Haber Merkezi
HDP Mersin Milletvekili Dr. Rıdvan Turan, Mersin limanında, canlı hayvan ithalatında yaşanan usulsüzlüğü TBMM gündemine taşıdı.
Önceki gün kente gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması için soru önergesi veren Dr. Rıdvan Turan şunları söyledi: “Devlet Denetleme Kurulu (DDK) canlı hayvan ithalatında yaşanan usulsüzlükten dolayı Tarım ve Orman Bakanlığına soruşturma açmıştır. 2021 yılının ilk aylarında Uruguay’dan getirilen 8800 canlı hayvanın Mersin Limanında yükünü indirmesine Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından izin verilmemiştir.
Fakat sonrasında iddialara göre; AKP’li milletvekili ve bürokratların araya girmesiyle belirli miktarda verilen rüşvet ile hayvanların Mersin limanına indirilmesine izin verilmiştir. Böylesine skandal bir iddia açıklığa kavuşturulmalı ve kamuoyu aydınlatılmalıdır” dedi.
Dr. Rıdvan Turan önergesinde şu soruya yer verdi: “2021’nin ilk aylarında ithal edilen canlı hayvanların ilk başta Mersin limanına alınmadığı ve sonrasında rüşvet karşılığında alındığı iddiaları doğru mudur? Eğer doğru ise rüşvet veren ve alanlar kimlerdir?”
TARIM BAKANLIĞINA DDK'DAN RÜŞVET SORUŞTURMASINI İLK ŞANDAR DUYURDU!
Konuyu ilk olarak T24 yazarı Tolga Şardan geçtiğimiz günlerde duyurdu. Şardan yazısında Orman Bakanlığına açılan rüşvet soruşturmasını kaleme aldı. Şardan, AKP iktidarında böyle bir soruşturmayla ilk kez karşılaştığını dile getirdi.
Soruşturmanın asıl konusunun, Uruguay’dan Türkiye’ye canlı hayvan ithalatında yaşanan aksaklığın “maddi çıkar” karşılığında giderilmesi olduğunu belirten Şardan edindiği bilgileri aktardı.
AKP’li iki milletvekili Fevzi Berdibek ile Metin Gündoğdu’nun da adı geçtiği olayda, Firma sahibinin 120 bin dolar rüşvet karşılığında geminin Mersin Limanı’na yanaşmasına izin verildiği belirtildi. Şardan, iddiaların odağındaki bakanlık üst yönetiminden adı geçenlerin isimlerini saklı tutuğunu da belirtti.
Şardan’ın yazısının ilgili kısmı şöyle: “Canlı hayvan ticaretiyle uğraşan bir grup besici, hükümetin ithalat rejimi çerçevesinde Uruguay’dan canlı sığır getirmek için yerel makamlarla anlaşma yapar.
Ardından 2021’in ilk aylarında sevkiyat hazırlığına başlanır. Uruguay hükümeti üzerinden satın alımı tamamlanan yaklaşık 8 bin 800 canlı sığır gemiye yüklenir.
Ancak bu arada Uruguay hükümetinin Covid – 19 pandemisi ve bazı sevkiyat sorunları nedeniyle Türkiye’ye doğru yolculuk üç gün gecikmeli başlar. Bu noktada kota sahibi ithalatçı firmanın herhangi bir sorumluluğu bulunmazken, Uruguay hükûmeti gecikmenin kendilerinden kaynaklandığını bildiren resmi yazıyı ithalatçıya verir.
İçinde Türkiye’de faaliyet gösteren ondan fazla besicilik firmasının malı olan canlı hayvanları taşıyan gemi Mersin’e gelir.
Tabii, yükleme noktasında yaşanan gecikme nedeniyle geminin Mersin’e varışı da gecikmeli olur.
Mevzuat gereğince Tarım ve Orman Bakanlığı’nca yürütülen işlemlere başlandığında, bakanlık bürokrasisi, gecikmeyi gerekçe gösterip gemide bekleyen canlı hayvanların indirilmesine onay vermez.
Bu arada ithalat işlemlerinden sorumlu olan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, ‘mücbir sebep’ halini uygulamaya koyarak ithalatta sakınca olmadığını yazı ile bildirilir.
Fakat tüm resmi işlemlerin yolunda olmasına karşın, Tarım ve Orman Bakanlığı yönetimi izin vermez. Gemi, içinde canlı hayvan yüklü olarak Mersin açıklarında beklemeye başlar. Ayrıca bu bekleme karşılığında gerekli sağlık sertifikası ve kotaya sahip olan firma para cezası ödemeye başlar.
İki AKP’li milletvekili devrede
Mersin – Ankara hattında bu gelişmeler yaşanırken, AKP’li iki milletvekili Fevzi Berdibek ile Metin Gündoğdu, Tarım ve Orman Bakanlığı nezdinde girişimde bulunarak firmanın sorunun çözümünde yardımcı olunmasını ister.
İki AKP’linin girişimi yine bakanlık üst yönetimince geri çevrilir.
Ardından ithalatçı firma bakanlığa, sağlık, denetim ve kontrol belgeleri bulunan canlı hayvanlar için “gemiden indirelim, 15 gün kontrolde kalsınlar” teklifinde bulunur. Ancak bu girişimde yine yönetimce uygun bulunmaz. Yanıt yine olumsuzdur.
Bu gelişmeler yaşanırken, bakanlık personeli olmayan bazı kişiler, ithalatçı firma ile temasa geçer. Temasın gerekçesi bellidir: ‘200 bin dolar ödenmesi halinde sorun çözülecektir.’
Firma sahibi, 120 bin dolara anlaşır. Paranın aracılara ödenmesiyle birlikte ertesi sabah geminin Mersin Limanı’na yanaşmasına izin çıkar!
Canlı hayvanların, kontrol ve sağlık koşulları altında ülkeye girişi sağlanır.
DDK’ya ulaşan ses kayıtları
Edindiğim bilgiye göre, yaşananlar bununla kalmaz.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nda rüşvet karşılığında bürokratik sorunun çözülmesiyle ilgili bazı isimler, gelişmeleri Cumhurbaşkanlığı’na iletir.
Hatta öyle ki, iddiaları içeren mağdurların ses kayıtları Cumhurbaşkanlığı’na ulaştırılır. Bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilgisi olur. Ardından devreye DDK girer. Kurulda görevli savcılar iddiaların araştırılmasıyla birlikte Tarım ve Orman Bakanlığı hakkında soruşturma başlatır.
İlave bir bilgi daha: Bu konuda önemli bilgilere sahip bir kişi, geçen cuma günü DDK görevlilerine ‘tanık’ sıfatıyla ayrıntılı bilgi verdi.
Burada önemli bir soru var: ‘Eğer her şey mevzuata uygunsa, geminin limana yanaşmasına izin verilmedi? İşlemler mevzuata uygun değilse, geminin limana yaşanmasına nasıl onay çıktı?”.