Artık bir yerden başlamamız gerekiyor!
Mersin’in acilen dönüşüme ihtiyacı var!...
Sorunlarımızı az çok biliyoruz.
Nerenin riskli olduğunu, nerenin çok daha
öncelikli olduğunu, buralarda neye ihtiyaç
olduğunu, ne istendiğini biliyoruz...
Bunları o kadar çok konuştuk ki!...
Artık konuşmaktan öteye gitmeye
ihtiyacımız var!
Öylece elimiz kolumuz bağlı uzmanların
‘geliyor’ diye adeta bas bas bağırdığı
olası bir Adana depreminin kalitesiz yapı
stoğumuz nedeniyle yaratacağı yıkıma
karşı önlem almalıyız!
Bir yerden başlamalıyız!
Tıp ki Akdeniz Belediyesi’nin yaptığı
gibi...
Kentsel dönüşüm konusu siyasete kurban
gitmemeli!
Önümüzde bir genel seçim var, arkası
hemen yerel seçim denmemeli!
Planlar, hesaplar buna göre yapılmamalı!
Bugüne kadar yapılan bu siyasi hesaplar
yüzbinlerce cana mal oldu!
Bu saten sonra benzer acıların
yaşanması ihmal olmaz, cinayet olur!
Hepimiz aynı gemideyiz...
Deprem anında lüks korunaklı
villalarınızda bile rahat edemezsiniz!
Gördük zengin insanlar evlerinin
bahçesine çadır kurdu!
Yani sizin de rahatınız bozulacak!
İstediğinizi kadar etrafı yüksek duvarlarla
çevrili evlerinizde kendinizi güvende
hissedebileceğinizi zannedin...
Bu yara hepimizi kanattıkça size kan
sıçramaması mümkün değil!
Bu kanı öyle ellerinizi yıkayarak,
vicdanınızı rahatlatarak
temizleyemezsiniz!
Bu kan sadece mazlumun kanı da değil!
Siyasi emellerinizin, çıkarınızın,
rantınızın, aç gözlülüğünüzün kanıdır ki
bir gün sizi de boğar!...
***
İçim acıyor.
Yüreğim sızlıyor.
Televizyonlarda seçim oturumlarını
gördükçe deliye dönüyorum!
Tabiki hayatı normalleştirelim ama
yaşananları yok saymayalım!
Eksikliklerin göz ardı edilmesine göz
yummayalım!
İzlemeyelim en azından bunları...
Deprem bölgesinde insanlar hala aç,
açıktayken tv’lerdeki bu saçma sapan
seçim propagandalarına prim vermeyelim!
İnsanların hala çözülmeyen sorunlarını
dile getirmelerine imkan verecek
mecralara bakalım!
Hala çadır yok1 İçme suyu yok! Elektrik
yok!....
Dayanılır gibi değil...