Haber Merkezi

Yenice Şehit Hüseyin Aytürk Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde görev yapan, Beden Eğitimi öğretmeni Deniz Güneş ve Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Ramazan Öztürk’ün başka okullara sürgün edilmesi konusunda açıklama yapan Eğitim-Sen Tarsus Şubesi Yürütme Kurulu, yapılan uygulamanın insanlık suçu olduğunu belirtti.

Olayla ilgili bir açıklama yapan yürütme kurulu, “Okula yeni görevlendirilen idarecilerin haksız uygulamaları okulda uzun yıllardır var olan huzur ortamını bozmuş; öğretmen, öğrenci ve Yenice halkını rahatsız edecek boyutlara varmıştır. Bu konuyla ilgili gerek öğretmenlerin gerekse sendikamızın Tarsus İlçe Milli Eğitim Müdürü ile yaptığı görüşmede okulda yaşanılan sorunlar kendilerine aktarılmıştır. Buna rağmen okulda sadece üyelerimize dönük soruşturmalar açılmış Deniz Güneş’ e 4, Ramazan Öztürk’ e ise 3 soruşturma açılmış bununla birlikte her iki üyemize okul değiştirme cezası yoluyla sürgün kararı verilmiştir” dendi.

“SORUŞTURMA SOMUT DELİLE DAYANMIYOR”

Yürütme kurulu açıklamayı şu şekilde sürdürdü;

“Okul müdürünün yönlendirmesi, soruşturmayı yürüten muhakkiklerin maddi gerçeği ortaya çıkarmak yerine hukuk dışı yapay soruşturmalarla, ceza verme işlemine dayanak yaratma çabası içerisinde oldukları görülmüştür.

Açılan soruşturmalar hiçbir maddi somut delile dayanmamaktadır. Suç unsuru eylemlerin nerede ve ne zaman işlendiği belirtilmemekte, isnad edilen suçlar ile ilgili 657 sayılı yasanın uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarının 1 ay içerisinde disiplin soruşturmasına tabi tutulması gerekirken sonradan yasa dışına çıkılarak gerçeğe aykırı tutanaklarla bir soruşturma süreci yürütülmüştür. 

Açılan her soruşturma için ayrı ayrı cezalar verilmiştir.  Bu cezalara yaptığımız itiraz İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunca kabul edilmiş, buna rağmen pandemi sürecinde sürgün cezası verilerek arkadaşlarımız aileleriyle birlikte cezalandırılma yoluna gidilmiştir.

Sürgün bir insanlık suçudur; Eğitim Sen olarak üyelerimize yönelik her türlü mobbing, soruşturma ve sürgünlerin durdurulması için, çocuklarımızın ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için tüm gücümüzle örgütsel ve hukuksal mücadelemizi sürdüreceğimiz bilinmelidir.”