Sosyal belediyecilik kavramı özellikle son dönem yerel yönetimlerde öne çıkan, önemi ve çeşitliliği artan bir unsur.
Öne çıkmasının en temel nedeni genel iktidarın özellikle son yıllarda ekonomi yönetimindeki başarısız grafiği.
Geniş kitlelerin gelir seviyelerindeki düşüş, gelirin gideri karşılamaktaki önlemez yetersizliği doğal olarak yerel yönetimleri daha fazla sosyal projeler uygulamaya yönlendiriyor.
Yine pandeminin yarattığı olumsuzlukları da buraya eklemek gerek.
Ancak geldiğimiz noktada “sosyal belediyecilik” kavramının kolaycılığa kaçan “sosyal yardım belediyeciliği” noktasına getirilmiş olduğunu üzülerek görüyorum.
Her yerel yönetim farklı hizmetler geliştirmeye çalışsa da genel olarak birbirlerini tekrar eden bir çizgide.
Kalıcı hizmetler, projeler, üretici, istihdam yaratıcı, bireyleri ayakta tutma amaçlı çalışmalar değer kazanıyor bugün.
Tüm belediyelerimiz güçleri veya vizyonları ölçüsünde çalışıyor Mersin’de.
Ama birkaç belediyemiz diğerlerinden birkaç adım daha öne çıkma çabasında.
Mesela Akdeniz belediyesinin kadınlara yönelik çalışmaları övgüye değer.
Sağlık alanında da önemli hizmetler veriyorlar.
Sokak canlılarına verdikleri yaşamsal destek diğer belediyelerimize de örnek olmalı.
Festival projeleri tam olarak oturduğunda yapılan işin önemi daha bir anlam kazanacak.
Kentsel dönüşüm, dezavantajlı mahallelerde alt-üst yapı yenilemeleri, yeşil alan artırma çabaları, resmi kurum ve banka şubeleri gibi sosyal hayata direk etkili olacak modernleşme çabaları gerçek sosyal projelerdir bana göre.
Daha huzurlu bir Akdeniz görmemizin sırrı doğru uygulanan sosyal belediyeciliktir bana göre.
Ve Toroslar;
Toroslar’da dezavantajlı, coğrafik açıdan sıkıntılı bölgelerimizden biri.
Pek dillendirilmese de sosyal projelere aç bir bölge.
Mersin’in kuzey-güney ve doğu-batı aksında ulaşımın merkezi olmasından kaynaklı olarak çok ayrı bir önemi var.
Kısıtlı kaynaklarla en doğru hizmeti verebilme çabasında Toroslar belediyesi.
Atsız Başkanın özellikle Yenişehir’deki gibi sosyal yaşam merkezi güçlü, cazibe merkezi bir Toroslar yaratma, gelişmişlik düzeyini en az o seviyeye çıkarma çabalarını hep beraber takip ediyoruz.
Sağlık alanında önemli işlere imza atıyorlar. İnsan odaklı çalışmalar, ayakları yere basan övgüye değer vizyoner projeler üretiyorlar.
Sosyal belediyecilik alanında doğru uygulamalarla önemli ilerlemeler kaydettiklerini söyleyebiliriz.
Bu iki belediyeyi yazmamın temel nedeni dezavantajlı bölge olmalarının yanı sıra sosyal belediyecilik çizgilerini bozmamış olmaları.
Tarsus’un yeri ayrı bu konuda.
Oda bir başka yazıya artık.
**
Sevdiğim Laflar:
“İYİ BİR VİCDAN EN RAHAT YASTIKTIR.”