HEDİYE EROĞLU
Suriye’nin yeniden inşası sürecinde önemli aktif olmak isteyen Mersin’de bu alandaki buluşmalar hız kesmeden devam ediyor. Son olarak Uluslararası Stratejik Politikalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (USPUM) tarafından kentte “Suriye Zirvesi” düzenlendi. Suriye’nin yeniden yapılanmasında diploması, güvenlik ve ticaret” temasıyla düzenlenen panelde, yeniden yapılanma sürecinde farklı sektör ve aktörlerin üstleneceği sorumluluklara dair değerlendirmelerde bulunuldu.
Mersin'in yanı sıra çevre illerden çok sayıda iş, siyaset ve akademi dünyasından çok yoğun katılımın olduğu panelde her yönüyle Suriye'nin geleceği ve yeniden yapılanması konuşuldu.
USPUM SİSTEMDEKİ BOŞLUKLARIN DODURULMASI İÇİN ÇALIŞIYOR
Bir otelde gerçekleşen panel ile ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulunan USPUM Başkanı Muhammed Taha Gergerlioğlu, Türkiye’nin artık son 300 yıldır kabuğunu kırma nokta anlamında yeni bir sürece geldiğini söyleyerek, “Kamu, üniversite, STK ve medya ile çeşitli kuruluşlar çeşitli programlar yapıyorlar. Ama sistemde bir takım boşluklar oluyor. USPUM olarak bizim görevimiz bu sistem boşluklarını değerlendirmek ve önerilerde bulunmak. Biz bu alanda daha çak çalışıyoruz.
Libya gibi ülkelerin son yaşadıkları streslere ilişkin olarak gerek kamu gerek özel kültürel diplomasi olarak çeşitli alanlarda faaliyetler gösterdik. Suriye için de bunu göstermek istiyoruz.
Biz hem Türkiye içinde gerek Güneydoğu gerek Aleviler ve diğer kesimlerle ilgili ciddi çalışmalarımız var. Ayrıca etrafımızdaki coğrafyalarda İran, Suriye ve Balkanlar ile Avrupa’da yaşayan kesimlerle ciddi diyaloglarımız var. Her milletten her insana ulaşmaya çalışıyoruz. Biz önce insan diyoruz.
MERSİN ÖNEMLİ
Ülkemiz 3 tarafı denizle kuşatılmış bir ülke ve Mersin de önemli bir liman. Bilhassa Suriye’ye yakın İskenderun, Tarsus, Lazkiye gibi deniz şehirler var. Bu anlamda Mersin’in önemi büyük. Daha önceden buradan Suriye’ye bir takım seferler yapılıyordu şimdi bunlar yeniden başlıyor. İnşallah sıkı bir işbirliği çerisinde bölgede bireyin de, ailenin de devletin de menfaatine olan hep beraber bir konsept nazırlarız inşallah” dedi.
“NE KADAR ÇOK FİKİR ÜRETİRSEK O KADAR SAHADA YANLIŞ İŞ YAPMAMAYA ÇALIŞIRIZ”
Son dönemde yakın coğrafya ile ilgili Türkiye’nin bazı stresler çektiğini dile getiren Gergerlioğlu, “Suriyeli komşularımız bize geldiler. Şimdi yeni bir yapı oluşuyor dünyada bu bir fırsat. Bu fırsat 1. Dünya Savaşının getirdiği ciddi sonuçlardan çıkmak için önemli. Yeniden bir çıkış olabilir. Biz büyük devlet olmaya alışkın bir milletiz. Dolayısıyla bugünkü oturumumuz, panelimiz bu vizyon ve misyonda olacak. Bu perspektifte olacak. Yani yeniden büyük bir devlet olarak insanlığa hizmet eden bir yapı nasıl olabiliriz bunu konuşacağız. Çünkü dünya son 300 yıldır emperyallerin elinde ciddi zahmet çekti. Adalet getiren bir milletin evlatları olarak yeniden şahlanışı nasıl yapabiliriz, bir sivil toplum kuruluşu olarak, ulusal stratejiler ve politikalar üreten bir merkez olarak, Suriye’ye yakın Mersin ilimizde böyle bir eylem yapmaya çalışacağız. Çok değerli katılımcılarımız olacak. Öneriler sunulacak. Bu önerilere göre de biz de fikrimizi söylemiş olacağız. Tüm toplum katmanlarının ve de fikir adamlarının bu konuda söylemler yapması lazım. Çünkü ne kadar fikir üretirsek o kadar sahada yanlış iş yapmamaya çalışırız. İnşallah bugünkü panelden sonra yepyeni ufuklar olacağına biz de inanıyoruz.
“TÜRKÇE ÖĞRENDİLER VE SURİYE İLE DİL SORUNUNU ÇÖZDÜK”
Suriye’den 4-5 milyon insan ülkemizde misafir oldu ve dilimiz öğrendi. Bugün Suriyelilerin yarısı Türkçe biliyor diyebiliriz. Yani daha önce sorun olan dil problemini böylece çözmüş olduk, aramızda dil meselesi kalmadı. Zaten coğrafya büyük bir Osmanlı coğrafyasının Halep, Şam vilayetiydi. Biz 100 sene önce hep beraberdik. Yani geçici bir ayrılık yaşadık. Bu ayrılığı toprak işgali ile değil bir kapsama alanı şeklinde devletimizin, milletimizin hep beraber kurumlarımızın kardeşliği ile götüreceğiz.
“TÜRKİYE İÇİN FIRSAT ZAMANI”
Hükümet; ön açıcı sistem kurucudur. Sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve diğer sanayi ve tüccar kesimi bunun arkasını doldurmalıdır. Tabi burada bize önemli görevler düşüyor. Teorik olmaktan ziyade pratik bir saha merkeziyiz. Sahadaki eksiklikleri görüp ona göre çeşitli hazırlıklar yapıyoruz. Diğer kardeş kuruluşlarımızın da bunu bir an önce yapmalarını istiyoruz.
Dünyada ortak bireyin, ailenin, mahallelerin, devletlerin bir hedef bütünlüğü sağlandı, nerede; Avrupa Birliği’nde. Biz de bu bölgede böyle bir birlik kurabiliriz. Bu birlik illa eski Osmanlıcık değil, yeniden büyük bir Türkiye ve coğrafya olabilir. Amerika’nın Trump’un son çıkışları ulusalcılarla dünyada diğer kesimin birbiri ile mücadelesi Türkiye için bir fırsattır, buradan enteresan işler çıkartabiliriz.
“YAPILANMA SÜRECİNDE TÜRKİYE’NİN ROLÜ ÇOK ÖNEMLİ”
Bu etkinlikle Suriye’nin yeniden yapılanmasına katkı sunmayı hedeflediklerini ve yeniden yapılanma sürecinde Türkiye'nin rolünün çok önemli olduğuna dikkat çeken Gergerlioğlu, “Alışkanlıklarınızı var terk etmemiz lazım. Son dönemde Suriye konusunda diyalogumuz malum. Bu diyalogu imkanlı hale getirmemiz lazım. Dünyaya yeni öneriler sunarak bütünlüğü yeniden sağlayabiliriz. Suriye'de neler yapabiliriz konusunda bizim de bir önerimiz olacak demek için bu paneli düzenledik. Değerli katılımcılarımız çok değerli fikirlerini bizlerle paylaşacak" dedi.
“SAVAŞIN BİTMESİ VE YENİDEN YAPILANMASI BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hakan Sefa Çakır da, "Savaş bitti ve Suriye'de bir yeniden yapılanma süreci başlayacak. Doğal olarak bir süreliğine zorunlu olarak burada yaşayan, bu nedenle bizim dilimizi, kültürümüzü iyi bilen bir kesim oluştu. Bu durum yeniden yapılanma sürecinde bizim için büyük bir avantaj. Aynı zamanda büyük bir coğrafi yakınlığını da var. Savaşın bitmesi ve yeniden yapılanması bizim için çok önemli. Suriye'ye yaptığımız ziyaretimizde oradaki bakanların heyecanını bizim bakanlarımızın heyecanını gördük. Bu da bizim için büyük avantaj. Bugün gerçekleştirilen zirve yapılacakları daha iyi analiz etmemiz açısından son derece değerli" diye konuştu.
“ORTAK GENETİK KODLARIMIZ VAR”
Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı ise Suriye ve Türkiye'nin komşuluk ilişkisi dışında manevi bir bağı olduğuna da dikkat çektiği konuşmasında, "Biz Bosna Hersek'i imar ederken turizm ya da inşaat geliri için değil, o topraklarda bağlarımız, kültürel ortaklığımız, hatıralarımız olduğu için yaptık. Suriye'de de bu durum geçerli. Suriye ile geçmişimiz bir sınır ticareti ve komşuluk değil orada bağlarımız oluşmuş, akrabalarımız ve dostlarımız, ortak genetik kodlarımız var. Bu zirve bu genetik kodlardan dolayında daha önemli hale geliyor. Türkiye Cumhuriyeti’ne bu tarihsel süreçte çok büyük görevler düşüyor. İnşallah buradan çıkan sonuca göre öneri kitabı hazırlarız" ifadelerine yer verdi.
PANEL 3 OTURUMDAN OLUŞTU
Toplantının birinci oturumunda “Türkiye-Suriye İkili Ticaret İlişkileri ve Yatırım Fırsatları” başlığı altında ticaret, sanayi ve finans sektörlerindeki iş birliği olanakları konuşuldu.
Oturum Başkanlığını USPUM Başkan Yardımcısı Av. Dr. Ahmet T. Keşli üstlendi. MÜSİAD Mersin Şube Başkanı Mehmet Sait Kayan, iki ülke arasındaki ticari ve sanayi ilişkilerinin mevcut durumunu ve potansiyelini değerlendirdi.
Golden Global Yatırım Bankası Genel Müdürü Yavuz Yeter, Türkiye-Suriye ilişkilerinde yatırım ve finansman alanındaki fırsatlara dikkat çekti.
ASKON Dış İlişkiler Komisyonu Başkan Yardımcısı Muhammet Veysel Vural ise “Yeni dönemde Suriye’nin kalkınmasında Türkiye’nin oynayacağı rol oldukça kritik” ifadeleriyle sürece dair görüşlerini paylaştı.
Oturumun sonunda Ahde Vefa Derneği Genel Başkanı Harun Maral, sivil toplum kuruluşlarının yeniden yapılanma sürecine katkılarına ilişkin bir konuşma gerçekleştirdi.
LEVANT DENİZ TİCARETİ TARTIŞILDI
İkinci oturumda ise “Levant Deniz Ticareti” başlığı altında bölgenin denizcilik potansiyeli masaya yatırıldı. Oturum Başkanlığını USPUM Yönetim Kurulu Üyesi Sadık Uslu yaptı.
Suriye Deniz Ticaret Odası Başkanı Mustafa Kanafani, Suriye’nin Levant bölgesindeki deniz ticaretindeki yeri ve Türkiye ile iş birliği imkanlarını aktardı.
Argaz A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Derviş Dabak, Mersin’in Levant deniz ticareti ve ulaşımındaki önemine işaret ederken; Yüksel Lojistik May Shipping Genel Müdürü Kemal Yüksel, gemi inşası ve bakım süreçlerine dair teknik değerlendirmelerde bulundu.
MTSO Hakan Sefa Çakır ise “Levant Ticaret Havzası'nda Mersin, stratejik bir liman şehri olarak önemli bir rol üstleniyor” dedi.
DİPLOMASİ VE KÜLTÜREL İŞ BİRLİĞİ ELE ALINDI
Üçüncü oturumda “Türkiye-Suriye İlişkilerinde Diplomasi – Güvenlik ve Kültürel İlişkiler” başlığı altında iki ülke arasında yeniden kurulacak ilişkilerin politik ve kültürel temelleri tartışıldı.
Oturum Başkanlığını USPUM Yönetim Kurulu Üyesi Dr. İhsan Çomak yaparken, Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, güvenlik ve savunma alanlarında iş birliği olanaklarını ele aldı.
Mersin Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Buğra Sarı, “Suriye'nin toprak bütünlüğü ve egemenliği konusunda Türkiye'nin dengeli ve yapıcı bir rolü bulunuyor” ifadelerini kullandı.
MEÜ Öğretim Görevlisi ve Mersin Kent Tarihi Müzesi Kurucusu Dr. Mustafa Erim ise kültürel miras ve vakıf eserleri üzerinden Türkiye-Suriye ilişkilerini değerlendirdi.
Panelin sonunda USPUM Başkanı Muhammed Taha Gergerlioğlu, genel bir değerlendirme konuşması yaptı ve katılımcılara teşekkür etti. Panelin sonunda katkı verenlere plaket takdim edildi.