HEDİYE EROĞLU

Tarsus Belediyesi Aralık ayı olağan meclis toplantısı, Belediye Meclis Salonunda gerçekleştirildi. Mecliste müftülüğün camilerle ilgili devir istemesine ilişkin tartışma yaşandı.

AKP Grup Başkanvekili Abdurrahman Altınsucu, Tarsus Belediyesi’nce yapılan camilerle ilgili müftülüğün yönetim, idare devri istendiğini ve bir protokol gönderdiğini ancak devrin yapılmadığını söyledi.

CHP’li Ali Dinsever ise devir ile ilgili bir sözleşme gelmediğini direk devrin istendiğini söyleyerek, “Müftülüğün kamuoyunda meramını aşan sözler kullandık diye özür bekliyordum ama gelmedi. Kutsallarımızın üzerine bir leke gibi yorumlanmasını istemiyorum. Asla protokol teklifi gelmedi” dedi.

Altınsucu ise idari devir istediğini ancak protokolün örneğini kendisinin gördüğünü söyleyerek ısrar ederken, “Madem iyi niyetlisiniz iki devir ile ilgili problem yoktu ama onları da devretmediniz, neden” dedi.

Dinsever ise “Burada kendinizi müftülüğün temsilcisi yerine koymayın, yanlış yapıyorsunuz. İlgili idare bize yazı yazsaydı biz cevap verirdik” dedi.

Başkan Bozdoğan ise bu tür şeylere alışkın olduğunu söyleyerek, kendisinin açıklama yapacağını söyledi.

“BELEDİYE ŞİRKETLERİNİN MALİ YÖNDEN HALİ İÇLER ACISI”

AKP’li Abdurrahman Altınsucu ayrıca 3 aydır belediye şirketleri ile ilgili meclis ve kamuoyunun bilgilendirilmesi için talepte bulunduklarını ancak taleplerinin karşılık bulmadığını söyleyerek, “Bu konuyla ilgili 6 ayda bir meclis ve kamuoyu şirketlerle ilgili bilgilendirir diye kararımız var. Bu sebeple belediye şirketleri ile ilgili meclisi ve kamuoyunu bilgilendirmek istiyorum” dedi.

Başkan Bozdoğan ise adliyeye yansımış konuyla ilgili önceki gün MHP ve AKP’li meclis üyelerine detayları anlatarak bilgilendirdiğini söyleyerek, “Mülkiye başmüfettişlerinin geldiği ikonuyla ilgili lütfen biraz hassas olun. Bir şirketin ticari itibarını bu hale getiremezsiniz” dedi.

Altınsucu ise belediye iştiraklerinin kamu niteliğinde olduğunu ve hesap verme yükümlülüğü olduğun anımsatarak, “Belediye başkanı olduğunuz günden bugüne kadar TESKi ve İmar şirketinden 60 milyonun üzerinde taşınır ve taşınmazın satışı yapıldı. Şuan itibariyle iki şirketin 45 milyon tutarında borcu var. İmar Ltd Şti’nin borçları nedeniyle iki taşınmazının üzerine ipotek konulmuş durumda. Yine sizin belediye başkanlığınızda şirketlerin toplam 50 milyonun üzerinde zararı mevcut. Yani kısaca belediye şirketlerinin mali yönden hali içler acısı.

Ayrıca İsmetpaşa’daki kentsel dönüşüm ile ilgili bir çok konuşma yapıldı ama son yapılan toplantıda şöyle bir tablo ile karşılaştık. Normalde yüklenici firma ile TESKİ arasında yapılmış bir hizmet sözleşmesi var. Bu sözleşmede ‘… yüklenici firmanın sahibi olan Z kişisine yapılan ödemeler TESKİ’ye yapılmış olarak kabul edilir’ deniliyor” dedi.

Başkan Bozdoğan evraka kimin imza attığını sorarak, “Kimlerin yaptığını da söyleyin” dedi.

Altınsucu ise “Bu sözleşme ile belediye resmin 3. kişilere teslim edilmiştir. Bu 3. kişilerin belediye şirketi üzerinden haksız kazanç elde ettiği ortaya çıkmıştır. Yine bazı sözleşmelerde 15-20 metrekareler karşılığında daire ve işyeri sözleşmeleri yapıldığını gördük. Burada da gördük ki belediye şirketi haksız kazançlara konul edilmiştir. Belediye şirketlerinin içinde bulunduğu bu mali tabloyu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz” dedi.

BOZDOĞAN’DAN 1 KURUŞLUK DAVA

Başkan Bozdoğan ise, “Yine yalanlarınız devam etti” diyerek, yalanlar nedeniyle AKP’li Abdurrahman Altınsucu’ya açtığı 5 kuruluşluk davanın halen devam ettiğini hatırlattı. “Şimdi bir kuruşluk bir dava daha açacağım. Çünkü bu iş artık farklı yerler gidiyor” dedi.

“ANKARA ÖKSÜRÜYOR, TARSUS MECLİSİ NEZLE OLUYOR”

CHP’li Ali Dinsever ise yerel meclislerde artık genel seçimin startının verilmiş olmasından dolayı herkesin kendi seçmen kitlesine mesaj verme kaygısıyla, yalanı doğruyu, spekülasyonu iç içe karıştırdığını söyledi. “Bu durum yerel meclisler için hoş değil” diyen Dinsever, “Ama Ankara öksürüyor, Tarsus meclisi nezle oluyor. Bundan çıkıp, Tarsuslu ruhu,. Tarsus İttifakı ruhu bu mecliste yakalamıştık ama maalesef seçim havası bunu bozuyor. O tarafa doğru gidiyor. Parti ayrımı yapmaksızın söylüyorum. Bunu aidat olduğum tüm partiler ve görüşler için geçerli. Biraz daha hassasiyet göstermek gerekiyor. Siyaset yapmak kamuoyuna hizmet adına iyi bir şey ama klasik politikayı kendi taraftarlarımızı aklayacağız diye hareket etmek de doğru değil. Siyasetin biraz daha nitelikli yapılması gerektiğine inananlardanım. Aslında yüksek, ilkeli siyaset yapıldığı zaman bu halka hizmet etmekten başka bir şey olmadığını düşünenlerdenim. Kutsallarımızı asla siyasi görüşlerimiz için kullanmalıyız” dedi.