HEDİYE EROĞLU
Mersin’in Gülnar ilçesinde MHP’li Başkan Fatih Önge’nin, disiplinsizlik suçlamasıyla görevden aldığı Başkan Yardımcısı Mustafa Denk, zehir zemberek bir açıklama yaparak, kulislerdeki çarpıcı iddialara değindi.
Seçim sürecinde Mustafa Denk’in 1. sıra meclis üyesi adayı olması için MHP Genel
Merkezi’ne dilekçe veren ve başkan yardımcılığı görevine getireceğini imzalı taahhütle garanti altına adan Önge’ye belgelerle verilen yanıt dikkat çekti.
“AÇIKLAMAM, KAMU GÖREVİNİN ŞEFFAF VE ADİL YÜRÜTÜLMESİNE DUYULAN İNANCIN BİR TEZAHÜRÜ”
İlçe Devlet Hastanesi’nde kavgaya tutuştuğu gündeme gelen ikilinin arasında yaşananlara dair Denk’ten gelen açıklamada, iplerin neden koptuğu gözler önüne serildi.
Denk, “Gülnar halkına yıllardır hizmet etmenin onurunu yaşamış biri olarak, son günlerde ismim üzerinden yapılan asılsız açıklamalara ve gerçekleri çarpıtan ifadelere karşı kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğum doğmuştur.
Bu açıklamada yer verilen görüş, eleştiri ve ifadeler; yalnızca şahsi bir duruma ve bireysel bir yönetime yöneliktir. Yaşanan sürecin, mensubu bulunduğum Cumhur İttifakı'na, Adalet ve
Kalkınma Partisi'ne ve Milliyetçi Hareket Partisi'ne yönelik herhangi bir eleştiri ya da bağlayıcılığı kesinlikle bulunmamaktadır. Tarafımızca yapılan bu açıklama; hiçbir siyasi partiye veya ittifaka karşı değil, sadece kamu görevinin şeffaf ve adil yürütülmesine duyulan inancın bir tezahürüdür. İl meclis üyesi olarak görevime ve partim Milliyetçi Hareket Partisi'ne hizmet etmeye devam edeceğim. Bilge liderim Sayın Devlet Bahçeli'nin bir neferi olmaktan onur ve gurur duyarım. Her daim emrinde ve izindeyim.
“BELEDİYE İMKÂNLARININ, KİŞİSEL ÇIKARLAR UĞRUNA DEĞİL, GÜLNAR HALKININ ORTAK MENFAATLERİ İÇİN KULLANILMASI GEREKTİĞİNE İNANDIM”
Ben Mustafa Denk; Gülnar Belediyesi Başkan Yardımcılığı görevim süresince, görevimi yalnızca vicdanım, halkımıza duyduğum sorumluluk ve kamu yararı çerçevesinde yerine getirdim. Belediyemizin tüm imkânlarının, kişisel çıkarlar uğruna değil, Gülnar halkının ortak menfaatleri için kullanılması gerektiğine inandım ve bu duruşumdan da hiçbir zaman taviz vermedim.
Görev sürecim boyunca, yerel hizmetlerin Gülnar'ın kendi insanlarıyla, yerelden yetişmiş nitelikli personel eliyle yürütülmesi gerektiğini savundum.
“DIŞARIDAN ATAMALARA TEPKİ GÖSTERDİM HEDEF OLDUM”
Dışarıdan Gülnar’ı bilmeyen Gülnarlı olmayan kişilerin atanması ile ilgili çekincelerimi, halktan gelen tepkiler doğrultusunda açıkça dile getirdim. Bu nedenle hedef gösterildiğim kanaatini taşıyorum.
Hayatım boyunca daima üretmenin, alın teriyle kazanmanın, dürüstçe yaşamanın peşinde oldum. Emekli bir öğretmenim. Yıllarca ilçeme hizmet ettim, müdürlük yaptım, çiftçilik yaptım, hayvan besledim. Elimde ne varsa, geçmişi bellidir, emeği vardır, izi vardır. Hesabını hem devlete, hem halka, hem Allah'a veririm. Bu duruşla görev yaptım, bu duruşla da karşıma çıkan yanlışlara karşı sesimi yükselttim.
“BELEDİYE KAYNAKLARININ AMACI DIŞINDA KULLANILMASINA KARŞI ÇIKTIM”
Ne yazık ki; belediye kaynaklarının amacı dışında kullanıldığına yönelik ciddi endişeler
doğurabilecek uygulamalara, bazı ruhsatlandırma İşlemleri hakkında halktan tarafıma iletilen şikâyetlere ve personelin asli görevi dışında özel İşlerde çalıştırılması gibi uygulamalara karşı çıkmam, görevimi layıkıyla yerine getirmem değil; ‘disiplinsizlik’ olarak tanımlanmıştır. Bu anlayış, ne kamu etiğiyle ne de halkın vicdanıyla bağdaşır.
“VERİLEN SÖZLER UNUTULDU: EMEKLER FEDAKÂRLIKLAR YOK SAYILDI”
Ayrıca kamuoyunun da bildiği gibi, seçim sürecinde Sayın Belediye Başkanı Fatih Önge'ye duyduğum güvenle, kendisinin adaylığına maddi ve manevi ciddi destek sağladım. Bu süreçte aramızda karşılıklı imzalanmış bir taahhüt dahi bulunmaktadır. Ne var ki, verilen sözler
unutulmuş: emekler fedakârlıklar yok sayılmıştır.
“KONU DAHA DERİN”
Bugün, görevden alınma gerekçesi olarak ileri sürülen ‘vekalet planına itiraz’ konusu, aslında daha derin ve halkın bilmeye hakkı olan bir sürecin bahanesidir. Sessiz kalmak, haksızlığa boyun eğmek, yapılanı sineye çekmek benim fıtratımda yoktur. Gülnarlı bir vatandaş olarak, halkın hakkını korumak için görev aldım, aynı ilkeler uğruna da susturulmaya çalışılıyorum.
“FİZİKİ MÜDAHALE’ GİBİ TEMELSİZ İDDİALARI DA ŞİDDETLE REDDEDİYORUM”
Ayrıca bana yöneltilen ‘fiziki müdahale’ gibi temelsiz iddiaları da şiddetle reddediyorum. O gün orada olan herkes bu ifadenin gerçekle hiçbir ilgisinin olmadığını çok iyi bilmektedir. Amacın şahsımı karalamak ve halkın gözünde değersizleştirmek olduğu açıktır.
Bugün kamu görevinde olan herkesin şunu hatırlaması gerekir: Makamlar gelir geçer, önemli olan oraya hangi emekle geldiğiniz ve oradan ne götürdüğünüzdür. Kimilerinin makam öncesi imkanlarıyla bugünkü hayatları arasında dikkat çeken farklar kamuoyunun takdirine bırakılmalıdır. Benim servetim halkın gözünün içine bakabilmektir.
“BU BİR KAVGA DEĞİL, BİR UYARIDIR”
Kamuoyunun vicdanına sesleniyorum: Bu açıklamayı bir kırgınlık değil, bir duruş olarak okuyun. Bu bir kavga değil, bir uyarıdır. Makamlar geçicidir; esas olan, bu makamlarda kim için, ne uğruna durduğunuzdur.
Hakkın, hakkaniyetin ve halkın yanında olmaya; doğruları söylemeye devam edeceğim. Gülnar halkının iradesi, şahsi hesaplarla, hırsla ya da korkuyla gölgelenemez” diye konuştu.