Ay başında gazetemiz, “Bu çağda şehir merkezinde internet yok!” başlığıyla bir haber yayınladı.

Çünkü; Mersin merkez ve 13 ilçesinde internet altyapısı yetersizliği ve fahiş ücretler vatandaşların tepkisine neden oluyor. Özellikle kent merkezinde ortaya çıkan görüntüler, altyapı sorunlarının ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor.

Kenti kalbi denilen Akdeniz ilçesi başta olmak üzere kent genelinde etkili olan internet altyapısının iyileştirilmemesi, kapasitelerin arttırılmaması sorunu, çok sayıda vatandaşın internete erişememesine neden oluyor.

Ve haberin içerisinde Mersin Valisi Atilla Toros’u ziyaret ederek, çalışmalar ile ilgili bilgiler veren Türk Telekom İl Müdürü Ahmet Bilgin’in eleştiri oklarının hedefi olduğuna dikkat çekildi.

Bu eleştirilerin gazetemize taşınması üzerine Müdür Bilgin sesiz kalamadı…

Ne yaptı?

Türk Telekom Müşteri Hizmetlerine arattı bizi!

Evet evet tam olarak ‘görüşmelerimiz güvenliğiniz kaydediliyor” diyen o meşhur, şikayetinizi iletmekten öteye geçmeyen Müşteri Hizmetleri Servisi ile sanırım ‘Gazımız’ alınmaya çalışıldı.

Bu çağda Halkla İlişkiler, Kurumsal İletişim alanında neredeyse hiçbir fikri olmayan bir müdürün, bu eleştiri oklarının hedefi olmasının ne kadar doğru olduğunu bir kez daha anlamış olduk!

İlgili habere dair kendisi veya en azından ilgili birimi ya da özel kalemi gibi doğrudan bizlerle iletişime geçip neden böyle olduğunu, ne yapılabileceğini konuşmak yerine Müşteri Hizmetleri ile görüşmelerimizi kayıt altına almanın mantıksızlığını umarım bu yazıdan sonra anlar!

Mersin gibi nüfusu 2 milyonu aşan, Türkiye’nin hemen hemen bir çok ekonomik ve sosyal gelişim değerinde ilk 6’da yer alan bir şehirde böylesine yetersiz altyapının sorunu sadece Ankara, ödenek yetersizliği, iş bilmezlik olamaz!

Vizyon, yönetim, kurumsal işleyişin etkisi de çok fazla…

Ve görüyoruz ki Mersin bunlardan yoksun!

Mersin idare ve bürokrasi için her zaman bir sıçrama tahtası olmuştur…

Mersin’e gelen il müdürleri, yöneticiler, idareciler, genelde terfi için buradan daha büyük şehirlere, tenzili rütbe görevde düşte ise daha küçük şehirlere gönderilir.

Gittiğiniz her yer memlekettir! Her şehir sizindir! Hizmet için varsınız!

Gittiğiniz geldiğiniz yerleri sahiplenmediğiniz, oraya ait olmadığınız sürece şehre katkı sunmanız mümkün olmaz!

Biz kendini Mersinli hisseden, Mersin’e ait gören yöneticilere sahip olamadığımız sürece sorunlarımıza çözüm üretemeyiz!

Ama en azından bu kentin hak ettiğini alabilmesi için ses yükseltmek gerek.

İşte bizim tüm çabamız da bu!...