Haber Merkezi
Türkiye’nin en köklü kulüplerinden biri olan ve daha iki sezon öncesine kadar Süper Lig’de mücadele eden, bugün ise 2 lig birden düşerek gelecek sezon Bölgesel Amatör Lig’de etmesi beklenen Mersin İdman Yurdu’nun nasıl çöküşe sürüklendiği, Mersin İdman Yurdu tribün lideri Aydın Demirci’nin yaptığı açıklama ile gün yüzüne çıktı. Kulübün yakın geçmişi ve geleceği ile ilgili sosyal medyadan önemli açıklamalarda bulunan Demirci, geçmişte görev alan bazı yöneticilerin görevi kötüye kullanarak kendilerine menfaat sağladıklarını ileri sürdü.
“MİY YÖNETİCİLİĞİ İLE PETROL İSTASYONU SAHİBİ OLDU”
“Bu takım bu durumdaysa bunun nedenleri farklıdır. İş adamlarına kızmanıza sitem etmenize hiç gerek yok. İş adamları yıllarca Mersin İdman Yurdu’na destek verdiler” diyen Demirci, iş insanları destek verse de gelen yardımların futbolculara, SSK’ya, kulüp çalışanlarına, lokanta, esnaf, otel masrafları veya kamp masraflarına gitmeden ‘yöneticiyim’ diyen harami insanların eline geçtiğini savundu. Yöneticilerin paraları kendi işlerinde kullandığını ileri süren Aydın Demirci, “Yönetimde değişik zamanlarda görev alan ve Opet'te, S-Oilde ve Balpet'te müdürlük yapan aynı zamanda Mersin İdman Yurdu’nda da yöneticilik yapan bir kişinin şimdi petrol istasyonları var. Müdürlük yaparak çok sayıda petrol istasyon sahibi olunmaz. Yıllarca futbolcu transferlerinde futbolcularla, menajerlerle bir oldular ve kasayı boşalttılar. Üç tane kiralık benzin istasyonu olan biri ise, futbolcu transferlerinde değeri düşük futbolculara dünya para vermiş gibi gösterip paraları kendisi aldı. Konya’da kadroya bile giremeyen sakat Robak’ı alıp Erdal Kılıçaslan’ı Konya'ya veren üstüne Konya'ya para ödeyen bir kişi ise karşılığında Konya’da petrol istasyonu ruhsatları aldı. Bu kişi daha sonra dolum tesisi kurdu. Mersin Süper Lig’de iken hemen hemen tüm canlı yayın maçlarında kendi firmasının ismini vererek reklam yaptı” dedi.
“TRANSFERLERDEN KOMİSYONLAR ALINDI”
Ali Kahramanlı döneminde kulüpten aylık 3 bin TL maaş alan bir kişinin ise bazı transferlerden komisyon aldığını iddia eden Aydın Demirci, “Dönemin kaleci hocasıyla tribünden sökülen koltukları demirleri hurdaları alıp sattılar. Dönemin hocasıyla stadyuma, Macit Özcan Tesislerine çim tohumu ekimi-bakımı adı altında kendi hesaplarına çok para aktardılar” dedi.
“TARAFTAR MAĞDUR EDİLDİ”
Öte yandan taraftara ücretsiz temini ile ilgili Ali Kahramanlı döneminde mağdur edildiklerini de dile getiren Aydın Demirci, “Ali Kahramanlı’nın yanına giderek, ‘Takıma destek için bundan sonra kimseye beleş bilet vermeyin. Bizler takıma hem tribünde hem de maddi açıdan destek vereceğiz’ dedik. Kombine çıkartılmasını istedik. Sponsorlar bulduk ve 96 bin TL toplayarak kulübe verdik. Lig başladı para verildi ama kombinelerg emledi. ‘İdare edin, bu hafta sistemde hata var’ dediler. Bize o hafta 1300 bilet verdiler. Daha sonra da bu durum böyle devam etti. Sonunda patladık. Tartışmalar sonuç vermeyince lig bitene kadar bilet alarak stada girdik. Biletlerde bedelsiz yazıyordu. Bu işin başındaki yönetici daha sonra sürücü kursu açtı.
Bir başka yönetici ise muhasebecilik yapıyordu. Her şey bu kişinin elindeydi. Kulübe canlı yayınlardan, iddiadan, reklam gelirlerinden, sponsorlardan, belediyeden gelen para, gelire göre masraf çıkartılarak, kasaya girmeden yöneticiler arasında bölüşüldü. Mahmut Arslan takıma karşılıksız 600 bin TL para verdi ve ‘forma göğüs reklamı senin’ dediler. Arslan istemedi ama zorla verdiler. Ancak göğüs reklamının Arbella olması lazımken o kişinin firmasının ismi yazıldı ve Mahmut Arslan’ı kaybettik. Desteğini çekti.
Takıma destek veren iş adamları küstürüldüler. ‘Biz para desteği verelim yönetici denen kişiler bizim paramızla hava atsın, paramızla para sahibi olsun, reklamlarını yapsın. Futbolcuya kulüp çalışanlarına ödeme yapılmasın. Esnafa borç ödenmesin. Neden yardımcı olalım’ dediler. Şimdi burada iş adamları mı suçlu, yönetici başkanlar mı?” diye konuştu.
“KAHRAMANLI’NIN YAKINLARI SODA FATURASINI BİLE KULÜBE KESTİ”
Başkanların da ciddi hataları olduğunu aktaran Demirci, “Ali Kahramanlı, Mersin İdman Yurdu patentini iyi kullandı. Milyarlık reklamlarını yıllarca bedava yaptı. Tek eksiği ayağını kaydıran yöneticilere güvenmek oldu. Yöneticilerin hatalarını söyledik, ‘Yok yapmazlar’ dedi. Ali Kahramanlı döneminde yöneticilerin yakınlarının deplasmana giderken uçak otel yemek masrafları içtikleri soda parası dahi kulübe fatura edildi.
“TARAFTAR BİRBİRİNE DÜŞÜRÜLDÜ”
Bazı yöneticiler ise taraftarları birbirine düşürdü. Bunun nedeni ise taraftarların açıklarını yüzlerine vurmaları ve haksızlığı kabullenmiyor olmalarıydı. Bizde bunu sürdürerek gerek basında gerek statlarda tepkimizi gösterdik. Hüseyin Çalışkan’ın cebinden çok az para çıkmıştır. Takıma ama tek başına tüm yöneticileri çalışanları kontrol ediyordu. Çalışkan döneminde futbolcu ve çalışanlar dışında kimse deplasmana giderken kulüpten yararlanamıyordu. Ali Kahramanlı çok para harcamıştır, zaman ayırmıştır. Ancak yanındaki yöneticiler kulübü soymuştur, talan etmiştir. Bu kulübe karşılıksız destek veren iş adamları Mahmut Arslan, Senan İdin, Beşir Acar, Ahmet Serttaş, Fikret Öztürk, Ferit Aydemir’dir. Unutmuş olabileceğim belki 3 ya da 4 kişiyi geçmez iş adamı vardır” dedi.