AYŞENUR ÖNAL
Karaduvar’a yapılması planlanan Polipropilen Tesisi için açılan davaların ardından Mersin 2. İdare Mahkemesi tarafından atanan bilirkişi heyetinin yapmış olduğu keşfin yetersiz olduğunu yerinde tespit eden; Mersin Barosu, Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi, Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) ile Büyükşehir Belediyesi’nden temsilci keşfe dair basın açıklaması düzenledi.
Polipropilen Tesisi Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna karşı Mersin 2. İdari Mahkemesi’nde görülen davalar üzerine atanan heyetin yaptığı keşfin rastgele bir ziyaretten öteye geçmediğini kaydeden Mersin Kent Konseyi Başkanı Faik Burakgazi, sahada tespit ettikleri eksiklikleri madde halinde açıkladı.
Burakgazi’nin açıkladığı tespitler şu şekilde;
“Bilirkişi hâkimi kararı gereğince; Bilirkişi heyetine davalı ve davacı tarafların teknik personeli alınmamıştır. Davacı konumunda olan Mersin Büyükşehir Belediyesi keşif incelemesine katılması için mahkeme heyetine yazılı olarak bildirdiği teknik ve idari personel heyete dâhil edilmemiştir. Buna karşın davalı konumda olan Cfs Petro Kimya A.Ş ‘nin avukatları, idari ve teknik personelleri heyete dâhil edilmişlerdir. Heyete dâhil edilen bu personeller keşif süreci boyunca bilirkişi heyetini yönlendirmiş ve müdahalede bulunmuşlardır.
“BU MEVSİMDE BİLE DERE YATAKLARI KURU”
ÇED raporunda üretim esnasında tesisin soğutulması için gerekli suyun Deliçay Deresinden ve yer altı sularından karşılanacağı belirtilmiştir. Bilirkişi inceleme esnasında Deliçay deresi ve çevresinin Hidrolojik Etüt potansiyelinin ve hali hazırda hidrolojik çalışmaların ortaya konulmadığı görülmüştür. Ayrıca, Deliçay deresinden yılda 9 milyon m3 su kullanımı öngörülmüştür. Deliçay’dan yeterli su alınamadığı takdirde ihtiyacın yer altı sularından karşılanacağı belirtilmiştir. Bilirkişi heyeti incelemesi esnasında bu mevsimde bile tüm dere yataklarının kuru olduğu Deliçay havzası ve dip sularına ulaşan sondaj kuyularında, hatırlatılmasına rağmen bir inceleme yapmayı gerekli görmemiştir.
Keşif esnasında davalı tarafı, DSİ tarafından su tahsisi kararının alınmadığı sadece sözlü öneriler ışığında kararlar verildiğini belirtilmiştir. Bu durum, Nihai ÇED raporunun ve verilen taahhütlerin bir dayanağının olmadığını göstermektedir.
ZEYTİNCİLİK YASASINA AYKIRI!
Davacılar polipropilen Tesislerinin zeytincilik yasasına aykırı olarak kurulmak istendiğini ısrarla belirtmiş ise de Bilirkişi heyeti bu iddiayı göz ardı ederek Karaduvar Mahallesi'nde bulunan zeytin ağaçlarının tesise olan mesafesinin belirlenmesi için bir inceleme veya tespit gerçekleştirmemiştir.
Proje alanı çevresinde bulunan Caretta Caretta’ların yaşam alanı olarak bilinen doğal sit alanı hatırlatmalara rağmen yerinde görülmemiş ve inceleme kapsamına alınmamıştır.
Mersin ili Akdeniz İlçesinde proje alanına yakın noktalarda yer alan çevresel açıdan mevcut kirletici olarak nitelendirilen aralarında ağır kimya sanayi tesislerinde yer aldığı endüstriyel tesislerin yerinde incelemesi yapılmamış ve bilirkişi tarafından çevresel etkilerin kümülatif açıdan değerlendirilmesi konusunda inceleme ve değerlendirme sağlanmamıştır.
YERLEŞİM YERLERİNE OLAN UZAKLIK ÖLÇÜLERİ YAPILMAMIŞ!
Yapılmak istenen Tesis alanının yerleşim yerlerine 60 metre mesafede olduğu ve bu durumun hazırlanacak keşif raporuna mutlaka geçirilmesinin istenmesine rağmen ölçümler yapılmamış ve konuya raporda yer verilmemiştir.
Planlanan projenin olası etkisinin belirlenmesi açısından bölgenin mevcut çevresel yük değerlerinin belirlenmesi yönünde çalışmalar yapılmamıştır.
Proje alanının hali hazırda var olan kent planları ile paralellik göstermediği, proje içeriği hazırlanırken sürdürülebilir planlama politikalarıyla hareket edilmediği ve bu nedenle temel şehircilik ilkelerine uyulmadığı davacılar tarafından ifade edilmiştir. Fakat bu konuda bilirkişi heyeti hiçbir inceleme ve tespit gerçekleştirmemiştir.
TARIM VE GIDA SEKTÖRÜNE OLAN ETKİSİ TESPİT EDİLMEDİ!
Planlanan projenin etkileyebileceği bölgenin ekonomik kaynakları arasında yer alan tarım ve gıda sektörlerine olan etkiler konusunda tespitler yapılmamış ve değerlendirilmemiştir. Bu da bölge adına önemli bir eksikliktir.
Bilirkişi Tesisin ağır kirlilik oluşturan sanayi alt yapısı ile Mersin Limanı’nın verimliliğini ve Serbest Bölge gelişimine olan etkileyebilme potansiyeli konularında inceleme gerçekleştirmemiştir.
İlgili projenin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ilan edilen Mersin Tarsus Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesine olan etkinin belirlenmesi için Turizm bölgesine gidilmemiş ve tesisin turizme olan etkisi konusunda keşif yapılmamıştır.
Tesisin Karaduvar Balıkçı Barınağının işlevini kısıtlayabilme ve Mersin merkezde balıkçılık potansiyeline zararlar verebilme olasılığını ortaya koyacak bir keşif gerçekleştirilmemiştir.
Bilirkişi heyeti Mersin’e doğu girişinde hâlihazırda var olan büyük trafik sorunları olmasına rağmen tesisin işletmeye geçmesi ile birlikte bu trafik sorunlarının daha da artacağı iddiasını araştırma gereğini bulmamıştır.
HALK SAĞLIĞINA OLABİLECEK ETKİLERİNİ DEĞERLENDİRİLMEDİ!
Bilirkişi keşif incelemesi esnasında Proje’nin olası etkileri arasında yer alabilecek kentleşme ve kentlileşme bağlamında sosyolojik dönüşüm, kent içi ve kent dışı göçe neden olabilecek varsayımlar üzerinde durulmamış ve tespitler gerçekleştirilmemiştir.
Bilirkişi keşif esnasında projenin halk sağlığına olabilecek etkilerini değerlendirme ihtiyacı hissetmemiştir.”
Talep ve tespitlerin mahkeme heyeti tarafından dikkate alınmadığını vurgulayan Burakgazi, “Bu hususlarda yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararın sağlıklı olmayacağı izlenimini edinmiş bulunmaktayız. Sayın mahkemenin belirtmiş olduğumuz itirazları dikkate alarak kamu oyuna mal olmuş ve kamuoyunun yakından takip ettiği bu davada vicdanları tatmin edecek hukuki bir karar vereceğine inanmak istiyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.