YERLEŞİM YERİNE BİYOKÜTLE SANTRALİ! | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 

YERLEŞİM YERİNE BİYOKÜTLE SANTRALİ!


 

Biyokütle Santraline karşı hukuk mücadelesi yürütülen MERÇED ve ÇEKSEM, tesisin yapılmak istendiği alanın onaylı imar planlarında konut ve tarım alanına isabet ettiğine dikkat çekere, yetkilileri projeyi durdurmaya çağırdı.

HEDİYE EROĞLU

 

Mersin ili Çamlıyayla ilçesi, Sarıkavak Mahallesi 133 nolu parselde yapımı planlanan “Biyokütle Atık Yakma Enerji ve Sıvı Gübre Üretimi Tesisi”ne karşı çevreciler ile yöre halkının mücadelesi devam ediyor.

Toplam kurulu gücü 3,120MWm/2,940 MWm olacak tesisin bulunduğu parsel Çamlıyayla Belediyesinin 1/1000 ölçekli onaylı imar planında konut ve tarım alanına isabet etmesi, tesisin yapılmak istenmesi hukuksuz imar düzenlemesi tepkisine yol açtı.

Tesise karşı hukuk mücadelesi yürüten Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) ile Çevre Koruma Kültür Sanat Merkezi Derneği (ÇEKSAM), konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyerek, tesisin imar hukuku açısından uygun olmadığını açıkladı.

 

“TURİZM YAYLASININ ORTASINDA GÜNDE 100 TON TAVUK GÜBRESİ YAKILACAK”

MERÇED Başkanı Sabahat Aslan, kente yönelik saldırıların her geçen gün arttığını söyleyerek, son olarak Çamlıyayla’ya bağlı Sarıkavak Mahallesinde yapımı planlanan biyokütle santraline karşı mücadele verdiklerini söyledi.

Aslan, “Neden karşıyız? Çünkü turizm yaylasının ortasında günde yüz ton tavuk gübresi yakacak bir santral kurulma planı var. Ayrıca bu santralde o bölgeden çıkacak, tarımdan çıkacak sebze ve tarım atıklarını yakan ayrı bir ünitede olacak. Dolaysıyla o bölge yaşanmaz hale gelecek. Neden yaşanmaz hale gelecek? Günde yüz ton tavuk atığı yapan bir tesisin yayacağı kötü kokular, zehirli gazlar o bölgenin yaşanmaz hale gelmesine neden olacak su kullanımında çok yaygın olacak o bölgenin yer altı suyunu kullanacaklar. Zaten su kriziyle karşı karşıyayız dolaysıyla santral bölgemizi tarıma, yayla turizme ve insan sağlığına çok ciddi zararlar vereceği açıktır, bu nedenle biz Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) ve ÇEKSAN olmak üzere Mahalle halkı bölge halkıyla birlikte karşıtlığımızı bugün burada ifade ediyoruz” dedi.

 

“HASTA EDECEK”

 

ÇEKSAM Başkanı avukat Semra Kabasal, biokütle atık yakma enerji tesislerinin; bacadan çıkan zehirli gazları ve formaldehitleri, kentin havasına yaydığına dikkat çekerek, bu yayma neticesinde insanlarda solunum hastalıklarına yol açtığı gibi aynı zamanda çocuk sağlığı ve gelişimi üzerinde de olumsuz etkilileri olduğunu vurguladı. “Proje alanına 800 metre mesafe içerisinde kasap, manav, market gibi temel gıda ihtiyaçlarının bulunduğu dükkânlar ve yerli halk ile beraber yayla turizmi yapan kişilerin konutlan bulunmaktadır” diyen Kabasakal, “Günde 100 ton tavuk dışkısı ve altlığı yakılacak Biyokütle Yakma Tesisi, yukarıda belirtildiği üzere, kent havasında bulunan zehirli gazları ve formaldehitleri yayarak, mahalledeki insanlarda solunum hastalıklarına yol açacak, ayni zamanda çocuk sağlığı ve gelişimi üzerinde de olumsuz etkileri olacaktır.

 

YER ALTI SU KAYNAKLARI KULLANILACAK

Ayrıca tesisin yapılacağı yerin hemen yakınlarında orman alanı sayılan yerler olup, planlanan projenin gerçekleştireceği alanın hemen yakınında 70 metre mesafede devlet ormanı ve 100 metre yakınındaki parselde ceviz bahçesi ve zeytin ağaçları bulunmaktadır. Tesis yapılacak alana komşu parsellerde ekili tarım arazileri mevcut olup aktif tarımsal faaliyetler sürdürülmektedir. Bu tesiste kullanılacak suyun tankerlerle taşınacağı ve saatte yaklaşık 750 litre su kullanılacağı belirtilmektedir. Tesisin yapılması planlanan alanda yeraltı sularının olmadığından bahsedilse de, tam tersine yeraltı sularının bulunduğu ve bu suları kullanacakları hususunda kuşkularımız bulunmaktadır.

Proje alanına 800 metre mesafe içerisinde kasap, manav, market gibi temel gıda ihtiyaçlarının bulunduğu dükkanlar ve yerli halk ile beraber yayla turizmi yapan kişilerin konut alanı bulunmaktadır. Temel gıda ihtiyaç alanları ve yaşam alanlarına yakın olması nedeniyle gıda ürün alışverişi yapan ve orada yaşayan kişilerin sağlığı oldukça kötü etkilenerek, solunum yollarında hastalıkların oluşmasına sebebiyet vereceği aşikârdır.

 

KOMŞULARI TARIM ARAZİLERİ

Ayrıca tesis yapılacak alana komşu parsellerde ekili tarım arazileri mevcut olup aktif tarımsal faaliyetler sürdürülmektedir. Ayni şekilde güneyde bulunan komşu parseller de tarla niteliğinde olup tarımsal faaliyetler devam etmektedir. Tarımsal faaliyetlerin yanında aynı bölgede komşu parsellerde hayvancılık ve besicilik alanları bulunmaktadır. Bölgenin yayla turizmi olması sebebiyle tesisin yapılacağı alana yaklaşık 40 metre yakınlıkta restoran ve piknik alanları mevcuttur. Atıkların alınacağı işletmeler incelendiğinde işlet yer aldığı Giden Mahallesi, Belçınar, mahallesi, Sarıkoyak Mahallesi, Beylice Mahallesi, Topaklı Mahalleleri mevcut olup toplanan atıklarin tesise ulaşımı ve yakılması sırasında Çamlıyayla ilçe genelinde gerek nakliye güzergâhında ve gerekse tesisin işletilmesi sırasında aşırı pis koku problemi olacağından mahalle halkı olarak itiraz ediyor ve bu tesisin yapılmasını istemiyoruz. Tesisin yapılmaması hususundaki plana itiraz dilekçelerimizi Mersin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne, süresinde 07.06.2021 tarihinde verdik. Ancak henüz proje onaylanmadan 25.06.2021 tarihinde deneme faaliyetine geçen tesisten çıkan zehirli baca gazi, tüm mahalleyi dumana boğmuş ve kokudan mahallede durulamaz hale gelmiştir.

Kesinlikle bu Biyokütle Atık Yakma Enerji Santralinin Yapılmasını istemiyoruz. Bundan sonraki süreci gerek Tarsus Çevre Koruma Kültür ve Sanat Merkezi Derneği) gerek Mersin Çevre ve Doğa Derneği ve gerek Mahalle halkı ve muhtarları ile gerekse sivil toplum örgütleri ile birlikte takip edeceğiz ve bundan sonra da yasadan doğan haklarımızı kullanacağız. Basına ve kamuoyuna duyurulur” diye konuştu.

 

“METROPOLDEN KÖYE DÖNDÜK, HAYALLERİMİZ VAR”

Yöre sakinlerinden Metin Kaya da, bölge halkı olarak tesise karşı olduklarını belirterek, “Ben metropolden köyüme dönen biriyim. Benim gibi bölgede arkadaşlarımız var. Köyümüz, mahallemiz için hayallerimiz var. Mersin bizim gözde bir turizm ve yayla turizmi olan bir bölge Sarıkavak Mahallesi olarak bizde bu enerji tesisin buraya yapılmasını istemiyoruz. 12 yıldır buradayız gerekli tavrımızı ortaya koymaya geldik. Burada herkesin bu süreçte desteklerini bekliyoruz” dedi.

Yine yöre sakinlerinden İrfan Yılmaz da, “Çamlıyayla Sarıkavak Mahallesinden biri olarak köyümüze zarar veren tesis koruna virüsten daha tehlikelidir” yorumu yaptı.

 

“TESİSE DEĞİL, YERLEŞİM ALANINA YAPILMASINA KARŞIYIZ”

Bir başka yöre sakini Mukatter Güngör ise, “Sarıkavak’da doğmuş büyümüş 30 yıl devlete emek verdikten sonra tekrar köyüme dönmüş biriyim. Köyümde böyle bir tesisin yapılması, çocukluğumuzun geçtiği yerde hala tarım işlerinin devam ettiği bir yerde ve Çamlıyayla bölgesi yayla turizme açık bir yer olduğu için Çamlıyayla da aşağı yukarı tesis yapılacak bir yer kalmadı. Bizim bu mevki turizmin en bakir yerlerden biri ve Sarıkavağı Çamlıyayla bölgesinde yapılaşmayla merkez haline getirilecek bir bölge bu tesisin Sarıkavak Köyünün yayla turizmin biteceğini düşündüğümüz için bu tesise karşı durmaya geldik buraya bunun mücadelesini veriyoruz. Biz tesisin yapılmasına değil yerleşim alanına yapılmasına karşıyız” diye konuştu.



   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA