HEDİYE EROĞLU

Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Şubat ayı olağan meclis toplantısının ilk birleşimi Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı. Toplantıda öne çıkan konular işten çıkarmalar ve belediyeye yönelik saldırılar oldu.

CHP’DE HERKES AYRI BAŞ

Toplantıda meclis gündemine geçilmeden önce ilginç anlar yaşandı. CHP Grup Sözcüsü Selahattin Aslan, belediyeye yönelik saldırılara dikkat çekip kınarken, geçtiğimiz aylarda sağlık sorunlarını gerekçe göstererek grup sözcülüğünü bırakan Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ise Davultepe’de sanayi sitesi yapılmak istenen narenciye bahçeleri ile ilgili kamuoyunun bilgilendirilmesini istedi.

SEÇER SALDIRILARLA İLGİLİ VALİLİĞİ HEDEF GÖSTERDİ

Bunun üzerine Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, belediyeye yönelik yanıcı madde saldırısı “Terör suçudur bunun adı da teröristtir” tepkisi verdi. Konuyla ilgili açıklamaları nedeniyle Vali Ali İhsan Su’ya da tepki gösteren Seçer, MESKİ’ye yapılan saldırılar ile ilgili “Valiliğin açıklamasından mı acaba bazıları cesaret almıştır?” sorusunu gündeme getirdi. Bu işin üzerine gidilmesi gerektiğini aktaran Seçer,  “Terfi istasyonlarına saldıranlar henüz yakalanmamıştır. Bu konunun takipçisiyim” dedi.

“GERGİNLİK SONA ERDİRİLMELİ”

Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşın Yılmaz ise Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan saldırıyı kınayarak, “Bu tür girişimlere meydan vermememiz lazım. Şehrimizde bir gerginlik olmasını istemeyiz. Bu işi yapan kimse en büyük zararı Büyükşehir belediyesi’nde hak mücadelesi veren, işten çıkarılan işçilerin haklı mücadelesine gölge düşürerek vermiştir. Herkesin belli bir sınıfta değerlendirilmesine sebebiyet vermiştir. Provokasyona gelmememiz lazım. Kutuplaştırıcı eylemlere prim vermemiz, bu gerginliği bir an önce ortadan kaldırmamız lazım”.

“PROVOKASYONUNA ZEMİN HAZIRLANMAMALI”

MHP Grup Sözcüsü Mahmut Tat da, saldırıları tasvip etmenin, görmezden gelmenin, kınamamanın mümkün olmadığını söyledi. Tat, “Böyle bir hadisenin bölgemize, belediyemize, güttüğü siyaset veya şahsın kendisine faydasını tasvip etmem mümkün değil. Bunun gerekçesi,  yapanları, yaptıranları dahil soruşturmanın sonucuna kadar gidilmeli.

Fakat bir şeyi de göz ardı etmemiz gerekir; Mersin Türkiye’de değişik siyasi düşüncelere sahip birden fazla insanımızın bir arada yaşadığı bir kenttir. Yıllardır bu hassasiyetle sosyal, siyasi ve ticari yaşantımıza devam etmekteyiz. Değişik düşünceye sahip bir çok insan grubunun birbirine saygı ölçüsü içinde hayatına devam etmesi ile de örnek bir kent olmuştur Mersin. Baklava çalan çocuklarla ilgili iddianame hazırlanırken gerekçelerinin neden olduğunu ifade etmeye çalıştı tüm siyasiler.

Biz ve siz bu şehri yöneten kişi olarak şehrimizin bu hassasiyetini göz önüne alarak, yapılacak çalışmaların bu hassasiyet ölçüsü içinde yapılması gerektiğini ibret olacak şekilde farklı düşünen insanların da belki provokasyonuna gelecek şekilde zemin hazırlamamız gerekmektedir. Bu yüzden 2 yıla yakın süre içinde işçiler ile ilgili bu tip tasarrufların şehrimizi sıkıntıya sokacak şekilde olmaması gerekir.

Kısa çalışma ödeneği ile geçinme mecburiyetinde olan insanlarımız var. sevgi kenti mersin diyoruz 12 bin 222 kişiye Halk kart dağıtıyorsunuz. Yıllık 1,5 milyon paket süt dağıtıyor, 40 noktada 3 kap yemeği 3 liraya veriyor, binlerce koli paketini ihtiyaç sahiplerine veriyorsunuz ve meclis olarak aldığımız karar ile esnafımıza vatandaşlarımıza yardımcı olabilmek için kiracılarımızdan kira almıyor, alacakların süresini uzatıyor, su faturalarına yardımda bulunuyoruz.

Tüm bunlar meclisin aldığı karar ile uygulamaya konuldu. Gayet güzel mi güzel. Daha fazlasını yapabilir miyiz? Simit satanlar simit satamıyor, müzisyenler iş yapamıyor. Günlük gelirleri ile geçinen vatandaşlarımızın ne kadar perişan bir vaziyette olduğunu görmek için gerekirse bir çalıştay yaparma arayışı içerisine girdik. Büyükşehir belediyesi olarak büyük yatırımları erteleyerek, bir çalıştay yapabiliriz diye düşünmüştük” dedi.

“SALDIRILARA ZEMİN HAZIRLIYORSUNUZ”

Başkan Seçer ise işçi çıkarmalar ve şuanda uygulamada olan kısa çalışma ödeneği ile ilgili görüşlere şu yanıtı verdi; “Yasal olarak işçi çıkarmamız mümkün değildir. Bu söylemler kamuoyu açısından yanıltıcı ve böyle yapılan eylemlere de zemin hazırlayan açıklamalardır. Dikkat edilmeli.

Şuana kadar kısa çalışma ödeneğine binden fazla belediye başvurmuş. Toroslar ve Akdeniz’de müracaat etti ama iş kolu nedeniyle reddedildi. Toroslar ve Akdeniz’in ki doğru ve yasal bir yaklaşım ise Büyükşehir Belediyesi’nin başvurması neden yasal veya ahlaki olmuyor, ya da sorun haline geliyor, anlamak mümkün değil. Neden eleştiriliyor anlamış değilim.

Örneğin Karaduvar’da pazar günü diktiğimiz fidelere zarar verilmiş, kırılmış. Dilek temenniler ile olmuyor. Benim yasal olarak işçi çıkarmam mümkün değil ama ‘Mersin Büyükşehir Belediyesi işçi çıkartıyor’ diye diye insanların bizlere bu tip saldırılar yapmasına zemin hazırlanmış olunuyor. Buradan görevlilere sesleniyorum, bu yapılanların yanına kar kalır ise bunun önünü almamız mümkün değil. Mersin’in, halkın huzurunun kaçmasını hiç birimiz istemiyoruz, biz de onun için iki konuşup bir düşünüyoruz”.