KÖYLÜ DİRENİŞİ ZAFERLE SONUÇLANDI | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 

KÖYLÜ DİRENİŞİ ZAFERLE SONUÇLANDI


 

Çukurkeşli Mahallesi’nde yapılmak istenen taş ve mermer ocağına karşı yöre sakinleri davullu zurnalı protesto gerçekleştirdi. Köylülerin direnişi ile ÇED toplantısı yaptırılmayarak, bölgeyi bitirecek taş ve mermer ocağına engel olundu.

HEDİYE EROĞLU

 

Yenişehir İlçesi Çukurkeşli Mahallesi’nde yapılması planlanan mermer ve taş ocağının ÇED toplantısının bölge halkının istememesine rağmen Kerimler Mahallesi’ndeki bir lokantaya alınarak yapılmak istendi. Ancak yöre halkı buna da geçit vermedi.

DEN-KA Şirketi tarafından düzenlenen Kerimler Mahallesindeki toplantı öncesi bölgede bulunan köylerde yaşayan sakinler bir araya gelerek, eylem yaptı. Eyleme çeşitli çevre dernekleri, sendikalar, siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri de destek verdi.

Ellerinde taşıdıkları pankart ve afişlerle, davullu zurnalı protesto gösterisi yapan köylüler, ‘direne, direne kazanacağız’ sloganları atarak, şirketin ÇED toplantısı yapmasına izin vermedi. Toplantı yapılamadı” tutanağının tutulması ile yetkililer bölgeden ayrılırken, yöre halkı büyük sevinç yaşadı.

 

“İŞİMİZE, AŞIMIZA TAŞ KOYDURMAYACAĞIZ”

Burada bir konuşma yapan Mersin Çevre ve Doğa Derneği Başkan Yardımcısı (MERÇED) Kenan Hoplar, “Yaşam hakkımız elimizden alınıyor. Biz iş, aş olsun peşinde koşuyoruz ama işimizi aşımızı elimizden hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. İşimize, aşımıza taş koydurmayacağız. Emeğimizi, hayatımızı, dağımızı, toprağımızı, suyumuzu, havamızı yok etmeyeceğiz. Çocuklarımızın geleceğini bitirmeyeceğiz. Sonuna kadar direneceğiz. Bu toprak, hava, su, dünya, tarih, kültür bizim, kimse bizim elimizden, kendi küçük çıkarı, parası, sermayesi için burayı alma şansına sahip değil.

 

“BAŞKALARINI PARALARI, PULLARI BİZİM HAYATIMIZDAN DAHA MI ÖNEMLİ?”

Burası Mersin’in Toroslar’a açılan en büyük kapısı, Mersinin dağ ile bağını kuran en büyük kapının kapanmasını ister misiniz? Yüzlerce yıldır burada geçimini sağlayan Çukurkeşlik, Kayrakkeşlik, Kerimler’in geçimini ortadan kaldırmak ister misiniz? İnsanların, keçilerin, ineklerin doğum yapmasına engel olur musunuz? Yıllar önce Yeniköy’de bunlar yaşandı. Kadınlar doğum yapamıyordu sarsıntıdan dolayı. Kayrakkeşlik, Kerimler’in, Çukurkeşlik Mahallelerinin sorunu değil bu konu, tüm Mersin’in sorudur. Mersin’in geleceğinin bitmesi demektir. Başkalarını paraları, pulları bizim hayatımızdan daha mı önemli? Dur diyeceğiz. Toplantı istemiyoruz. Hiç kimseyi dinlemiyoruz” dedi.

 

“KARŞIYIZ VE DİRENECEĞİZ”

Çukurkeşli Mahallesi Muhtarı Süleyman Kuş da, geçmişte çevre köylerde bu tür girişimlerle karşılaştıklarını ve kötü tecrübeler yaşadıklarını ifade ederek, “Taş ocağı hakkında bazı bilgilere sahibiz. Bizim köyümüz doğa koruma adına önemli bir çevreye sahip, Aynı zamanda dağ keçisi gibi önemli türlere ev sahipliği yapmaktayız. Öte yandan heyelan bölgesinde bulunmaktayız. Gelecekte torunlarımız bize hesap sorduğunda bu hesabı veremeyiz. Biz burada taş ocağı istemiyoruz çünkü iki gün sonra çöp olacağız. O yüzden gerekli mevkilerden destek bekliyoruz. Karşıyız ve direneceğiz bu toplantıları yaptırmayacağız” ifadelerini kullandı.

 

 

“BİZ ÜRETMEZSEK GİDİP DE 52 KATI MI KEMİRECEKLER?”

Çukurkeşli Çevre Koruma Derneği Başkanı Abdullah Şahin ise “Bizden size zarar gelmez, sizden bize zarar gelmediği sürece” diyerek, bu girişimleri yıllar önce de durdurduklarını, bundan sonra da durdurmak için mücadelede kararlı olduklarını aktardı. Şahin, “Bu rant, taş, mermer ocaklarını kurup bu kayayı yok etmenin alemi yok” diyen Şahin, “Tamam ihtiyaç vardır ama küresel ısınmadan dolayı derelerimiz kuruyor, balıklar ölüyor. Yüzde 10 mermer çıkartıp kalan yüzde 90’ı hafriyata verecekler. Kimi kandırıyorlar. Biz köylüyüz, ilkokul mezunuyuz, Yörüğüz ama siz değerli bürokratlar, biz üretmezsek gidip de 52 katı mı kemirecekler? 

Biz üretmezsek siz bitersiniz. Çukurkeşlik’te, Kayrakkeşlik’te, Uzunkaş’ta, İnsu’da üretim olmaz ise ne yiyeceğiz? Telefon mu yiyeceğiz? Teknolojiyi mi, apartmanı mı, arabayı mı yiyeceğiz? Bırakın, dağımıza, taşımıza dokunmayın. Biz istemiyoruz” diye konuştu.

 

“GEREKİRSE ÖLÜRÜZ TOPRAĞIMIZI SUYUMUZU VERMEYİZ”

78 yaşındaki Güzide Erkan ise “Dağlarımızı yıkacaklar. Yollarımızı bozacaklar. Sularımızı çamur edecekler. Çorumuzun çocuğumuzun rızkını elinden alacaklar. Biz çocuklarımızı okutuyoruz. Bahçemizden meyve alamazsak satamazsak nasıl çocuklarımızı okutacağız. Biz gerekirse ölürüz yerimizi yurdumuzu, suyumuzu toprağımızı vermeyiz. Gençlerimiz hep boş, toprağımızı alırlarsa biz biteriz” dedi.

 

“ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ KAYBOLACAK”

60 yaşındaki Ayşe Koçak da “Biz taş ocağı istemiyoruz. Çocuklarımızın geleceği kaybolacak. Çocuklarımız buraları yurt yapmaya çalışıyor. 2 tane torunum var onların geleceği ne olacak. Meyvemiz yetişmezse biz ne yapacağız. Sularımız kaybolacak” diye konuştu. 

 



   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA