Açıklamasının ardından soruları da yanıtlayan Milletvekili Serdal Kuyucoğlu, Mersin Büyükşehir Belediyesi başkanlığına adaylığı, hafif raylı sistem, trafik sorunu ve kent ekonomisine ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Büyükşehir belediyle başkanlığına geçmişte bir çok kez aday adayı olduğunu anımsatan Kuyucuoğlu, ancak gelecek seçimler için henüz bir karar almadığını, konuyu ileriki dönemlerde yapacağı değerlendirmeler sonucunda kararının netleşeceğini söyledi.
Hafif raylı sistem konusunda ise Mersin’in atılım yapacak bir siyasi güce ihtiyacı olduğunu belirten Kuyucuoğlu, “Siyasi atılım yapamayan kent yöneticileri nedeniyle ulaşım ve trafik alanında büyük sorunlar yaşanıyor. Projeler hazır ama projeleri gerçekleştirecek kaynakların aktarımı sağlanmıyor” dedi.
IRAK’IN BÖLÜNMESİ MERSİN’İ VURUR
Kuzey Irak’taki bağımsızlık referandumuna da değinen Kuyuucoğlu, “Saddam döneminde Mersin, BM tarafından uygulanan ambargoyu yaşamıştık. Mersin dönemde ekonomik anlamda patlama yapan bir kentti. Ancak ambargo ile birlikte uçurumdan yuvarlanarak dibi gördü ve 10 yıl kendine gelemdi. Bugün de Türkiye tarafından gündeme gelecek bir ambargo yine Mersin’i etkileyecektir. Ancak bu geçmişteki kadar olmayacaktır. Mersin bu konuda ihracat alanında bir zarar görecektir ancak bu kısa süreli bir zarar olacaktır” dedi.