Hediye Eroğlu
Kurulduğu günden bu yana Mersin merkezde ilk kez bir belediye başkanlığını kazanarak AKP’nin tarihine geçen M. Mustafa Gültak, Mercan TV’de yayınlanan Arka Plan Programına konuk alarak soruları yanıtladı. Çalışmaları ile ilgili önemli açıklamalar yapan Gültak, hizmetlerin tek başına yeterli olmadığı inancıyla gönül belediyeciliği yapmak için çabaladığını açıkladı.
“BİRİNCİ ÖNCELİĞİMİZ AKDENİZ’DE YAŞANAN İNSANLIK DRAMI”
SORU: Üzerinde hassasiyetle durduğunuz gönül belediyeciliği ile biz 5 yıl sonra Akdeniz’i nerde göreceğiz?
M. Mustafa Gültak: Gönül belediyeciliği önemli. Hizmetler tek başına yeterli değil. Bizim birinci önceliğimiz Akdeniz’de yaşanan insanlık dramı. İnsanlar kendini itilmiş, ötelenmiş ve önemsiz hissediyorlar. Hafta içi ve hafta sonu bol bol kahvelerde esnafla sohbet ederek yanlarına oturuyor çay içiyor, sorunları talepleri yerinde dinliyorum. Çünkü Akdeniz’in sorunu kardeşlik, barış, huzur. Bunları oluşturmadan ne yaparsanız yapın bir şey yapmamış olursunuz. 6 ay içerisinde biz bunu başardık. İnsanlar en azından bizim mütevaziliğimiz ve onlarla birlikte oluşumuzdan memnunlar.
Kadınlarımızı ve çocuklarımızı önemsiyor, bunlarla ilgili sürekli proje üretiyoruz. Yeşilin park ve bahçenin daha çok olduğu, insanların Yenişehir’e veya Mezitli’ye gitmeyeceği bir Akdeniz yaratmaya çalışıyoruz.
HUZURSUZLUK VE GÜVENSİZLİK HİZMETLE DEĞİŞECEK
SORU: Akdeniz’de yaşanan huzursuzluğun ve güvensizliğin nedeni devleti yeteri kadar yanında hissedememek, yatırımlardan, hizmetlerden geri kalmış olmak. Bunun yıllarca handikabı yaşandı. Bunu aşabilecek misiniz?
M. Mustafa Gültak: Millet Bahçesi ihalesi iptal olmuştu. Sayın Lütfi Elvan ve sayın cumhurbaşkanımızla görüşmelerimiz sonucunda Millet Bahçesi’ni 140 dönüm arazide hayata geçireceğiz. Şu ana kadar ihaleye 18 firma katıldı. Sözleşmeyi imzaladıktan sonra kamuoyuyla da paylaşacağım. Bahçenin 3’te 2’si bizim sınırlarımız içinde Çarşı ve Çamlıbel’i ilgilendiren bir olay bu ve hareketlendirme getirecek. Diğer çalışmamız Çevre İl Müdürlüğü, Akdeniz Tapu ve Kadastro İl Müdürlüğü, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Hükümet Konağı gibi buradan gitmiş veya sıkıntılı kamu binalarını Akdeniz’e tekrar monte ederek, ilçeye gelen insan sayısını arttırmak istiyoruz. Yani bunlar, ‘Akdeniz güvenilir, huzurlu, refah ve birçok hizmeti buradan alabileceğim bir yer’ mantığı oluşturacak.
AKDENİZ’DE YAŞAM KABUK DEĞİŞTİRİYOR
SORU: Akdeniz’de çok fazla eksik var. Sormaya nereden başlayacağımızı biz bile şaşırıyoruz. Sizin öncelik vereceğiniz ilk 5 konu neler olacak?
M. M. Gültak: İlk 5’e sığmaz ama sporlar ilgili 12 tane halı saha yapılıyor. Kazanlı’ya 200 tribünlü basket sahalarının da olduğu bir yer yapıyoruz. Kazanlı böyle bir saha görmemiştir. En büyük spor tesisimizde Tırmıl tepesine yapılacak. Projelendirme aşamasında şu an. Tırmıl’ın havasını bozmadan, fazla betonlaşmaya gitmeden atletizmin olduğu, kapalı yüzme havuzlarının olduğu ciddi bir spor kompleksi hazırlığı içindeyiz. Spora ciddi yatırım yapıyoruz. Spor bakanımızla görüşmelerimiz sonucu kişiler buraya gelip raporlar tuttular. Raporlar sonucunda; Çay Mahallesi, Karacailyas, Toros Devlet Hastanesi’nin oradaki sahamız sentetik saha oluyor. Yaklaşık 6 milyonluk bir proje bu. 3 sahamızı sentetik yaparak uzun ömürlü hale getirip amatör kulüplere daha çok açacağız. Bir de Huzurkent’e kapalı spor salonu yapacağız. Güreş, judo veya tekvando ki Huzur Kent’te Güreş dalında Dünya ve Avrupa Şampiyonu var. Spor noktasında bu şekilde.
Sosyal tesis noktasında; Kültür evleri, taziye evleri ve mahalle evlerimizi kreşlerle monte ederek hem kadınlarımızı hem gençlerimizi rahatlatacağız. Bunların dışında en çok önemsediğimiz ise Yılmaz Güney Parkı. Tesis şuan çok atıl durumda. Arkadaşlar oranın tespitlerini yapıyorlar, oraya da aqua park ve yüzme havuzu yapacağız. Ayrıca havuz başı düğün yapmak isteyen gençlerimizin ucuz ve güzel bir yerde düğünlerini yapmalarını sağlayacağız. En az bin kişiyi ağırlayacak yer var. burada oluşturduğumuz sosyal tesiste de 1000-2000 kişilik yemek çıkartacağız. Bu sayede o düğünlerin yemekleri de çıkmış olacak ayrıca gariban vatandaşımız karnını doyurabilecek. Ayrıca sözümüz olan taziyelerde ilk günün yemeğini buradan sağlayacağız.
Kadınlara yönelik çalışmalarımızda Mahalle Evleri’nde devam ediyor. Onları 5 yere götürdük ve geziler devam edecek. Ayrıca daha iyi çalışsınlar diye İŞKUR’dan günlük 25 lira para vereceğiz. Ayrıca yaptıkları ürünleri 4-5 yerde piyasaya sunma imkanı da veriyoruz. Ayrıca kadın kooperatifler kuruyoruz. Bunları kurmamızın nedeni kadınlarımızın yaptıkları ürünleri pazarlayacakları alanlar olmasını sağlamak. Fiziki ortamlar da hazırlayacağız ki kooperatiflerin bir anlamı olsun.
Gençlerimize yönelik olarak; bu yaz onarlı Silifke Kampına götürdük 400 kişiyi. Seneye bu sayıyı 2000-3000 kişiye çekmeyi düşünüyoruz. Spor bakanımızla görüştük bunları o da, “Bu tesisleri ortak kullanalım, bu gençlere vatan millet sevgisini öğretelim, eskiden bu gençler taş atıyordu uyuşturucu satıyordu” dedi.
Şehrin imarı konusunda da, ikinci etap konusunda ciddi görüşmeler yapıyoruz. Özellikle belirtmek istiyorum yaklaşık 7-8 yıldır Dsi’den ve Tarım’dan uygun dönüşler gelmiyordu. Belediyeler yeteri kadar bu işlerin üzerine eğilmediği için bu haldeydi. Neyse ki gerekli görüşmeleri yaptık bu sayede Mersin merkezin imar planı sorununu çözmüş olduk.
“İKTİDAR OLMANIN AVANTAJLARINI KULLANIYORUZ”
SORU: Partinizin iktidarda olması size bu hızı sağladığını ve bu kadar işi bu sayede elde ettiğiniz söyleniyor, bu doğru mu?
M. Mustafa Gültak: Doğrudur, biz Akdeniz Belediyesi’nde çalışıyoruz ama milletvekillerimizden özellikle Lütfi Elvan’dan aldığımız destekle kurumları hızlı çalıştırıyoruz. Mersin’de maalesef atıl bırakılmış bazı konular. Bunun önüne geçiyoruz ve iktidar olmanın avantajlarını kullanıyoruz ama kendi lehimize kullanmıyoruz. CHP’li belediyelerinde lehine olan konularda hakkımızı kullanıyoruz. Çünkü baktığımız da vatandaşa ve bölgeye faydası varsa iktidarın gücünü Mersin gündemine getirmiş oluyoruz.
TIKANMA YAŞADI!
SORU: Yakaladığınız hızlı tempoya kent ayak uyduramıyor. Bu sırada siz tıkanma yaşadınız mı?
M. Mustafa Gültak: Mutlaka Akdeniz Belediyesi’nin yapısı kayyum döneminde düzeltilmiş ama benim bu hızıma ayak uyduracak bir yapı değildi. O konularda düzenlemeler yaptık. Diğer il bürokratlarımızda sıkıntı yok. Üst düzey bürokratlarımıza teşekkür ediyorum zaten birçoğu beni tanıyor, nasıl biri olduğumuz biliyor. Milletvekillerimiz aynı şekilde yardımcı oluyorlar. Ama tabi kendi içimizden de bazı yorumlar alıyoruz, ‘Çok hızlı gidiyorsun 5 yıl bunu götürebilecek misin?’ diyorlar. Allah sağlık sıhhat verirse biz 5 yıl boyunca koşmaktan korkmayız. Sportif bir alt yapım var. Yıllarca amatör liglerde oynadım, sağlığım yerinde. Ankara’da ve Mersin’de bürokrasiyi mekik dokuyarak yapıyoruz. Tabi ki engellerle karşılaşıyoruz ama sonuçta eski milletvekili ve il başkanı olmamın vermiş olduğu tecrübeden kaynaklı sorunların nasıl çözüleceğini biliyorum. Bazen hızımızı kesmek istiyorlar ama biz onları da çözüyoruz.
KENTSEL DÖNÜŞÜM KASIM’DA START ALIYOR
SORU: Özellikle kentsel dönüşümün üzerinde duruyorsunuz ama bu alan Mersin için oldukça tartışmalı bir konu. Çalışmalarınız ne aşamada?
M. Mustafa Gültak: Kasım ayı içerisinde Ataş Bölgesi’nde 350 konut ile dönüşümü başlatacağız. Yani 5 yıl sonra değil, Kasım’da bunu görmeye başlayacağız. Daha sonra Çay Mahallesi’ndeki vatandaşlarla görüşmelerin startını vereceğiz. Kimseyi sıkıntıya sokmadan başlayacağız. Bugüne kadar tüm belediyelerde kentsel dönüşüm gibi şirin laflar edildi. Ama uygulama olmadı. Kağıt üzerinde yapılan uygulamalar vatandaşı tıkıyor. Dolayısıyla biz rezerv alanlarımızda bunları konuşup uygulamaya sokacağız. Sonra vatandaşa ‘gelin, görün beğendiyseniz geçin’ diyeceğiz. Ben tarihe bu konuda bir nokta düşüyorum. Bundan sonrası tüm Mersin’in sorunu. Güzel bir Mersin istiyorsak, barışı, huzuru istiyorsak bu projelerin devamını sağlamamız gerekir.
HEDEF; DAHA YAŞANABİLİR BİR AKDENİZ
SORU: 5 yılın sonunda oluşacak Akdeniz tablosu sizin gözünüzde nasıl şekilleniyor?
M. Mustafa Gültak: Daha yaşanılabilir, huzurlu, sportif alanların ve parkların daha çok olduğu ve kardeşliğin ön planda olduğu bir Akdeniz’i kesinlikle göreceksiniz. Ayrıca yeni yatırımlar gelmiş olacak bunları da göreceksiniz. Akdeniz’in 2’inci etap imarlarından sonra lojistik ve sanayi alanları açıldığı zaman ciddi bir hareketlenme olacak. Akdeniz sıkışmış durumda. Ne esnafın ne de oturanların mutlu olduğu bir yer.
Tırmıl Tepesi’nden Tarsus’a kadar gidecek olan bu ikinci etap imarla 22 kilometrelik bir yol yapacağız. Bu yolun güneyinde kalan bölgeleri branşlara göre organize sanayi alanları yapacağız. Dolayısıyla şehrin içinde sıkışmış sanayicileri ve esnafları rahatlatacağız. 5 yıl sonra kimse asfalt sorununu konuşmayacak, kaldırım sorununu konuşmayacak, benim çocuğum yüzme kursu için Yenişehir’e gitmek zorunda demeyecek.
Yazlık sinemalar yaptık, kış için buz pisti ayarladık. Kışın Akdenizli insanlar buzu görecek, buzda kaymayı öğrenecek. Bunlarla ilgili yeni eğitim çalışmaları da hazırlıyoruz.
“AK PARTİLİ BELEDİYENİN OLMASI ANKARA İLE TEMASLARI ARTTIRACAK VE YATIRIMLARA HIZ KAZANDIRACAKTIR”
SORU: İstenilen yatırımların alınamaması nedeniyle ‘iktidar Mersin’i cezalandırıyor’ iddiaları hala gündemde. Bu iddialar için ne söyleyeceksiniz?
M. Mustafa Gültak: Şu ana kadar Antalya’ya duble yollar konusunda ciddi yatırımlar yaptı hükümetimiz. Kaçaklar ve iflaslar olmasaydı Türkiye’nin ikinci büyük havalimanı buraya yapılıyordu. Akdeniz Oyunları burada yapıldı ve birçok tesis buraya kazandırıldı. 2 milyar üzerinde de özel yatırımlar yapıldı Mersin’e. Mesela ilk şehir hastanesi gibi. Mersin bol bol yatırım aldı ama birileri bu algıyı kullandı. Tabii ki bir AK Partili belediyenin olması Ankara ile temasları arttıracak ve yatırımlara hız kazandıracaktır. Bunun örneği ise Millet Bahçesi Projesi. Tabi ki belediyeyi almanın avantajları var. Burada ben uyum içinde götürüyorum. Bir Cumhur İttifakımız var, onların düşünceleri bizim için önemli.
“GEÇMİŞİ KÖTÜLEMİYORUM”
Mersin merkez Türkiye’nin en az 20 yıl gerisinden geliyor, Akdeniz’de Mersin’in 20 yıl gerisinden geliyor. Bunu söylediğimde bazı partili arkadaşların zoruna gidiyor. Ben geçmişi kötülemek için söylemiyorum. Mersin’de bir anket yaptığınızda mutlu insanlar görüyor musunuz? Hep sorunlar, hep sorunlar. Demek ki bir şey çözülmemiş. Ben 1 ay önce Van’a gittim ve şaşırdım. Van’a mı gittim, İstanbul’da bir yere mi gittik, karıştırdım. Gece 11-12 sokaklar tıklım tıklım, hareketli, turizm var, bütün caddeler ışıl ışıl.
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NE İŞ DÜŞÜYOR”
SORU: Akdeniz halkı daha estetik yapılar, ışıklı, temiz, güvenli sokaklar istiyor, bu yönde bir çalışmanız var mı?
M. Mustafa Gültak: Burada Büyükşehir Belediyesine ciddi iş düşüyor. Ben elimden geleni yapıyorum. İktidara devamlı sinyal veriyoruz. Büyükşehir belediye başkanı veya Tarsus Belediye başkanı bizimde bir ihtiyacımız var derse ben onu da yaparım. Amacımız sadece kendimiz değil. Ama bugüne kadar iletişime geçmediler, bu yüzden de kendilerinin takip etmesi gerekiyor. Eğer ben iktidarın belediye başkanıysam Çamlıyayla’dan Anamur’a kadar olan her türlü sorunla ilgili görüşmeye hazırım.
SORU: Son olarak neler söylemek istersiniz?
M. Mustafa Gültak: Akdeniz Belediyesi olarak en önemsediğimiz şey barış. İnsanlarımızın hepsini eşit tutuyor, eşit yaklaşıyoruz. Artık kavga gürültü çıkmasın diye hem eşit hizmet edeceğiz, hem de insanlarımızın içinden ayrılmayacağız. Buradaki huzur, Mersin’in huzurudur, Türkiye’nin huzurudur. Üzerimizdeki gücün vebalinin olduğunun farkındayız, bu yüzden elimizden geldiği kadar çalışacağız. 5 yılın sonunda daha yaşanılabilir, daha huzurlu Akdeniz vaadini yerine getireceğiz. Bizim umarım hızlı gitmemiz diğer belediye başkanlarımızı da tetikler, güzel işler yaparlar. Bunun takdiri vatandaşımızdır, onların vermiş olduğu karara saygı duyarız. Ama bugün bizden çok geriden gelen bir Şanlıurfa, Samsun, Eskişehir bizi kat kat geçti. Neden biz geri kaldık sorusunun en büyük cevabı, kavga ve şahsi hırslar. Ben üzerime vazife olmayan şeyleri vazife haline getirdim ve takip ediyorum. Milletvekillerim ve Ankara ile bunları paylaşıyorum. Amacım bir an önce Mersin’in çok daha güzel hizmete kavuşması. Bunun içinde güzel işler yapacağız. 29 Ekim’de Çamlıbel’de resepsiyondan önce veya sonra bir Cumhuriyet Kutlaması yapacağız. Bu da bir ilk olacak. Diğer törenleri de takip edeceğiz. Akdeniz’le birlikte yanan bir barış meşalesi var. Bu meşalenin tüm Türkiye’ye yayılacağına inanıyoruz.çalışmalarımız da bu yönde olacaktır.