HEDİYE EROĞLU

Mersin’in Anamur ilçesinde taş ocakları başta olmak üzere çevre tahribatı yaratacağından endişe edilen sermaye girişimlerine karşı direniş devam ediyor. Mücadele yargıdan gelen güzel haberler ise Anamur’da direnişi güçlendiriyor.

HALK BİRLİKTE MÜCADELE EDİYOR

Son olarak Emirşah Mahallesi’nde 4 köyün ortasına doğru genişletilmek istenen taş ocağına karşı açılan davada sevindiren karar Mersin 1. İdare Mahkemesi'nden geldi.

Emirşah’da uzun yıllardır faaliyet gösteren ve halkın büyük rahatsızlık duyduğu taş ocağını işleten şirketin kapasite arttırma talebini kabul eden karara karşı mahalle sakinleri ile Emirşah, Ovabaşı ve Korucuk Mahallesi muhtarları tarafından açılan dava, halkın ve doğanın lehine sonuçlandı.

YILLARCA ÇAMUR İÇİNDE YAŞAMAK ZORUNDA KALDILAR

Davanın avukatı Seyda Afyoncu yaptığı açıklamada; “Özel bir şirket tarafından uzun yıllardır işletilen patlatmalı taş ocağı nedeniyle evlerinin duvarları çatlayan, suları çamurlu akan ve azalan, tarım ürünlerinden verim alamayan, çocuklarını sokağa salamayan, yaz-kış toz ve çamur içinde yaşamak zorunda kalan Emirşah halkının isyanı nihayet duyuldu. Halkın tepkisine rağmen faaliyetine devam eden şirketin yaptığı kapasite arttırma başvurusunu kabul eden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Kararı'nın Mersin 1.İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmesi çok sevindirici.

Yargılama aşamasında yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu da olması gerektiği gibi lehimizeydi. Bu nedenle davalı bakanlık ve müdahil şirket kararı temyiz etseler de sonucun değişeceğini düşünmüyorum. Yerel Mahkeme ve bilirkişiler, şirketin değil kamunun yararını gözettiler. Bu da ayrıca sevindirici, umut verici bir durum” dedi.

İNCELEME VE DEĞERLENDİRMELER YETERSİZ VE EKSİK ÇIKTI

Mersin 1. İdare Mahkemesince verilen kararda ise, "Mersin İli Anamur İlçesi, Emirşah ve Ovabaşı Mahalleleri Güngörler Hafriyat Madencilik ve İnşaat Tic. Ltd. Şti. tarafından açılması planlanan Dolomit Ocağı  işletmesi hakkında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen 24.06.2024 tarih ve E-14108550-220.01-9765688 sayılı Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Kararının; Çevresel Etki Değerlendirme raporunun ve eklerinin yasal düzenlemelere uygun olmaması, davalı idare tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmelerin yetersiz ve eksik incelemeye dayalı olması, projenin çevreye, doğaya, insan sağlığına, bölgedeki kültürel ve tarihi dokuya olabilecek zararlı etkilerinin gerçekçi ve bilimsel bir şekilde değerlendirilmemesi, ÇED  sürecinin yasalara uygun şekilde yürütülmemesi nedeniyle davaya konu hukuka aykırı işlemin iptaline..." denildi.

TARİHİ KALE JEOTERMAL SONDAJ KUYUSU TEHDİDİNDEN ŞİMDİLİK KURTULDU

Öte yandan, geçtiğimiz haftalarda yine Mersin 1. İdare Mahkemesi tarafından verilen başka bir kararla, Bozdoğan Mahallesi'ndeki dere yatağı ve ormanlık alanda yer alan bin 500 yıllık tarihi olan Mamure Kalesi manzaralı iki poligon noktasında jeotermal sondaj kuyusu açılmasına onay veren Mersin Valiliği'nin ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı iptal edilmişti. 

Bu davanın da avukatı olan Seyda Afyoncu, “Her iki karar da muzun başkenti olan Anamur'un su varlığı ve tarımsal geleceği açısından çok önemlidir. Davanın avukatı olmaktan öte, bir çevre aktivisti olarak, yaşam alanlarını, tarım topraklarını, sularını ve doğayı, kısacası yıkıma karşı yaşamı savunan Bozdoğan ve Emirşah halkı ile muhtarlarına teşekkür ederim” dedi.

TARİHİ KALEDE NE OLMUŞTU?

Mersin Anamur’daki Bozdoğan köyüne Öz Şimşek Jeotermal Enerji Sistemleri İnşaat Tarım Turizm Limited Şirketi, üç farklı alanda jeotermal enerji santralleri kurmak istedi. Birinci sondaj alanını, 1. derece doğal sit alanında bulunduğu için mahkeme iptal etti. Ancak diğer iki noktadaki çalışmaların başlayabileceği tehlikesi gündeme geldi.

Bölge sakini köylüler, tarım ve orman arazilerini etkileyecek yerleşim yerlerine 30 metre uzaklıkta yer alan projeye karşı çıktı.

ÖZ ŞİMŞEK ŞİRKETİ, TARİH VE DOĞAYA KARŞI GECE MESAİNDE!

Projeye karşı başlatılan hukuksal mücadele kapsamında yargı süreci devam ederken Alanya merkezli Öz Şimşek Şirketi, tarih ve doğaya karşı gece mesaine geçti.

1. derecede arkeolojik sit alanı olarak tescilli Mamure Kalesi ile nitelikli doğa koruma alanı olarak tescilli Pullu Tabiat Parkı'nı seyreden alanda izin verilen jeotermal kaynak arama faaliyeti kapsamında ikinci poligon sahası 150 yıllık dere yatağında yer alırken şirket bu bölgede sahaya kamyonlarla toprak döktü.

6 Şubat depremleri sonrası dere yatağında yapılaşmaya hapis cezası gelmesine rağmen Öz Şimşek Şirketinin gece mesaisi tepki çekti. Yöre halkı etkililere; “Bu şirketi durduracak kimse yok mu?” diye seslendi. Açılan davada ile de şirket şimdilik durduruldu.