Tamer Levent uzun bir aradan sonra yeniden Mersin’deydi. Her zaman olduğu gibi bilgi birikimiyle şehrimize değer kattı.
Ülkemizin en popüler isimlerinden biri olması nedeniyle bugünlerde onu tanımayan yok gibi. Böylesine ekran yüzü olması sizleri yanıltmasın. Onu daha çok, Türk Tiyatrosu’na verdiği emekle bir dizi değeri de beraberinde taşıyan saygın bir sanat insanı olarak tanınmaktayız. Ayrıca Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nün yanı sıra yönettiği oyunlarla da pek çok yurtdışı festivallerinden davet almış usta bir rejisördür.
Mersinlilerin gönlünü ise ilk kez Mersin Devlet Opera ve Balesi’nde 31 Ekim 2002’de Murat Göksu ile birlikte sahneye koyduğu 1 perdelik Mitch Leigh’in Mançalı Adam Operet ile fethetmişti. O sezon Mersin operası için neredeyse bir başyapıtlar sezonuydu.
Daha sonraki yıllarda Devlet Tiyatrosu Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı için pek çok kez Mersin’de bulunarak Vakfın Mersin’de kurulmasına öncülük etmişti.
Onu bu kez, 14 Ocak’ta MBB Kongre ve Sergi Sarayı’nda Mersin Kent Konseyi’nin ev sahipliğinde “Sanata Evet” derken dinledik; politik ve kültürel bunca şikayet arasında değişimin bireyde başlayacağı gerçeğini yeniden dile getirdi. Aslında her bireyin kültürü sanata dönüştüren birer aktör olduğunu da gözler önüne serdi. Etkinliği Çukurova Çağdaş Sanat Kültür ve Eğitim Vakfı düzenledi.
Tamer Levent hepimizin ağabey’i; yaşam biçimiyle akademi dışında da usta bir öğretici, yol göstericidir.Onun bu duruşu, sadece tiyatro öğrencilerini değil, tüm halkımıza kendisini göstermeye devam ediyor. Bu söyleşiye emeği geçenleri yürekten alkışlıyorum.
Not: Söyleşide dinleyiciler arasında Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’yı görmek bir seçmen olarak beni mutlu etti. Çünkü siyasiler bu ülkede bir şeyleri düzeltmek adına hayatlarına daha çok sanatçı katmalı, onları dinlemelidir. Çünkü onlar, bu ülkeyi herkesten daha çok bilenlerdir.