Belediye emekçilerine bir dokun bin ah işit!


 

Belediye emekçileri toplu iş sözleşmesi öncesi yerel yönetimlere yönelik taleplerine dikkat çekti. Tüm Bel-Sen Mersin Şube Başkanı Mustafa Özbay, “Yerel yönetim emekçilerinin belediyelerdeki işyeri toplu sözleşmelerine müdahalelere son verilmeli” çağrısı yaptı.

YUSUFCAN GÜDÜK

 

Kamu emekçisi, 2026-2027 yıllarını kapsayacak 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde iktidara taleplerini anlatmaya devam ediyor.

Son olarak Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel –Sen) Mersin Şubesi, toplu sözleşmede yer almasını istediği talepleri için basın toplantısı düzenlendi. Sendika binasında düzenlenen toplantıda Sendika Şube Başkanı Mustafa Özbay, gerçeğin, evrensel bir toplu pazarlıkla uzaktan yakından hiçbir ilgisi olmayan, emekçilere işyeri düzeyinde yapacağı sözleşmeleri baştan sakatlayan mevcut bu ‘toplu sözleşme’ sisteminin çoktan iflas ettiğini söyledi.

“Emekçileri oyalamak ve kandırmaktan başka bir işe yaramayan bu garabet sistem devam ettiği sürece yaşadığımız sorunların çözülmesi mümkün değildir” diyen Özbay, bu yüzden önümüzdeki sürece yönelik asıl ve öncelikli talebin kamu emekçilerinin, genel bütçeye tabi kurumlarda merkezi olarak; belediyelerin ve tüm özerk bütçeli kurumlarda ise işyeri düzeyinde gerçek toplu sözleşme yapılabilmesini güvenceye alan grevli ve toplu sözleşme hakkını özgürce kullanacakları bir düzen olduğunu aktardı.

 

“EMEKÇİLERİNİN İŞ VE YAŞAM GÜVENCESİ TEHDİT EDİLİYOR”

Başkan Özbay, “Siyasi iktidarın yerel yönetimlere yönelik siyasi hesaplı tutuklamalarla, gözaltılarla, kayyumlarla başlattığı tüm bu anti demokratik müdahaleleri bir kez daha kabul etmediğimizi belirterek bu tür uygulamalar en başta biz yerel yönetim emekçilerinin iş ve yaşam güvencesini tehdit etmektedir.

Yerel yönetim emekçilerinin önümüzdeki toplu sözleşme sürecine yönelik en temel taleplerinden birisi iktidarın yerel yönetimler üzerindeki haksız ve hukuksuz vesayet elinin kaldırılması; yerel yönetimlerin, emekçilerin söz, yetki ve karar hakkını güçlendiren bir biçimde, özgür, demokratik, halkçı ve katılımcı temelde mali ve idari olarak güçlendirilmesidir.

 

“KESİNTİSİZ VE ISRARLI BİR MÜCADELENİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

Sendikamız, yerel yönetim emekçilerinin iş ve yaşam güvencesi ile temel hak ve özgürlüklerini korumak ve geliştirmeye yönelik bu temel taleplerin yanında önümüzdeki süreçte ülke genelinde şu taleplerle kesintisiz ve ısrarlı bir mücadelenin takipçisi olacaktır:

Grev hakkını içeren gerçek bir toplu sözleşme düzeni ile bununla bütünleşik bir şekilde yerel yönetimler başta olmak üzere tüm özerk bütçeli kamu kurumlarında işyeri düzeyinde, tarafların eşit koşullardaki pazarlığına dayanan, herhangi bir şarta, kısıtlamaya tabi olmayan özgür toplu sözleşme düzeni kurulmalıdır.

 

“YEREL YÖNETİM EMEKÇİLERİNİN BELEDİYELERDEKİ İŞYERİ TOPLU SÖZLEŞMELERİNE MÜDAHALELERE SON VERİLMELİ”

Yerel yönetim emekçilerinin belediyelerdeki işyeri toplu sözleşmelerine müdahalelere son verilmeli bu amaçla 4688 sayılı yasanın toplu sözleşme hakkını fiilen kullanılmaz hale getirmeyi amaçlayan içeriği, kamu emekçilerinin toplu sözleşme ve grev hakkını herhangi bir şart ve kısıtlamaya tabi olmadan özgür biçimde kullanımını sağlayacak biçimde topyekûn değiştirilmelidir. Kamu zararı ve Sayıştay zimmetleri iptal edilmelidir. Kamuda tazminat veya başka adlar altında yapılan tüm ek ödemeler kazanılmış hak olarak aylık maaşlara dahil edilmeli, emeklilik ikramiye ve maaş hesaplarına sayılmalıdır.

 

TÜM KAMU EMEKÇİLERİNE İNSANCA BİR ÜCRET, İŞ VE YAŞAM GÜVENCESİ

Tüm kamu emekçilerine insanca bir ücret, iş ve yaşam güvencesi sağlayan çalışma koşulları ve düzeni ile sosyal hukuk devlet ilkesinin gereği olarak hukuka aykırı ve keyfi uygulamalara son verilmeli ve bu kapsamda tek taraflı yayınlanan KHK’larla bir gecede hukuksuz bir şekilde ihraç edilen kamu emekçileri tüm haklarıyla birlikte görevlerine iade edilmelidir.

Emekçilerin zaten yetersiz olan ücretlerinin yıl içinde kademeli olarak daha fazla kesintilere neden olan vergi kesintilerine son verilmeli, mevcut düzende temel olarak ücretli çalışanlardan yapılan kesintilere dayanan gelir vergisi sistemi top yekûn değiştirilerek, emekçiler lehine adil ve adaletli bir vergi sistemi oluşturulmalıdır.

Kamu emekçilerinin yıllık izinlerinin hafta sonuna denk gelen günlerinin toplam yıllık izin süresinden sayılmaması için düzenleme yapılmalıdır.

2023 Ocak ayında yürürlüğe giren 3600 ek gösterge düzenlemesinden yararlanmayan yerel yönetim emekçilerinin büyük çoğunluğunun yaşadığı bu adaletsizlik giderilmeli, bu amaçla istisnasız bir şekilde 1. dereceye gelmiş tüm kamu emekçileri 3600 ek göstergeye çıkartılmalı; mevcut durumdaki tüm ek ödeme oranları da kadro ve unvan farklılığı ile yetki ve sorumluluk ağırlığı temelinde kademeli bir şekilde yükseltilmelidir.

 

“BELEDİYELERDE, SADAKATE’, PARTİZANLIĞA GÖRE YAPILAN KADROLAŞMALARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ”

Özellikle belediyelerde daha çok yaşanan belediye yönetimlerinin çalışanlara yönelik yandaşlık dayatmaları ve bu kapsamda ‘sadakate’, partizanlığa göre yapılan kadrolaşmaların önüne geçilmeli; iş alımlardan görevlendirmelere kadar liyakat, eğitim ve emeğe göre objektif kriterler uygulanmalı, mülakat uygulamalarına son verilerek tüm kurumlarda şeffaf ve tarafsız test usulü görevde yükseltme sınavları düzenli bir şekilde yapılarak tüm kamu çalışanlarının görevde yükselmeleri ve kariyer gelişimleri ayrımsız bir biçimde buna göre gerçekleştirilmelidir.

 

“BELEDİYEDE ÇALIŞANLAR AYLIK ÜCRETLERİNİ DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE ALAMAMAKTA”

Ülkemizde halen birçok belediyede çalışanlar aylık ücretlerini düzenli bir şekilde alamamakta bu nedenle ciddi mağduriyet içinde yaşamaktadırlar. Bu sorunun çözümüne ilişkin belediyelerin tekil çözümlerinin ötesinde tüm belediyeleri kapsayan kurumsal ve genel bir çözüm geliştirilmelidir.

Zabıta ve itfaiye emekçileri yaptıkları görevlerin zorluğu ve özel nitelikleri göz önüne alınarak zabıta hizmetleri sınıfı ve itfaiye hizmetleri sınıfı şekilde iki ayrı özel sınıfta yer almalı, zabıta ve itfaiyecilere meslek statüsü sağlanmalı; maktu mesai gibi çalışma koşullarına bağlı yapılan tüm ek ödemeler belediye meclislerinde belirlenmeli ve itfaiyecilere yıpranma payı uygulamasındaki keyfiyete son verilmelidir.

 

“BELEDİYELERDE EMEKÇİLERİNİN HEPSİ AYRIMSIZ BİR ŞEKİLDE KADROYA ALINMALI”

Sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi düzenlemelerine dahil edilmeyerek kadrolu ve güvenceli çalışma hakkı yıllardır gasp edilen belediye şehir tiyatroları emekçilerinin hepsi ayrımsız bir şekilde kadroya alınmalıdır.

Yerel yönetimlerde çalışan uzman, mühendis, tekniker, teknisyen kadrolarında istihdam edilen kamu emekçilerinin kendi kadrolarıyla alakasız işlerde çalışmasına son verilmeli, bu emekçilerin hak ettikleri kadroya uygun işlerde çalışması güvenceye alınmalı, ücretleri arıttırılmalıdır. 

Yerel yönetimlerde çalışan ‘sanat tarihçisi’ unvanlı kadrolarda bulunan emekçilere emsali personel ile aynı özel hizmet tazminatı, ek ödeme, arazi tazminatı ve ek gösterge hakları verilmelidir.

Bu temel taleplerimiz ve işyerlerine özel tüm taleplerimizi kazanmak için tüm yerel yönetim emekçilerini ortak mücadeleye çağırıyoruz. Gelin birlik olalım, geleceğimize birlikte sahip çıkalım, birlikte mücadele edelim birlikte kazanalım” diye konuştu.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2025 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA