ZAHİR ECER

İzmir’de ilkokul öğrencilerine 22 yıl boyunca süren tacizi ortaya çıkaran Saadet Özkan’ın adını taşıyacak olan “Saadet Öğretmen Ulusal Çocuk İttifakı Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği” Mersin’de kuruluyor.

Fikir babalığını işadamı ve Siyasetçi Yücel Ceylan’ın yaptığı derneğin sloganı, “Çocuk Susar, Sen Susma!”. Derneğin kurucu üyelerinden Mersin Barosu eski Başkan avukat Alpay Antmen, Saadet Öğretmen’in mücadelesiyle birlikte, derneğin neden Mersin’de kurulacağını, gelecekteki çalışmaları ve hedeflerini gazetemize anlattı.

22 YIL SÜREN İSTİSMARI ORTAYA ÇIKARDI

Saadet Özkan, İzmir’in Menderes ilçesinde bulunan bir ilkokuldaki kız öğrencilerine okul müdürü tarafından 22 yıl süren istismarı ortaya çıkarıp, istismarcı okul müdürünün yargı önüne de çıkmasını sağlayan gencecik bir öğretmen. Saadet Özkan, yılmadan verdiği mücadelesi sayesinde, ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından "Uluslararası Cesur Kadınlar Ödülü"ne layık görüldü. Saadet öğretmen, ABD Başkanı Donald Trump’un eşi First Lady Melanie Trump'ın elinden ödülünü aldı. Kendisini yaklaşık 1 yıl boyunca yatağa bağlayan trafik kazasına rağmen yılmayan Saadet öğretmenin mücadelesi sonucu hakkında dava açılan ve 1 buçuk yıllık tutukluluktan sonra serbest kalan sanık okul müdürü Adil Ş. geçen yıl Haziran ayındaki duruşmada tekrar Hâkim karşısına çıktı ve tutuklu yargılanmasına karar verildi.

“YÜCEL CEYLAN” PROJENİN FİKİR BABASI…

Mersin Barosu Eski Başkanı Avukat Alpay Antmen,  Öğretmen Saadet Özkan’ın okuldaki mücadelesini ve “Saadet Öğretmen Ulusal Çocuk İttifakı Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği”nin kuruluş sürecini anlattı. Saadet Öğretmenin, pırıl pırıl bir Cumhuriyet kadını olduğunu vurgulayan Av. Antmen, “Saadet öğretmen, okuldaki çocuk istismarına karşı yoğun mücadele verirken, Sayın Yücel Ceylan, Mersin’den kendisiyle iletişime geçiyor. Saadet öğretmenin mücadelesinden çok etkilenen Sayın Ceylan, çocuk istismarına karşı mücadele edecek bir derneğin Mersin’de kurulması için öğretmenimiz ile fikir alışverişinde bulunuyor.

Tabi kozmopolitik yapısı, her renkten, dil, din ve mezhepten insanın, barış, kardeşlik ve huzur içinde yaşadığı Mersin’in bu yapısının, tüm ülkeye ve dünyaya örnek olması açısından da dernek genel merkezinin Mersin’de olmasına karar verdiler. Açıkçası, derneğimizin fikir babası ve Mersin’de kurulacak olmasının en önemli aktörü Sayın Yücel Ceylan’ın, çocuk istismarına karşı duyarlılığı ve bu mücadeleye verdiği büyük destek sayesindedir. Her türlü zorluğa rağmen Saadet Öğretmenin yürüttüğü mücadele kamuoyuna mal oldu. Böylelikle öğretmenimize pek çok yerden destek talepleri gelince, bunun artık kurumsal bir hale gelmesi, tüm ülkeye, ulusal ve uluslar arası bazda bir çalışma için bir kurumsallaşma fikri ortaya çıktı” şeklinde konuştu.

Öte yandan dernek yönetim kurulunda, İşadamı Yücel Ceylan, Av. Alpay Antmen, Psikolog Mehmet Bakay, Dr. Ali Tamam, Avukat Burcu Gürler, Gazeteci Gökçe Atik, Dilek Kara, Çığır Balseçen, Ozan Kılınç, Fatma Aman, Kasım Nur, Avukat İlkay Şahin’in yer alıyor.

“ULUSAL VE ULUSLAR ARASI ALANDA ÇALIŞMALAR YAPACAĞIZ”

Kendisinin de yakında kurulacak derneğin kurucular kurulunda yer aldığını belirten Av. Alpay Antmen, “Bizler Mersin’den ülkemize ve tüm dünyaya ışık yakmak için bir araya geldik. Alanında uzman, bilgi sahibi, konuya duyarlı, samimi ve iyi niyetli arkadaşlarımızla birlikte bu yola çıktık. Bu derneğin sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu coğrafyasında bir emsali, bir örneği yok. Hatta sadece çocuk istismarıyla ilgili olarak tüm ülke ve uluslar arası çapta çalışmalar yapmayı hedefleyen böyle bir derneğin dünyada örneği de nadirdir” dedi.

Sözlerini, “Esas amacımız, çocuklarımızın her türlü istismar ve ihmalden korunmasına karşı mücadele vermek olacaktır” diyerek sürdüren Av. Antmen, “Tabi bu, önce ebeveynlerin eğitimi, ardından da çocukların eğitimi, her türlü çocuk istismarının önlenmesi, psikolojik ve hukuki anlamda istismara uğrayan çocukların yanında olmak, sanıkların da en ağır cezalandırılmasını sağlamak ve daha da önemlisi, istismar mağduru çocuklarımızın rehabilite edilerek topluma kazandırılmasını sağlamak olacaktır” şeklinde konuştu.

Dernek genel merkezinin Mersin’de olacağını, bir şubesinin de (belki) Saadet Öğretmenin ikamet ettiği İzmir’de açılacağını kaydeden Antmen, “Tabi derneğimizin temsilcilikleri olabilecek. Bizim misyon cümlemiz, “Çocuk İstismarına Hayır! Çocuk Susar, Sen Susma!” şeklinde. Gönüllülük esasıyla, güvenilirlik, dürüstlük ve samimiyet esas alınarak bu derneği Mersin’de arkadaşlarımızla birlikte hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Saadet Öğretmen de halen mücadelesini sürdürüyor. Tüm ülkede, üniversitelerde seminerler veriyor, konferanslara katılıyor. Bu mücadelesi yurt dışında da dikkati çeken Saadet Öğretmen, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın koordine ettiği Uluslararası Cesur Kadın ödülüne aday gösterildi. Binlerce kadın arasından yapılan oylama sonrasında Saadet Özkan, dünyadaki en cesur 13 kadından birisi oldu ve ödülünü, 29 Mart 2017’de First Lady Melania Trump'ın elinden aldı.”

ŞÜPHELİ TRAFİK KAZASI…

Görevli olduğu okuldaki öğrencilere yönelik istismarı ortaya çıkaran Saadet Öğretmen ile görüştüğünü, genç öğretmenin hem istismar olayı hem de istismarın 22 yıl sürmesinden çok etkilendiğini söyleyen Av. Alpay Antmen, “Tabi bu mücadelesi sırasında bir gün okuluna giderken trafik kazası geçiriyor. Bu nedenle yaklaşık 1 yıl boyunca okuluna gidemiyor, iyileşme sürecinden geçiyor. Bu sırada istismar olayının üzerinin örtülmeye çalışıldığını görüyor. Saadet Öğretmen, henüz tam iyileşmeden hasta yatağından kalkarak mücadelesine devam ediyor ve bu kişinin yargı önüne çıkarılmasını sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Nitekim Saadet Öğretmen de daha önce bir röportajında yaşadığı olayın kaza olmadığını düşündüğünü belirtmiş, “Böyle bir davanın üstüne gidiyordum. Bu esnada olan bu kazayı bürokrasinin incelemesi gerekiyordu. Direksiyon ısrarla çevirdiğim yönün tersine gidiyordu. Bir sene yürüyemedim. En acısı da Öğretmenler Günü'nde bir çiçek almadım” ifadelerini kullanmıştı.

“SAVCI, SANIK İÇİN 235 YIL CEZA İSTEDİ”

Sanık okul müdürü Adil Ş.’nin (emekli öğretmen) 13 Temmuz 2017 tarihinde mahkemenin karar vereceği son duruşmasına çıkarılacağını da kaydeden Av. Alpay Antmen, Cumhuriyet Savcısının, esas hakkındaki mütalaasında şüpheli şahıs için 235 yıl hapis cezası istediğine de dikkati çekti. Ç ocuğu istismar eden kişilerin, genellikle aileye yakın kişiler veya aile içinden çıktığına işaret eden Antmen, sözlerini şöyle bitirdi: “Belirli saiklerle, konu aile içinde kalsın, kız çocuğu ise adı lekelenmesin diye veya özellikle kadınlar ekonomik anlamda zayıf olduğu için kadınlar ve aileler susuyor, bu istismarı perdeliyor, gizlemek zorunda kalıyorlar. Böyle olunca da maalesef İzmir’de olduğu gibi 22 yıl süren bir istismar olayı yaşanabiliyor. Bu aslında Türkiye’nin kanayan yaralarından birisidir. İşte tam da bu yüzden hiçbir karşılık beklemeden duyarlı herkesin çocuk istismarına ve istismarcılara karşı mücadele etmemiz gerekiyor.”