Mersin CHP’de işlerin karışacağının, parti içi çekişmenin su yüzüne çıkacağının ilk sinyali il kongresinde verilmişti aslında.

    Delegeler atama usulü ile belli oldu daha işin başında.

    Bazı ilçe belediye başkanları kurultay delege listesine yazılmadı.

    Bu ayrıma bazı ilçelerin örgüt başkanları da eklendi.

    Bazı partililere göre böylece Bizim Beyefendi’nin Kurultay Delegasyonu tamamlanmış oldu.

    İlk tepki Anamur’dan ve Silifke’den geldi kongre sonrası.

    Ancak ses getirmedi, cılız kaldı eleştiriler.

    Şimdi Tarsus’ta esiyor soğuk rüzgarlar.

    Sosyal medyada taraflar ince ince atışıyorlar derken Tarsus Festivali ile beraber atışmaların dozu arttı.

    Beyefendiciler bir tarafta.

    Boltaçcılar bir tarafta.

    Boltaçcılar cephesindeki Ali Mahircileri de unutmamak lazım..

    İki buçuk gurup oluşmuş durumda işin Türkçesi.

    Ana soru ise ibretlik.

    “Tarsus’un Belediye Başkanı kim!..”

    Bu soru üzerinde dönüyor atışmalar.

    Beyefendi’nin Tarsus’ta her şeye müdahil olmak istemesi artık tepki yaratmaya başlamış durumda.

    Özellikle belediye Başkanı Ali Boltaç’ın yakın çevresi bu durumdan rahatsızlığını dillendiriyor.

    Beyefendi ile Ali Mahir arasındaki rekabetin uzaması ve çatışmaya dönme ihtimali de parti içerisinde endişe ile karşılanıyor.

    Ve bu guruplar durumu gizlemeye çalışmıyorlar artık.

    Şimdilik sosyal medya üzerinden mektuplaşıyorlar diyelim.

    Ama bu çoklu rekabetin arasında yaşanması muhtemel tartışmalarınayyuka çıkması çok uzun sürmeyecek gibi görünüyor Tarsus’ta.

    Tarsuslu tarafsız vatandaş bu durumun hizmetlere olumsuz yansıma ihtimalinden dolayı endişeli.

    Durumu en iyi özetleyen yine bir Tarsuslu vatandaşın aşağıdaki sosyal medya paylaşımı.

     “Ne yazıktır güçlülerin hüküm sürdüğü bir düzen bir sistem kurmuşlar. Halkın ne dediğini kimse önemsemiyor.”

    Bir partinin yerelde iktidar olmayı başardığı bir kentte düştüğü, düşürüldüğü durum gerçekten ibret verici.

    Çözüm basit aslında.

    Mevcut başkan kendisine oy veren Tarsusluların emanetine sahip çıkacak, duruşunu netleştirecek.

    Diğeri ise Tarsus’tan elini biraz çekecek, gölgesi ile ağırlığını, ağabeyliğini gösterecek.

    Kapris, ego, kibir ortadan kaldırılacak.

    Bencillik, ukalalık, tepeden bakmacılık çöpe atılacak.

    Tarsus’un il olmasını engelleyen takoz zihniyet dışlanacak.

    En önemlisi;

    Tarsus’a ve Tarsusluya saygı gösterilecek.

    Unutulmasın:

    Tarsus kimsenin tapulu malı değildir.

    Öyle zannedenlere gerekli cevabı vermeyi de iyi bilir.

    **

    Sevdiğim Laflar:

    “KRALIN DOSTU OLMAZ!...”