Haber Merkezi
Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Çernobil nükleer kazasının 30. yılı nedeniyle, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Aytuğ Atıcı, 30 yıl önce 26 Nisan’da, Ukrayna’da Çernobil’deki nükleer sızıntının gizlenemez boyuta geldiğini anımsatarak, yetkililerin sızıntıyı bildiğini ancak gizlemeye çalıştığını belirtti.
Çernobil’den bahsedilirken, Çernobil yerine Mersin Akkuyu ya da Sinop’ta yapılacak nükleer santrallerin konulmasını isteyen Atıcı, sızıntının, Mersin ve Sinop’ta da olma ihtimali bulunduğunu kaydetti.
NÜKLEER HERKESİ ÖLDÜRÜR!
Milletvekili Atıcı, Çernobil’deki patlama sonrasında 4 bin enkaz toplama çalışanının, yaşamını yitirdiğini ifade ederek, burada kullanılan robotların bile çalışamaz duruma geldiğini anlattı. Bu felaketin ardından, Türkiye’deki yetkililerin ‘radyasyonlu çay daha lezzetli’ dediğini, bugün de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Santrallere karşı olanları dinlemeyin’ ifadelerini kullandığını aktaran Atıcı, bu konunun, partiler üstü kavramla ele alınmasını istedi.
Atıcı, "Nükleer santrallerde meydana gelecek sızıntı AKP, CHP, MHP, HDP’li dinlemez hepsini öldürür. Alevi, Sünni, Hıristiyan, Müslüman, Arap, Kürt, Türk, Laz, Çerkez dinlemez, herkesi öldürür ve sakat eder. Biz bu belayı başımızdan defetmek için partiler üstü yaklaşımla, el birliğiyle tartışmalıyız." diye konuştu.
YENİLENEBİLİR ENERJİYE YÖNELMELİYİZ
Türkiye’nin nükleer santrallere ihtiyacı olmadığını da söyleyen Atıcı, enerji ihtiyacının yenilenebilir doğal kaynaklardan elde edilebileceğini bildirdi.
Nükleer enerjinin pahalı, söküm maliyetinin yüksek olduğunu, atıkların durumunun bilinmediğini anlatan Atıcı, "Hükümet aldatılmaya alışmıştır. Yaptığı her hatada ’aldatıldık’ diyor. Yarın nükleer kaza olduğunda ’kusura bakmayın biz aldatılmışız’ mı diyecekler? Evet aldatılıyorsunuz. Gelin bu sevdadan vazgeçin." dedi.
Toplantıda ayrıca, Çernobil’de tahliye memuru olarak çalışan bir kişi de söz alarak, şunları söyledi: "1986, 1987 yıllarında hastanede tedavi gördüm. İyi tedavi ve hekimlerle ayaktayım. Tahliyede çalışan sivil ve askerler vardı, birçoğu hayatını kaybetti, hastalandı. Üzücü manzara. Çocuklarınızı düşünün. Çernobil ve felaketler, belki bütün insanlar için uyarıdır. Nükleer enerji kullanacığım diye insanlar kendini felakete sürüklemesinler."