Haber Merkezi

Kamu Emekçileri Sendikalar Konfederasyonu (KESK) Mersin Şubeler Platformu geçtiğimiz günlerde yürürlüğe girerek uygulanmaya başlanan Müftülük Yasası ile ilgili açıklamada yasanın derhal geri çekilmesi istendi. Platform Dönem Sözcüsü ve SES Mersin Şube Eşbaşkanı Özge Göncü imzası ile yayımlanan açıklamada “AKP iktidarının halk iradesinin yüklediği sorumlulukla yasama faaliyetini  toplumun gerçek ihtiyaçları temelinde gerçekleştirmesi gerekirken, bu yetkiyi kendi ideolojisini hakim kalmak için kullanmakta, işlevsiz hale getirerek yasa çıkarmaktadır. Söz konusu kadınlar olunca her türlü anti demokratik süreci işletmekten geri durmayan siyasal iktidar, oluşturmak istediği yeni rejimi kadının emeği, bedeni ve kimliği üzerinden inşa etmeye çalışmakta bu hedefle yasalar çıkarmaya devam etmektedir. Bunun son örneği de kamuoyunda ”Müftülük Yasası” olarak bilinen Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın yasalaşma sürecidir” denildi.

“HAYATLARIMIZ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ”

KESK' li Kadınlar’ın karşılaştıkları şiddete rağmen seslerinin ve itirazlarının artırarak sürdüreceklerininde ifade edildiği açıklamada, “Bu yasa; Nikah yetkisi verilen il ve ilçe müftülüklerinin medeni yasanın uygulayıcısı olmasını sağlıyor. Kadın-erkek eşitsizliğini doğal sayan, dini referansları temel alan, tek bir dini ve mezhebi temsil eden, kadınların boşanmasını uygun bulmayan bir kurumun ve anlayışın temsilcisi, medeni kanunun uygulayıcısı olamaz. Tekçi, dayatmacı, ayrımcı bir uygulama olması, medeni kanunun ilgası ve şerri hukukun uygulamaya konmasının önünü açması laiklik açısından da kabul edilemez. Bu yasa; sağlık personelinin takibi dışında doğan çocukların, doğum bildiriminin nüfus müdürlüklerine sözlü beyanla yapılabilmesine olanak sağlıyor. Beyanın, mülki idare amirinin emriyle aile hekimince araştırılmasına ilişkin bir değişiklik öngörülüyor. Bu sözlü beyan ile, tecavüzcülere “Rahat olun, biz sizi koruruz.” demektir. Bu yasa; içerdiği Soyadı ile ilgili düzenlemeler ile evlenmeden önceki soyadını, eşlerinin soyadıyla da olsa kullanabilen kadınların, baskı görmelerini ve bu haktan vazgeçmelerini kolaylaştıran bir yasadır. Bu yasa  Medeni Kanun ile düzenlenmiş alanların, dini bakış açısı ile yeniden şekillendirilmeye çalışılmasına, kadınlar ile çocukların kanun tarafından korunan haklarının gasp edilmesine ve çocuk hakları sözleşmesine açık bir saldırı niteliğindedir. Bu yasayı tanımıyoruz. Bize sorulmadan hayatlarımız hakkında karar verilmesini kabul etmiyoruz” cümleleri kullanıldı.