Yıl içerisinde birçok eğitim ve seminer gerçekleştirdiklerini ancak Organ Bağısı Haftası’nda bu etkinlikleri daha yoğun ve teferruatlı olarak gerçekleştirdiklerini söyleyen Hastane Organ Nakil Koordinatörü Zübeyde Usanmaz; “Organ bağışı ne yazık ki ülkemizde yaygın değil. Etkinliklerimizin ve stantlarımızın önceliği bu konuda halkı bilinçlendirmek, sonrasında bağış toplamak. Stantlarımızda, 18 yaşını doldurmuş, akli dengesi yerinde olan bireylerin iki şahit imzalı olmak kaydıyla organ bağışını kabul ediyoruz. Organ bağış formunu doldurduklarında onlara bir kart veriyoruz. Kartlar noter tasdikli dahi olsa aile rızası olmadan işlem gerçekleştirilmiyor.  Hastanın beyin ölümünün gerçekleşmesi gibi bir durumda birinci dereceden akrabalarıyla iletişime geçiyoruz. Onay verdikleri takdirde bağış işlemini gerçekleştiriyoruz” dedi.

Hastanede 2003 yılından bu yana böbrek, 2006 yılından bu yana da karaciğer nakli yapıldığını belirten Zübeyde Uslanmaz ; “31 Ekim Pazartesi günü hastanemizde beyin ölümü gerçekleşen 2 hastamızın karaciğer, böbrek ve korneaları bağışlandı. Bağışlar, Organ Bağış Sistemi’yle farklı illere dağıtıldı. Türkiye’de yaklaşık 28 bin hasta organ bekleme listelerinde kayıtlı. Bekleyen bu insanlara bir umut olabilmesi için bağış sayısını artırmamız gerekli. Her yıl yaklaşık 2 bin kişi, organ beklerken hayatını kaybediyor” ifadelerine yer verdi.
Sağlıkçıların aynı dili konuşmaları gerektiğinin altını çizen Usanmaz; “Sağlıkçılar ayni dilden konuşursa; beyin ölümünün tıbben ölüm olduğu, bitkisel hayatla karıştırılmaması gerektiği hatta arasındaki farkları anlatabilirse, organ bağışına daha fazla kişi yönlendirebiliriz. Ne kadar çok bağış o kadar çok hayata tutunan insan demek” diye konuştu.