Mehmet Nabi Batuk

Cumhuriyet dönemi ikinci kuşak bestecilerinden ve devlet sanatçısı unvanına sahip ünlü Mersinli besteci Prof. Dr. Mehmet Nevit Kodallı, İçel Sanat Kulübünde düzenlenen törenle anıldı. Mersin Oda Korosu ve Mersin Polifonik Korolar Derneği sanatçılarının sahne aldığı gecede Semihi Vural’ın ‘Ben Nevit Kodallı’ isimli kitabının da tanıtımı yapıldı.

Nevit Kodallı’yı gazetemize anlatan İçel Sanat Kulübü Danışma Kurulu Üyesi Abdul Vahap Kokulu, Nevit Kodallı’nın kent için çok önemli olduğunu ve kentin en büyük değerlerinden bir olduğunu kaydederek genç sanatçılara bazı tavsiyelerde bulundu. 

Gecenin açılışını Mersin Oda Korosu yaptı. Muzaffer Sarısözen’in Bülbülüm Altın Kafeste ve Lofça'nın Ardında Kaya isimli türkülerini seslendiren Mersin Oda Korosu, dinleyicilerden tam not alırken daha sonra sahneye Mersin Polifonik Korolar Derneği çıktı. Gece Nevin Kodallı’yı anma konuşmaları ile sürerken Semihi Vural’ın ‘Ben Nevit Kodallı’ isimli kitabının da tanıtımı ile sona erdi.

“O ASLA ALATURKA DÜŞMANI DEĞİLDİ”

Nevin Kodallı’yı gazetemize anlatan İçel Sanat Kulübü Danışma Kurulu Üyesi Abdul Vahap Kokulu “Mersin’de başka Nevit Kodallı yok” diyerek sözlerine başlayarak “Devlet sanatçısı unvanı edinebilmiş, 13 yaşındayken Atatürk’ün 1924 yılında kurduğu Musiki Muallim Mektebi’nin yatılı ilk öğrencisi olmuş, belki de Çukurova’da kendi alanındaki tek insandır. Mersin, Türkiye ve dünya için Nevit Kodallı önemli bir varlıktır. Onun Atatürk ilkelerine bağlı, Türkiye Cumhuriyetinin daha güçlü olarak geleceğe taşınması ve bu topraklarda yaşayan insanların daha huzurlu daha kaliteli bir yaşam içerisinde, çağdaş sanat ilkeleri kapsamında gelişmesini sağlayan bir insandır. Zaten devletimiz ona bu çalışmalarından dolayı ‘Devlet Sanatçısı’ unvanı vermiştir. O asla Alaturka düşmanı, Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği düşmanı ve bu alanlara karşı olan bir insan değildir. Nevit Kodallı’nın çok seslendirilmiş türkülerinde ve koro çalışmalarında Türkülerimizi ve Türk Sanat Müziğinin bir takım parçalarını, o müziği, o ezgileri dinleyebiliyoruz. Tabi ki Türkiye’de her dernek her kurum kendi işini doğru yapmalıdır. Örneğin Türk Sanat Müziği ve Türk Halk Müziği alanlarında çalışanlar, bu misyonu olan kurumlar en iyisini yapmalıdırlar.  Fakat Klasik Müzik, Batı Müziği, Çağdaş Evrensel Müziği de bir takım kişilerin ve kurumların ülkemizde yapması lazımdır. Çünkü biz Avrupa’yı örnek almış ve çağdaş bir yaşamı hedeflemiş bir toplumuz. Bu toplumun bir bireyi olduğu için buna emek verdiği için Nevit Kodallı’nın bana göre önemi çok büyük ve çok farklıdır” dedi.