GİZEM EKİCİ
Maliye Bakanlığı tarafından verginin toplumun tüm kesimlerine benimsetilmesi ve vergiyi gönüllü olarak ödeme alışkanlığının arttırılması amacıyla her yıl şŞbat ayının son haftasında şekilsel etkinliklerle kutlanılan Vergi Haftası kutlamaları devam ederken, emekçiler de taleplerinin dile getiriyor.
BES Mersin Şube yönetimi de sendika binasında yaptığı basın açıklaması ile sorunların çözümü için yetkililere seslendi.
“AZ KAZANANDAN ÇOK, ÇOK KAZANANDAN AZ VERGİ ALINIYOR”
Sendika Şube Başkanı Murat Doğan, Vergi Haftası etkinliklerinin zoraki şekilsel etkinlikler olmaktan çıkarılıp tüm toplumsal tarafların ülkemizdeki vergi sistemini tartıştığı ve adil bir vergi sistemi kurmak için bir platform olarak görülmesi gerektiğini sendika olarak yıllardır söylediklerini belirten Doğan, “Az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alındığı bir süreçte, maaş ve ücret geliri elde eden emekçilerin vergileri maaş ve ücretler daha ele bile geçmeden kesildiğinden vergi kaçırma, vergiden kaçınma gibi bir durumları olmazken beyanname usülü ile vergi beyanında bulunanlara tanınan muafiyet ve istisnalar ortadadır.
İnsanların gelir düzeyine bakılmaksızın herkesten aynı oranda alınan dolaylı vergilerin toplam vergi gelirlerinin içindeki payının yüzde 70’lere dayandığı bir durumda verginin anayasal tanımında yer alan ‘ödeme gücüne’ göre ibaresi anlamını yitirmektedir.
‘TOPLANAN VERGİLER NEREYE HARCANIYOR?’
Verginin tanımı bile tartışma konusu olduğu vergi sistemimizde ‘toplanan vergiler nereye harcanıyor?’ sorusu daha da bir anlam kazanmaktadır. Toplanan vergiler yani kamu kaynakları her gün gündeme bir yenisi gelen yolsuzluklara, israfa gitmektedir. Kamu kaynakları sarayın masraflarına, dinci vakıflara, faiz ödemelerine, müşteri garantili kamu özel ortaklığı projelerine gitmektedir.
Periyodik olarak çıkartılan vergi afları ile vergisel yükümlülüklerini yerine getirenlerin cezalandırıldığı, vergisini ödemeyenlerin ödüllendirildiği bir işleyiş olduğu açıktır. Büro Emekçileri Sendikası olarak göstermelik vergi haftası kutlamalarının her yıl olduğu gibi bu yl da figüranı olmayacağız” dedi.
MALİYE EMEKÇİLERİNİN BÜTÜNLÜĞÜ BOZULDU
Gelirler Genel Müdürlüğü adının Gelir İdaresi Başkanlığı olarak değiştirilmesinin de şekilsel bir değişiklikten öteye gitmediğini dile getiren Murat Doğan, aksine bu sürecin maliye hizmetlerinin ve maliye emekçilerinin bütünlüğünü bozduğunu vurguladı. “Sendikamızın eleştiri ve önerilerini dikkate almayan bakanlık yetkililerinin gelinen süreçlerde yaptıkları hatalardan ders almadıkları da görülmektedir” diyen Başkan Murat Doğan, “Maliye emekçilerinin ve ilgili demokratik kitle örgütlerinin katılımcılığı yok sayılarak yapılacak her türlü düzenlemenin de öncekilerden farkının olmayacağı ortadadır.
Maliye Bakanlığının en önemli işlevi olan Merkezi Yönetim Bütçesini hazırlama işlevi Cumhurbaşkanlığına devrolmuştur. Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede denetimin önemi ortadayken 2011 yılında kurulan Vergi Denetim Kuruluna rağmen denetim işlevinde bir gelişme yaşanmamıştır. Sık aralıklarla çıkarılan matrah artırımı uygulamaları ile bakanlık denetim hakkını satmaya devam etmektedir. Parayı verenin vergi inceleme ve denetiminden muaf hale geldiği işleyiş rutin hale gelmiştir.
“BAKANLIĞI TALEPLERİMİZE DUYARLI OLMAYA DAVET EDİYORUZ”
Öz eleştiride bulunmak bir erdemdir, ancak en doğru öz eleştiri pratikte doğruyu yapmakla olur. Maliye emekçilerinin çalışma hayatını şekilsel yeniden yapılandırma uygulamaları ile alt-üst eden, fırsat eşitsizliği ve beraberinde ücret adaletsizliğini maliye emekçilerine dayatan Hazine ve Maliye Bakanlığını taleplerimize duyarlı olmaya davet ediyoruz.
Ülkemizdeki vergi sistemi ve Hazine ve Maliye Bakanlığının yapılanma ihtiyacı birbirinden bağımsız değildir. Adil bir vergi sistemi için kapsamlı bir vergi reformuna olan ihtiyaç ortadadır.
Toplam vergi gelirlerinin yüzde 70’inin dolaylı vergilerden oluştuğu bir sistemde adil bir vergi sisteminden bahsetmek mümkün değildir. Harcamalar üzerinden değil servet ve kazanç üzerinden alınacak bir vergi sistemi vergi adaletine giden yolda atılacak ilk adımdır” diye konuştu.
ADİL BİR VERGİ SİSTEMİ İÇİN BU TALEPLERE KULAK VERİLMELİ
BES Mersin Şube Başkanı Murat Doğan, adil bir vergi sistemi için taleplerinin ise şöyle sırladı; “Açlık sınırı altındaki gelirlerin tamamı vergiden muaf tutulmalıdır. Yoksulluk sınırı altındaki gelirler en alt vergi diliminden vergilendirilmelidir. Ücret ve maaş gelirleri için ayrı bir gelir vergisi tarifesi tanınmalıdır. Aksi takdirde patronla işçinin aynı tarifeye tabi olması çarpıklığı devam edecektir. Kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınmalı ve servet vergisi uygulanmalıdır. Sermaye üzerindeki istisna ve muafiyetler sınırlandırılmalıdır. Temel tüketim harcamaları ve hizmet alımından alınan dolaylı vergiler kaldırılmalıdır. Savaşa, rantiyeye değil, emekçiye insanca yaşamak için bütçe verilmelidir.
“ACİL SINAV TARİHİ BELİRLENEREK DUYURUSU YAPILMALIDIR”
Yılardır açılmayan kurum içi Gelir Uzmanlığı ve Defterdarlık Uzmanlığı sınavları ile ilgili yasal düzenleme yapılmış olmasına rağmen halen sınav tarihine ilişkin bir açıklama yayınlanmamıştır. Acil sınav tarihi belirlenerek duyurusu yapılmalıdır. Gelir Uzmanlığı ve Defterdar Uzmanlığı kadrosunun görev tanımı yapılmalı, görev tanımı yapılırken vergi inceleme yetkisi ve denetimi verilmelidir. Bakanlık bünyesindeki geçici görevlendirme uygulamalarına son verilmeli, vekaleten yapılan yönetici görevlendirmelerine son verilmeli, kadrolu istihdam sağlanmalıdır. Kurum içi yapılan her türlü sınavda mülakat uygulamasına son verilmeli ve yükselmelerde Liyakat esas alınmalıdır. Bakanlık bünyesinde katılımcılığı esas alarak maliye emekçilerinin söz, yetki ve karar sahibi olacağı bir işleyiş hayata geçirilmelidir. Kurumdaki istihdam sorunu çözülmelidir. Özellikle taşra teşkilatındaki ulaşım, yemek, kreş vb. sorunlar acilen çözülmelidir”.