Haber Merkezi
CHP Mersin Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Cengiz Gökçel, Kaleköy ve Çiftlikköy sınırlarındaki 260 dekar hazineye ait tarım arazisinin betonlaştırılmak üzere TOKİ'ye tahsis edilmesini Meclis kürsüsünden eleştirdi. TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada Üseli köyünde doğan bir çiftçi olduğunu ifade eden Gökçel, çocukluğunda çiftçinin cefa çekse de kazançlı olduğunu, köylünün çocuklarına gelecek kurabildiğini, üretim yaptığı hazine arazilerinin ellerinden alınmadığını söyledi.
“RANTA KURBAN ETTİK”
Hükümetin tarımsal üretimde kullanılan arazileri rantiyecilere peşkeş çektiğini söyleyen Gökçel, “Bugün ise vatandaşın her biri ayrı dertli, bir dokunup bin ah işitiyoruz. On sekiz yılda iktidar köylüyü dert yükü altında ezdi, hayatından bezdirdi.” Hafta başında Kaleköy ve Çiftlikköy’ü ziyaret ettiğini söyleyen CHP’li Gökçel, “Kaleköylü, Çiftlikköylü hemşerilerim atalarından, dedelerinden kalan arazilerde üretim yapıyorlar. Arazileri sulamak için bin bir emek çektiler, sulama birliği kurdular. 24 bin dekar araziyi sulamaya başladılar. İçinde kendi arazileri de vardı, ecrimisil ödedikleri hazine arazileri de vardı. Ama ne oldu? Güzelim tarım arazilerini ranta kurban ettik; her yer beton oldu, beton toprağı yedi, zehirledi, bitirdi. 24 bin dekar araziden kala kala 9 bin dekar kaldı, 5 bin dekarı Kaleköy'e ait. Kale düşerse bu bölgede tarım diye bir şey kalmayacak.” ifadelerini kullandı.
“MERSİN’E İHANET ETMEYİN”
Kaleköy ve Çiftlikköy sakinlerinin ecrimisil ödeyerek yüz yıldır üretim yaptıkları hazine arazilerinin TOKİ marifetiyle imara açılarak yandaşlara ve rantiyecilere tahsis edileceğini söyleyen CHP Mersin Milletvekili, “(burada) insan sağlığına en faydalı şey olan limon üretiyor, zeytin ve şeftali üretiyor. Bu arazinin bir yüzü Akdeniz'i görüyor, diğer tarafı heybetli Toroslara bakıyor. Beton meraklılarının ağzını sulandırıyor bu arazi, rantiyecilerin iştahını kabartıyor… Bu devirde yeni beton yığınlarına mı; tarım ürünlerinin üretildiği, vatandaşın nefes alabileceği alanlara mı ihtiyaç var? Siz, tutup, yüz yıldır limon, zeytin, şeftali yetişirken köylünün arazisini alıp beton yığınına çevirmeye çalışıyorsunuz. Yenişehir'e, Mezitli'ye ihanet etmeyin; Mersin'e ihanet etmeyin.” şeklinde konuştu.
“ARAZİLER KÖYLÜYE TAHSİS EDİLMELİ”
Kaleköy ve Çiftlikköy’deki hazine arazilerinin hukukun etrafından dolaşarak yandaşlara altın tepside sunulmasını eleştiren CHP’li Cengiz Gökçel iktidar vekillerine, “İşinize gelince "hukuk", işinize gelince "Allah korkusu" diyorsunuz. Hazine arazisini Kaleköylü, Çiftlikköylü hemşehrilerimin elinden alanın Allah korkusu var mıdır?” şeklinde soru yöneltti. Hazine arazileri üzerindeki asıl hak sahibinin Kaleköy ve Çiftlikköy sakinleri olduğunu vurgulayan CHP’li Vekil, “Bizim köy yerinde bir deyim var "kadim hakkı" diye. Buradaki hazine arazileri atalarından miras olarak kalmış, tarımsal üretimde kullanmışlar; cefa çekmiş, sulamışlar; ülke ekonomisine katkıda bulunmuşlar, çoluğunun çocuğunun geçimini sağlamışlar. Bu araziler bu köylülerin hakkı; Kaleköylülerin, Çiftlikköylülerin hakkı bu. 260 dekar arazinin tahsislerinin derhâl yapılıp tapularının köylüye verilmesi gerekiyor. Biz, üretelim diyoruz, çiftçi köylü para kazansın, mutlu olsun diyoruz.” dedi.