Haber Merkezi
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Mersin’deki kuraklık ve tarımsal su krizini Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıyarak Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya soru önergesi verdi. Ekmen, Ağustos 2024-Temmuz 2025 dönemini kapsayan kuraklık haritasında Mersin’in “şiddetli kuraklık” kategorisinde gösterildiğini ve Akdeniz bölgesinin iç kesimleri gibi alanlarla birlikte Türkiye’nin en kritik kuraklık riski taşıyan illerinden biri haline geldiğini vurguladı.
“MERSİN’İN SU ARZ GÜVENLİĞİ, ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE KRİTİK”
DEVA Partili Ekmen, Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi. Ekmen, “Yetersiz yağış, artan sıcaklıklar ve azalan yeraltı suyu rezervleri gibi değişkenlerle birlikte, baraj ve gölet dolulukları düşmekte, nehir debileri azalmaktadır. Bu durum, sulama gerektiren tarım üretimi, hayvancılık, içme suyu arzı ve doğal ekosistemler üzerinde doğrudan baskı oluşturmaktadır. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün iklim sınıflandırmalarında Mersin, bazı indeks ve sınıflandırma modellerine göre ‘kurak/az nemli’ iklim tipine sahip iller arasında gösterilmiştir. Bu sınıflandırmalar, uzun dönemli yağış verileri ve buharlaşma-terleme hesaplamaları ile desteklenmektedir. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve MESKİ gibi yerel yönetim birimleri, su kullanımında artış ve su arz güvenliğinde önümüzdeki dönem için kritik tehlike uyarılarında bulunmuştur. İçme suyu şebekesi kaçakları, kayıp-su oranları, su yönetim sistemlerinin verimliliği gibi unsurların şu anda sürdürülebilir su arzı açısından zayıf halkalar olduğu yönünde değerlendirmeler mevcuttur” açıklamasında bulundu.
“SU YÖNETİMİ POLİTİKALARININ DÜZENLENMESİ GEREKİYOR”
Mersin’in su krizini önlemek için çözüm önerileri sunan Ekmen, “‘Monitoring Drought Severity in Mersin and Adana Using MODIS Data and the VHI Index’ gibi akademik çalışmalar, özellikle tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu bölgelerde Mersin’in kuraklık şiddetinin iklim normların çok altında olduğunu, bitki örtüsü sağlığı ve su varlığı açısından riskler taşıdığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle, Mersin’de kuraklığın tarım, içme suyu arzı, yerel ekonomi ve halk sağlığı üzerindeki etkilerinin net biçimde ortaya konulması, su yönetimi politikalarının, yatırım ve planlama süreçlerinin bu riskleri gözeterek yeniden düzenlenmesi gerekmektedir” dedi.
1 METREKÜP SU BOŞA AKMAMALI
Ekmen, köy ziyaretlerinde, Silifke’deki su yetersizliğinin gündeme geldiğini hatırlatarak, “Silifke Cambazlı Köy Muhtarı Mehmet Uslu’nun beyanına göre Aksuvat Barajı’ndan gelen su, Silifke’deki tarımsal tesislerin ihtiyacını karşılamıyor. Çiftçilerimiz de haliyle zor durumda kalıyor. Ürünler zayıf kalıyor, değerini bulmuyor. Aksuvat Barajı’nda azalan su için önlem alınmalı. Kapreli Mahallesi örneğinde olduğu gibi o civarda boşa akan sular baraja aktarılmalı, kışın boşa akan sular üretim alanlarına yönlendirilmelidir. Toroslar’da Susama bölgesinde yılda 500 litreye yakın su boşa akıyor. Bu suların barajlar ve oradan tarım alanlarına yönlendirilmesi gerekir. DSİ Genel Müdürü Sayın Mehmet Akif Balta’ya daha önce çağrıda bulunmuştum: Barajların kaynaklarının çeşitlendirilmesi için çiftçilerimizin önerilerini dikkate alsınlar” ifadelerini kullandı.
‘MERSİN İLİNE AİT SON BEŞ YILLIK YAĞIŞ ORTALAMALARI İLE “NORMAL” YAĞIŞ DEĞERLERİ ARASINDAKİ FARK NEDİR?’
Mersin Milletvekili Ekmen, Bakan Yumaklı’ya yanıtlaması istemiyle verdiği önergede şu sorulara yanıt aradı: “Mersin iline ait son beş yıllık yağış ortalamaları ile “normal” yağış değerleri arasındaki fark nedir? İlçelere göre dağılım nasıl gösterilmektedir?
Aynı dönemde, baraj, gölet ve yeraltı suyu rezervlerinin doluluk oranlarında ne kadar düşüş yaşanmıştır? Hangi su kaynaklarının kritik düzeyde azaldığı tespit edilmiştir?
İçme suyu ve tarımsal sulama için kullanılan su arz kapasitesi ve talep verileri nedir? Özellikle sulama suyu talebinin ne kadar kısmı karşılanmaktadır?
MESKİ ve diğer ilgili birimlerin su kaybı (kayıp – kaçak) verileri nasıldır? Bu kayıpları azaltmaya yönelik yatırımlar hangi aşamadadır?
KURAKLIĞA DAYANIKLI TARIM ÜRÜNLERİ İÇİN YEREL ÇİFTÇİLERİN ADAPTASYONU KONUSUNDA BAKANLIĞIN ÖZEL BİR PLANI VAR MI?
Kuraklığa dayanıklı tarım ürünleri, bitki türleri ve sulama yöntemleri (örneğin damla sulama, yağmur hasadı) ile yerel çiftçilerin adaptasyonu konusunda Bakanlığın özel bir planı var mıdır?
Yeraltı suyu çekimleriyle ilgili izin, denetim ve tahsis durumu nasıldır? Özellikle su tablolarının geri çekilmesine yol açan işlemler resmi verilerle izlenmekte midir?
Kuraklık nedeniyle halk sağlığı riskleri, içme suyu kalitesi sorunları ve tarımsal ürün veriminde düşüşler gözlenmiş midir? Bu konuda yapılmış saha çalışmaları veya resmi analizler var mıdır?
Mersin için hazırlanan kuraklık erken uyarı sistemi, su kaynaklarını izleme altyapısı (sensör, istasyon, uydudan izleme gibi) ve kriz yönetimi planı mevcut mudur? Varsa ne zaman yürürlüğe girmiştir?
Tarım ilaçlama, yapılaşma, sanayi faaliyetleri gibi ek stres faktörlerinin su kalitesi ve su miktarına olan etkileri incelenmiş midir?
Su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını sağlamak için Bakanlık ve yerel yönetimler arasında koordinasyon mekanizmaları nelerdir? Bu çerçevede yapılmış yasal düzenlemeler veya politika değişiklikleri var mıdır?”