Gördük ki Mersin’de para da var!
Dünkü gazetemizin manşeti kentin 2019 yılı mevduat bilgilerine yönelikti. Ama bankalardaki mevduatın önceki yıla göre yüzde 48 arttığını gördük. TL’ye güvenin azaldığını mevduatın yüzde 40’ını dövizin oluşturduğunu gördük…
Peki bu kadar para var ise Mersin’de enflasyon, işsizlik, protestolu çekler-senetler neden yüksek!…
Çünkü bu para Mersin’de kalmıyor!
Türkiye bir transit ticaret ülkesi olduğu gibi bu transit geçişin Türkiye’deki adresi de Mersin!
Hem liman hem sanayi hem tarım alanında bu böyle…
Ancak kentin ihtiyacı olan sıcak paraya ulaşamamasının en büyük nedeni mevduatın yatırıma dönüşmemesi.
Mevduatın yatırıma dönüşmesinin önündeki en büyük engel ne? Sermayenin güven hissini kaybetmesi.
Yani iktidar…
Peki Mersin’in yerel yöneticileri bir şey yapamaz mı?
Tabiî ki de yapabilir…
Geçmiş yıllarda bunu özellikle kurvaziyer turizminin önünün açılması adına yürütülen çalışmalarda görmüştük!
Azmetmiştik ve kurvaziyer güzergahına Mersin’de eklenmiş ve aynı ay içerisinde 3 gemi birden gelmişti.
Ama biz Uluslararası Çukurova Havalimanı açtıramaz, Konteyner Limanı’nı yaptıramaz, Karboğazı ve Tarsus-Kazanlı gibi turizm projelerine kazma vurulmasanı sağlayamadık…
Bunlar belli başlı sektörler için amiral gemisi niteliğinde ki projelerdir. Bunlar yapılınca ardı arkası kesilmeyecek yatırımlar alabilirsiniz.
Ama işte bunlar olmayınca sıcak parayı da burada tutamazsınız.
Nerden Mersin’e yatırım yapsın yatırımcı?
Bu soru cevapsız kalır.
Mersin konut zenginliği ile kazanabileceğini sanan şehirlerden oldu!...
Oysaki üretim ile sanayideki ve tarımsal üretimdeki katma değer ile gelişmek için her şeye sahipken…
Aklımızı kullanmaktansa hazıra, kolaya kaçıyoruz!
Bu da kentin ekonomik geleceğini tehdit ediyor!
Evet bugün liman ve tarımsal üretim piyasaların az da olsa sıcak paraya ulaşmasını sağlıyor. Hatta diğer pek çok şehre göre durumumuz iyi bile diyebiliriz!
Ancak bu böyle gitmez!
Mevduatın yatırıma dönüşmesini sağlamalıyız!
Yatırımların da özellikle kentin geleceğine şekil verecek tetikleyecek alanlarda yapılmasını önemsemeliyiz!
Unutmayalım ki örneğin Akkuyu Nükleer Santrali beraberinde kirli sanayi yatırımlarını bölgeye çekiyor!
Tersini istiyorsak bunun için harekete geçmeliyiz.
Örneğin yenilenebilir enerji yatırımlarını bölgeye çekebilmek için doğal potansiyelimizin var olduğunu hatırlayıp bu alandaki yatırımları davet etmeliyiz.
İşte o zaman gerçek anlamda Mersin’i ileriye taşırız!
