Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık Coşkun T, kazada hayatını kaybeden Elif Su Ekinci (11) ve yaralanan Elif Yüksel'in (11) aileleri katıldı.

Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezinin avukatlarının yer aldığı müdafiler de duruşma salonunda hazır bulundu.

Mahkeme başkanı, bir önceki celsede açıklanan mütalaaya ilişkin yazılı savunmaların heyete ulaştığını belirtti.

Cumhuriyet savcısı, bir önceki celsede açıkladığı "Bilinçli taksirle bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemi ve tutukluluk halinin devamını içeren mütalaasını yeniledi.

VEFAT EDEN ÖĞRENCİNİN AVUKAT BABASI VE MESLEKTAŞLARINDAN "OLASI KAST" İSTEMİ

Kaza vefat eden Ekinci'nin avukat olan babası Kamil Ekinci, mütalaada aleyhte hususlara katılmadıklarını dile getirerek, "Kazanın oluş şekli itibarıyla olayın 'olası kast' ile değerlendirilmesini, sanığa bu kapsamda ceza verilmesini ve tutukluluk halinin devamını talep ediyoruz." dedi.

Ekinci ailesinin avukatı Halil Demir de "olası kast" ile somut delillerin olduğunu savunarak, "Kişi öngördüğü kazada telefonla konuşup, yoldaki flaşör ve uyarı levhalarını görmesine rağmen adeta 'Bana ne' dercesine yoluna devam ederek kazaya neden olmuştur." ifadelerini kullandı.

Elif Yüksel'in babası Behçet Yüksel de olayın bir kazanın çok daha ötesinde duygular yaşattığını belirterek, "Bu bir kaza değil, cinayet. Bir çocuğu öldürdü, diğerini de sakat bıraktı. Bu olay bizim hayatımızı bitirdi. Sanığın en üst cezayı almasını istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yüksel ailesinin avukatı Hibe Gökalp da kaza anında bölgedeki belediye otobüsünün öğrencilerin geçişi için beklediğini ifade ederek, "Suçun unsurlarına bakıldığında cezası 'olası kast' kapsamında değerlendirilmelidir. Sanık, belediye otobüsünün durduğu noktada öğrencilerin arasına dalıyor. Aracı da çarpmadan çok sonra duruyor. Fren izi dahil tespit edilemedi. Olayı kamera görüntüleri direkt ortaya koyuyor. Başka Elif'lerin ölmemesi için caydırıcı bir ceza bekliyoruz." diye konuştu.

SANIKTAN "KAZA VE KADER" SAVUNMASI

Son sözü sorulan sanık Coşkun T, yaşanan olaydan dolayı pişman olduğu dile getirerek, savunmasında şunları kaydetti:

"Diğer çocuğun iyileşmesi için her gün Allah'a dua ediyorum. Kendimi temize çekmek için konuşmuyorum ama eğer kaza anında telefonla konuştuysam cezaevinden ölüm bile çıkmasın. Kazadan sonra olay yerinde saçlarımı yoldum. Omuzlarımdaki yükü her gün hissediyorum. Kaza ve kadere inanıyorum. Olayın da kaza ve kader olduğunu düşünüyorum."

TAHLİYE EDİLİP SÜRÜCÜ BELGESİNE EL KONULDU

Beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığa "Bilinçli taksirle bir kişinin ölümü ile bir kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 5 yıl 6 ay 20 gün hapis cezası verilmesini kararlaştırdı.

Heyet, "yurt dışı yasağını" da içeren adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine hükmettiği sanığın sürücü belgesine de 2 yıl el konulmasına karar verdi.

OLAY VE DAVA SÜRECİ

Merkez Yenişehir ilçesi Gökçebelen Mahallesi'nde, 23 Mayıs 2024'te Coşkun T. idaresindeki 33 ACY 335 plakalı kamyonetin okul geçidinde çarptığı Yenişehir İmam Hatip Ortaokulu 5. sınıf öğrencileri Elif Su Ekinci hayatını kaybetmiş, Elif Yüksel ise ağır yaralanmıştı.

Tutuklanan sürücü hakkında "taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma" suçundan dava açılmıştı.

Dava sürecinde mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda,  HTS kayıtlarına göre kaza anında cep telefonuyla konuştuğu belirlenen sanığın kazada "asli kusurlu" olduğu tespit edildiği bildirilmişti.

Bir önceki celsede esasa ilişkin mütalaasını sunan savcı, sanığın, "Bilinçli taksirle bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep etti. (aa)