Barış Çoban
Sol Parti Mersin İl Örgütü ve Halkevleri'nin çağrısıyla toplanan emek ve demokrasi güçleri, AKP'ye ve Kızılay’a tepki göstermek için Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması yapmak istedi. Yapılmak istenen basın açıklamasına emniyet güçleri ‘Valilik kararı var. Açık alanda basın açıklaması yapmak yasak’ diyerek engel oldu. Özgür Çocuk Parkını kuşatan ve kimseyi parka almayan polis ile emek ve demokrasi güçleri arasında uzun süreli bir tartışma yaşandı. Emek ve demokrasi güçleri, emniyet güçlerine, ‘Yaptığınız suç. Bunu kabul etmiyoruz’ diyerek tepki gösterdi. Sonrasında valiliğin sitesine bakan emek ve demokrasi güçleri, sitede yasağa dair her hangi bir şey görmeyince, emniyet güçlerine tepki gösterdi ve tekrardan emniyetin suç işlediğini ifade etti. Bunun üzerine emniyet güçleri alelacele bir metin getirip, emek ve demokrasi güçlerine gösterdi ve valiliğin yasağı olduğunu söyleyip okudular. Bunun üzerine emek ve demokrasi güçleri tekrardan emniyet güçlerine tepki göstererek, ‘Bize özel yasak getirdiniz’ dedi.
DEVLETİ ASIL İŞİNİ YAPMAYA DAVET EDİYORUM
Alanda bulunan Sol Parti Mersin İl Başkanı Çağdaş Oğul Arı, Halkevleri GYK üyesi Çiğdem Serin ve CHP Mersin Milletvekili aday adayı Avukat Bilgin Yeşilboğaz ile verilen yasak kararı hakkında konuştuk.
Memlekette hukuk kurallarının nasıl işlediğini bildiklerini söyleyen Sol Parti Mersin İl Başkanı Çağdaş Oğul Arı, “Depremde hiçbir şeye yetişmeyen devlet, on dakika içerisinde memlekette ne kadar devrimci, yurtsever, demokrat varsa bu şekilde toplayarak yıldırabileceklerini düşünüyorlar. Madem devlet bu kadar güçlü ve hızlıydı deprem bölgelerinde insanlar neden soğuktan ve açıktan öldü? Devleti asıl işine, görevini yapmaya davet ediyorum” dedi.
HALK ENKAZ ALTINDAYKEN NEREDEYDİLER?
Halkevleri GYK üyesi Çiğdem Serin de depremin başından beri olmayan devletin, bugün karşılarına şiddet araçlarıyla çıktığını ifade etti. Emniyet güçlerinin iki gün önce Kadıköy’de 160 kişiyi gözaltına aldığını belirten Serin, “Kızılay’a yürüyen TİP üyeleri de aynı gün gözaltına alındı. Dünde hem Halkevleri üyelerine hem de Sol Parti üyelerine yönelik benzer saldırılar görmüş olduk. Sol Partililer evlerinden gözaltına alındılar. Halkevleri üyeleri ise ifadeye çağırıldı ve ‘ifadeye gelmezseniz evlerinizden alırız’ denildi. Bazı arkadaşlarımız dün evlerinden alındı ve sabaha kadar emniyette tutuldular. Bizler soruyoruz; Deprem olduğu anda enkaz altına insanlar yardım beklerken nerelerdeydiler? Aslında bu iktidar bize şunu söylüyor: Devletin yapması gereken her şeyi yapın ancak bizi eleştirmeyin yoksa sizin karşınıza şiddetle çıkarız. Bizler tırnaklarıyla enkazları kazıp, insanları çıkarmaya çalışanlarız. Bizler günlerce deprem bölgelerine yardım dağıtan insanlarız. Aşevleri kuranlarız. İnsanlar günlerce köylerde aç beklerken neredeydiniz? Hala deprem bölgelerinde düzgün bir koordinasyon yok. Düşünün 20 gün geçmiş deprem bölgelerinde hala tuvalet sorunu var. İktidar henüz bunu bile çözebilmiş değil. Daha tuvalet sorununu çözemeyenler şimdi karşımıza geçmiş ‘bize hesap soramazsınız’ diyorlar. Bizleri susturamayacaklar. Asla susmayacağız Bu enkazın sorumlularından hesap soracağız” dedi.
Ayrıca dün yapılmayan bir eylemden ötürü Halkevleri üyelerinin ifadeye çağırıldığını ve emniyet güçlerinin Halkevleri dövizlerinin, halkı kin ve nefrete teşvik ettiğini iddia ettikleri söyleyen Serin, “Devlet, halkı kin ve nefrete teşvik eden birilerini arıyorsa, deprem bölgelerine baksın. Halka mülteci ve göçmen düşmanlığını örgütlemeye çalışanlara baksın” diye belirtti.
HALK HER ŞEYİN FARKINDA
CHP Mersin Milletvekili aday adayı Avukat Bilgin Yeşilboğaz, 6 Şubatta meydana gelen depremle birlikte sadece halkın değil aynı zamanda ülkenin sisteminin de enkaz altında kaldığını söyledi.
İnsanların inisiyatif alarak daha fazla can ve mal kaybı yaşanmasın diye canla başla mücadele ettiğini ve aksaklıkları her daim dile getirdiklerini ifade eden Yeşilboğaz, “Hata ve eksiklikler o kadar fazlaydı ki, hükümet en son eksikliklerin olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Cumhurbaşkanı dahi helallik istedi. Anayasal bir kuruluş olan Sol Parti ve Halkevleri bu aksaklılıkları, yapılan hataları vatandaşlara anlatmak üzere bir basın açıklaması yapmak istediler. Destek vermeye geldik ancak maalesef ki güvenlik güçlerinin hoş olmayan karşılamasıyla karşı karşıya kaldık. Emniyet güçleri, valiliğin 15 gün boyunca her türlü etkinliği yasaklama kararı olduğunu ve bu basın açıklamasını yaptıramayacaklarını söylediler. Basın açıklaması yapılacak saat itibariyle, her hangi bir karar olmadığını, elinizde bir karar varsa gösterin ona göre bizde bir karşı görüş beyan edelim dedik. Ama her hangi bir karar getiremediler. Bu nedenle yapılan işlemin Anayasal özgürlüklerin yasaklanması, engellenmesi amacıyla geldiğini ve bunun bir suç olduğunu, şu saat itibariyle basın açıklaması yasağı kararı olmaması nedeniyle bu basın açıklamasının yapılabileceğini söyledik. Ancak güvenlik güçleri, müdahale edeceklerini söylediler. Burada açıkça bir suç işlendi. Bu durum devletin kurumların ne kadar laçka olduğunu, ne kadar kötü yönetildiğini ne kadar gayriciddi işler yaptığını hep birlikte gördük. Bugün bu basın açıklamasının engellenmesi, bu sistemin kokuşmuş olduğu, çürümüş olduğu anlamına geliyor. Net söylüyorum bu halkı artık susturamayacaklar. Halk her şeyin farkında, artık halkı susturamayacaklar” diye belirtti.
Tartışma biraz daha devam ettikten sonra, emek ve demokrasi güçlerinin parktan sloganlar eşliğinde ayrılmasıyla son buldu.
VALİLİK YASAĞI
Mersin Valiliğinin sitesinde yayınladığı yasak kararı şu şekilde: “Sosyal medya hesapları üzerinden 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na aykırı olarak; 06.02.2023 Pazartesi günü saat 04.17’ de Kahramanmaraş İli Pazarcık İlçesinde meydana gelen deprem felaketi ile ilgili olarak toplantı, yürüyüş, basın açıklaması, oturma eylemi, stant açma, çadır kurma, bildiri dağıtma, protesto eylemi vb. eylem/etkinliklere çağrıların yapıldığına dair bilgiler elde edilmiştir.
Yapılan araştırma ve elde edilen bilgiler doğrultusunda, sosyal medya üzerinde yer alan paylaşımlar göz önüne alındığında, yapılacak etkinliğin açık alanlarda yapılması halinde toplumda infial uyandıracak, milli, vicdani ve insani değerlere dokunacak, toplumsal iç barışı tehdit edebileceğinden ve etkinlikleri gerçekleştirecek grup/şahıslar ile vatandaşlarımız arasında sözlü ve fiziksel provokatif amaçlı olayların olabileceği dikkate alındığında, kamu düzeninin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunmasının tehlikeye düşebileceği değerlendirilmektedir. Valilik Makamının uygun göreceği etkinlikler ile kamu kurum ve kuruluşlarının düzenleyeceği, resmi bayram, resmi anma günleri, resmi tören ve kutlamalar ile bu kurumların gelenek ve göreneklere göre yapacakları programlar, spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan etkinlik ve toplantılar hariç olmak üzere, açık alanlarda tüm toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, açık veya kapalı yer toplantısı ile protesto eylemi, miting, çadır kurma, oturma eylemi, stant açma, açlık grevi, anma töreni, afiş, pankart ve poster asma, el ilanı ve bildiri dağıtma, imza kampanyası, meşale yakma ve taşıma, konferans, panel, seminer, sinevizyon gösterisi vb. her türlü eylem/etkinlikler il ve ilçe mülki sınırlarımız içerisinde (Jandarma bölgesi dahil) 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/ A ve 11/C maddeleri ve ayrıca 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 7.-17.-19. maddeleri hükmü gereğince 28.02.2023 günü saat 00:01’den 14.03.2023 günü saat 23:59’a kadar (15) gün süreyle yasaklanmıştır.”