Haber Merkezi
Mersin Tabip Odası, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) ve Çukurova Göç Derneği ortak bir basın açıklaması düzenledi.
Ülkede ve Mersin’de Covid-19 pandemisinin belirsizliğinin devam ettiğini söyleyen Mersin Tabip Odası Şube Başkanı Mehmet Antmen, “Bir yandan Sağlık Bakanlığının ‘pik değerini gördük ve vakalar azalmaya başladı’ beyanlarına paralel gevşetilen önlemler, diğer yandan TTB, SES ve diğer sağlık örgütlerinin şeffaflık ve siyasi kararlara yönelik eleştirileri sürüyor ve ne yazık ki bu tartışma sırasında gözümüzden kaçan bazı önlemler alınamadan koronavirüs yayılmasını sürdürüyor. Bugüne değin Sağlık Bakanlığının özellikle pandemi sürecinde aldığı kararları, yaptığı uygulamaları alabildiğine eleştirdik ve doğru bildiğimiz şeyleri önermekten de geri durmadık. Ancak bu önerilerimizin ne denli dikkate alındığı tam bir muamma” dedi.
Vakalar konusunda önerilerini dile getirmeye devam ettiklerini vurgulayan Antmen, “Sürecin başından bu yana tüm vakaların özel bilgileri dışında epidemiyolojik özelliklerinin açıklanması, önlemlerin bu şeffaf kriterler üzerinden alınması, mahalle, semt, ilçe ya da illere göre farklı uygulamaların belirlenmesini istedik ama sesimizi duyuramadık. Bugün yine pandemiye yönelik olan ve bugüne değin görmezlikten gelinen bir konuya açıklık getirmek ve bir an önce çözüm üretilmesini sağlamak için bu açıklamayı sizlerle paylaşıyoruz” dedi.
Mülteciler konusunda bir açıklama yapan Antmen, şunları söyledi;
“Herkesin bildiği gibi gerek pandemiden önce ve gerekse de pandemi süresince çöplerimizin işe yarar ya da dönüştürülebilecek olanlarını toplama ile yaşamını idame ettiren, ekonomik ve sosyal açıdan ciddi sıkıntı içerisinde olan ve çoğu mülteci bir topluluk yaşıyor şehrimizde.
Bin 200 civarında olduğunu tahmin ettiğimiz ve bu iş dışında hiçbir geçim kaynağı olmayan bu aileler pandemi süresince de bu işi yaptılar ve hâlâ da yapmayı sürdürüyorlar. Ancak hepimizin bildiği bir başka gerçek daha var ki, aslında tıbbi atık olarak kabul edilmesi gereken ancak çeşitli imkansızlıklar nedeniyle çöp kutularına atılan maske, eldiven gibi koruyucu donanımlar etrafa koronavirüsün yayılmasının en önemli araçları. Ve bizim yukarıda bahsetmeye çalıştığımız atık toplayan insanlarımız ne yazık ki bu yayılmanın araçlarından biridir. Bu kişilerin yaşam koşulları, beslenme ve barınma şartları da bulaşmayı kolaylaştıran faktörlerdir ne yazık ki.
Covid-19’lu vaka sayılarının azaldığının açıklandığı bugünlerde, önümüzdeki günlerde çok daha ciddi ikinci bir dalganın gelmesini istemiyorsak bugüne kadar uygulanan koruyucu önlemlerin yanı sıra çoğunluğu mülteci olan ve bu iş dışında hiçbir gelir kaynağı olmayan insanların bu durumlarına bir çözüm bulmak zorundayız.
Bu çözümün merkezi hükümetin yanı sıra yerel yönetimlerin de alacağı önlemlerle mümkün olacağını düşünüyoruz ve biz bu açıklamayı yapan üç demokratik kitle örgütü olarak bu konuda görüşmeler yapmaya hazır olduğumuzu, bu sorun çözülmez ise pandeminin ikinci dalgasının çok daha ağır geçeceğinin herkes tarafından bilinmesi gerektiğini kamuoyu ile paylaşma ihtiyacı hissediyoruz.
Umuyoruz ve diliyoruz ki yetkililer bu konuda bir an önce gereken önlemleri alacaklar ve diğer illere göre çok daha iyi giden pandemi sürecinin önümüzdeki günlerde kâbusa dönmesini önleyeceklerdir.”