Dünyada gıda fiyatları sürekli düşerken, Türkiye’de her hafta artmaya devam ediyor.
Geçen hafta aldığınız bir ürünü bu hafta aynı fiyattan almak mümkün değil.
Marketler yangın yeri.
Semt pazarlarında bile meyvelerin yanına yaklaşılmıyor.
İnsanlar eti, tavuğu zaten unuttu da artık meyve yemek de hayal.
*****
Ödenemeyen faturalar biriktikçe birikiyor.
Asgari düzeyde geçim bile çok zor.
Kira, elektrik, su, telefon, çocukların okul masrafları derken, sağlıklı beslenmeye kuruş kalmıyor.
Evlerde artık sadece karın tokluğu için tencere kaynıyor.
İnsanlar dertlerini anlatmaktan bitap düştü ama ne anlayan var ne duyan ne de gören.
*****
Hala 7 bin 500 lira ile ayakta kalmaya çalışan emeklinin ise vay haline.
Bir kuru ekmekle nefes almaya çalışıyorlar.
Semt pazarında 10 liralık taze fasulye alıp, poşetin dibindeki bir avuç fasulyeye bakakalan teyzenin buğulanan gözlerini gördü bu gözler.
Pazarcıya, ezilmiş domatesleri kaç liraya vereceğini soran amcayı gördü.
*****
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin kongresinde yaptığı konuşmada, ilk kabine toplantısı sonrasında memur emeklilerine müjde vereceklerini duyurdu. Düzeltme Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan’dan geldi, işçi, memur ve Bağ-Kur emeklileriyle ilgili yaptıkları düzenlemeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk kabine toplantısı sonrasında kamuoyuna duyuracağını bildirdi.
*****
Bu yazı kaleme alınırken ilk kabine toplantısına 3,5saat vardı.
Tüm gözler bu toplantıya çevrilmişti.
Yazı yayınlandığında sonuç çoktan belli olmuş olacak.
Yapılan yorumlarda, 7 bin 500 lira alan emeklilerin maaşlarının 10 bin liraya yükseltilebileceği dile getiriliyordu.
10 BİN LİRA..
Harca harca bitmez, değil mi?
Ezile ezile suyu bile kalmayan emekliye reva görülen 10 bin lira olursa dağ fare doğurmuş olacak.
Zaten o artış da peşi sıra gelecek zamlarla ay sonuna varmadan eriyip gidecek.
Bakalım, dağ fare mi doğuracak, yoksa emekliye insan onuruna yaraşır bir zam mı verilecek?