Mitat ÇELİK | Kanlı Düğün/Lorca | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 
image
Mitat ÇELİK

Tarih : 15.08.2022  E-Mail : haberciniz33@gmail.com


Kanlı Düğün/Lorca

Özgür olmayan insan nedir?/Söyle bana Marina/Söyle seni nasıl sevebilirim/Özgür olmazsam/Sana kalbimi nasıl açabilirim/Bu yürek benim değilse…

 

Bugün sizlere, (19 Ağustos, ölüm yıl dönümü vesilesiyle) tutkuları uğruna ölümü göze alanların öyküsünü ölümsüzleştiren, 38 yıllık kısacık ömrüne sayısız eser sığdıran dev bir isimden bahsedeceğim; Sosyalist Ozan Federico Garcia Lorca’dan.

 

Shakespeare’ı saymazsak ülkemizde en çok tanınan Avrupalı şair ve oyun yazarı Lorca’dır, dersem yanılmış olmam. Özellikle yazarın Kanlı Düğün oyununu bilmeyenimiz yok gibidir.

 

Oyunda, kan davasının bitirilmesi için düşman aileler arasında evlilik yoluyla akrabalık kurulmak istenmekte. Leonarda, başkasını sevse de bu evliliğe razı olarak sevgilisinin kuzeniyle evlenir. Fakat aklı aşkında kalır ve sevdiği kızın evleneceğini duyması üzerine düğün günü onu kaçırır. Damat peşinlerine düşer ve kaçaklar yakalanır. Giriştikleri bıçaklı düelloda Damat ve Leonarda, her ikisi de ölür. Cesetler annenin evine geldiğinde gelin ona şunu sorar; Böyle olmasında onun bir günahı yok. Benim de bir günahım yok. Peki günah kimde?

 

Lorca’yı Shekaspeare ile birlikte anmam elbette tesadüf değil; her ikisi de insanın kendi doğası ile toplumsal yasalar arasına sıkışmışlığını ele alır. Özellikle Kanlı Düğün’de aşk, gelenekler karşısında trajediye dönüşerek aşıklara felaket getirir.

 

Eser, ilk kez 1933’te Madrid’te sahnelendi ve dünya sahnelerinin yanı sıra Türkiye’de de defalarca kendisine yer buldu…

 

1898’de doğan Lorca, 11 yaşından itibaren piyano eğitimine başlasa da liseden sonra hukuk fakültesine girdi. Fakat edebiyatın çağrısına uyarak hukuku bıraktı; böylece ilk eserlerini yapmaya başladı. Herkes onu daha çok oyunları ve şiirleriyle tanısa da, Ünlü Bestecisi Manuel de Falla ile ortak bir projede buluşacak kadar müziğin içinde olmalı.

 

Lorca, 19 Ağustos 1936’da General Franco’ya bağlı faşistler tarafından kurşuna dizildi ve yukarıdaki son şiirini seslendirerek 38 yaşında hayatını kaybetti. 2009’da bir umut belki Lorca’nın mezarıdır diye bir yer kazıldı fakat bedeni oradan da çıkmadı. Bu büyük ozanın mezarı kayıp, kayıp fakat benzersiz gömütlük olan tüm insanlığın kalbinde halen yaşamaktadır. Saygıyla…

 

Süvari’nin Türküsü

 

Kordoba
Yalnız ve uzakta

 

Ay dolunay atım kara
Heybemdeki zeytin kara
İyi bilirim de yolları
Kavuşamam ben Kordoba'ya

 

Vadiden esen rüzgar
Ay kızıldır, atım kara..
Ölüm uzaktan bakar bana
Kordoba’nın burçlarında

 

Nice yolum kalsa da
Benim cesur atım, hayda
Ölüm beklese de kapılarda
Yol alalım Kordoba’ya

 

Kordoba
Yalnız ve uzakta

 

Federico Garcia Lorca

(Çev. Erdal Ceylan-antoloji.com)

 




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz          :

Güvenlik Kodu     : Güvenlik Kodu
Kod                        :

 



  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA