GİZEM EKİCİ

Mersin Nükleer Karşıtı Platformu (NKP), ABD’nin Japonya’nın Nagasaki ve Hiroshıma kentlerine nükleer bomba atmasının yıl dönümünde basın açıklaması düzenledi. Özgür Çocuk Parkı’nda düzenlenen açıklamaya, çok sayıda STK temsilcisinin yanı sıra CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen ve Cengiz Gökçel de destek verdi. “Nükleer santral istemiyoruz” pankartının açıldığı açıklama da konuşan NKP Mersin dönem sözcüsü Osman Koçak, nükleer saldırının üzerinden 73 yıl geçmesine rağmen izlerinin hala silinmediğini söyledi.

“360 BİN KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ”
Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan bombaların yüz binlerce can aldığını kaydeden Koçak, “ombaların ilk patlama anlarında Hiroşima’da 80 000, Nagazaki’de 70 000 insan öldü. 1945 Yılı sonuna kadar her iki kentte de ölenler 140’ar bini aştı. Daha sonraki yıllarda ise toplam can kaybı 360 000’i aştı. Yüzbinlerce insan sakat kaldı. Genetik bozulmalar ve bundan dolayı ölümler kuşaklar boyunca devam etti. Ve günümüzde de halen devam ediyor. Bizler, nükleer santral karşıtları, halklara karşı savaşların karşıtları ülkelerimizde, kentlerimizde, köylerimizde radyasyon çiçekleri açsın; nükleer radyasyondan, nükleer sızıntılardan, nükleer patlamalardan dolayı bebekler, çocuklar, anneler, insanlar, canlılar, doğa ölsün; kuşaklar boyunca genetik bozulmalar olsun istemiyoruz. Onun içindir ki, halklara karşı savaşlara da nükleer santrallere de karşıyız. Bir daha Hiroşima, Nagazaki, Çernobil, Fukuşima yaşanmasın istiyoruz. Geçmişte nükleer silahların kullanıldığı, günümüzde de kullanılma tehlikesinin olduğu emperyalist savaşların ve kazalara, patlamalara, sızıntılara yol açan nükleer enerji santrallerinin sorumluları, silahların da, santrallerin de satıcısı olan, doymak bilmez kar hırsları ile sermaye sahipleridir” diye konuştu.

“NÜKLEER SANTRALLER ‘ELEKTRİK’ ÜRETMEYECEK”
Nükleer silahların ana unsuru olan plütonyumun üretildiği nükleer santrallerin gerekliliği ile ilgili olarak ileri sürülen iddiaların gerçekçi yansıtmadığını savunana Mersin NKP Sözcüsü Koçak şunları söyledi: “Nükleer santraller ucuz elektrik sağlamaz. Akkuyu Nükleer Santralinin taahhüt edilen elektrik alım fiyatı 12,35 Cent $/Kwh’dir. Bugünkü elektrik fiyatının iki katıdır. Yakıtı olan zenginleştirilmiş uranyum nedeniyle dışa bağımlığı arttırır. Nükleer santrallerden bilimsel/teknolojik araştırma ve geliştirmede yararlanılması düşüncesinin yanlışlığı Çernobil Felaketi ile ortaya çıkmıştır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının depolanarak kullanılmasında hızlı ilerlemeler sağlanmaktadır. Bugün nükleer santralleri kurma girişimlerinin nedeni mevcut ABD, Rusya, Çin, Japonya, Fransa, Kanada tekellerinin kurulu nükleer santral inşa kapasitelerini yüksek oranlarda kullanarak daha çok kar etme hırslarıdır. Mehmet Cengiz gibi yerli ve milli inşaat sermayesinin derdi ise taş, toprak, hafriyat, beton işlerinin ihalelerinden kar etmektir. Akkuyu Nükleer Santralinin 22 Milyar $’lık maliyetinin yaklaşık yarısı Rosatom’un getireceği makine, teçhizat, donanımdır. Geri kalan yarısı ise taş, toprak, hafriyat, beton işleridir. Bu payı Türkiye’nin inşaat kapitalistleri kasalarına atacaklardır. Bugün bu işlerin bedellerinin Rosatom tarafından ödenmesini beklemektedirler. Ne var ki Rosatom bu bedelleri üstlenmek istememekte, Türkiye’nin devlet olarak ortaklığa yani harcamalara katılmasını istemektedir. Akkuyu yatırımı bu noktada tıkanmıştır. Esnafa olan minimal ödemelerde dahi sorun yaşanmaktadır. Telaffuz edilen dördüncüsü ile birlikte diğer üç proje de aynı sorunlarla karşı karşıyadır. Bu santrallerin bedelleri Devletin satın alma garantisinin sonucu olarak halkın sırtına yıkılacaktır. Sadece Akkuyu Nükleer Santralinin 22 Milyar $’lık maliyetine karşın 15 yılda yapılacak ödeme 75 Milyar $ olacaktır. 540 – 50 yıllık faaliyet süresinde santralin inşa maliyetine denk atık depolama ve söküm maliyetleri ise tamamen halkımızın sırtında kalmaktadır. Gelecek, gereksiz enerji tüketiminin önlenmesinde, insan, çevre ve doğa dostu yenilenebilir enerji üretimindedir. Bilim ve teknoloji bu yönde ilerlemektedir. Nükleer santraller insana, canlılara, çevreye, doğaya zararlıdır. Nükleer santraller ekonomik kaynaklarımızın, emeğimizin israfıdır. Nükleer santraller gereksizdir. Nükleer santrallere karşı mücadelemiz sürecektir.”