Mersin İdmanyurdu, Eskişehir maçını izliyoruz.
Aslında sahada oynanan orta oyunu gibi bir şey.
Sanki mahalle maçı gibi.
Futbolun güzelliklerinden eser yok.
Çünkü, iki takımda “ununu eleyip, eleğini aşmış” bir görünümde..
Bu erdenle ne heyecan var , ne de aksiyon.
Kayserispor’un son iki haftada kazanması iki takımında gardını düşürmüş!
Belli ki ikiside umudunu yitirmiş!
Dahası , “Atı alanın Üsküdar’ı geçtiğinin” farkındalar.
Bu nedenle “bitse de gitsek” havasındalar!..
Mersin’de Welliton, Nakoulma ve Pedriel gibi ağır toplar yok.
Bu da takımın hücum gücünü olumsuz etkilemiş.
Ama, golü bulan yine Mersin.
Son haftalarda Vederson’ un kullandığı etkili köşe atışlarından sonuca giden kırmızı lacivertliler, Eskişehir karşısında da aynı senaryoyu yineledi.
Bu kez Güven vuramadı ama, Mehmet Taş boş geçmeyince, Mersin lk yarıyı önde bitirmeyi başardı..
İkinci yarıda ise konuk ekibin üstünlüğü vardı.
Mersin kalesine daha sık inen Eskişehir beraberlik golünü erken buldu.
Sonrasında da bir çok gol pozisyonuna girdi.
Ama galibiyet golünü 89. Dakikada atarak sahadan üç puanla ayrılan taraf oldu.
Sözün Özü;
Maç sonrası basın toplantısını izlemedim ama,
Teknik direktör Ümit Özat, “Son maça kadar ligde kalma mücadelesini sürdüreceğiz” demiştir.
Ne de olsa 4 maç 12 puan demek.
Tabi ki kazanırsan!
İnsan ister istemez sormak istiyor,”Bu futbolla mı?” diye.
Kimse kimseyi kandırmasın!
“Harç bitti yapı paydos” diye bir deyiş vardır.
Sanırım Mersin İdmanyurdu’nun durumunu en iyi özetleşen sözcükler olsa gerek..