OHAL kapsamında yayınlanan KHK’larla görevinden ihraç edilen eğitimciler sorunlarını ve taleplerini milletvekilleri Alpay Antmen ve Rıdvan Turan’a anlattı. Eğitimcileri dinleyen vekiller, notlarını mecliste gündeme getirecek.
SONER AYDIN
“Sivil Ölüler Konuşuyor: Vekilim Sesim Olsun Çalıştayı” Mersin Tabip Odası Konferans Salonunda gerçekleşti. CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen ile HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan’ın katıldığı çalıştayda, OHAL dönemi içerisinde çıkarılan KHK’lar ile kamu görevinden çıkarılan ve kamuoyunda “ihraç” olarak adlandırılan eğitimciler yaşadıkları hak ihlallerini milletvekillerine aktardı. İki yılı aşkın bir süredir, adalete erişim, kendini savunma, çalışma, eğitim, sağlık, barınma gibi neredeyse tüm temel haklarından yoksun kalan eğitimciler, “Yaşayan ölü” haline geldiklerini söyledi.
“BU GÜNLER GEÇECEK, HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ”
Çalıştayda eğitimcilerden önce kısa bir konuşma yapan CHP’li vekil Antmen, FETÖ’ye karşı yapıldığını söylenen mücadelenin demokrat, aydın, ilerici kesimleri vurduğunu söyledi. Türkiye çok zor bir köprüden geçtiğinin altını çizen CHP’li Antmen, “Bugünlerde ayakta durmamız, birbirimize kenetlenmemiz, birbirimizin sorunlarını dinleyip, mücadeleye kaldığı yerden devam etmemiz gerekiyor. Baro başkanı olarak yargının nasıl ele geçirildiğine şahit oldum. Ülke hiç gereği yok iken 2 yıl boyunca Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetildi. Binlerce insan işinden edildi. FETÖ’ye karşı yapıldığı söylenen mücadele her zamanki gibi demokratlar, sosyalistler, ilericiler, devrimcileri etkiledi. Bu günler geçecek, hep birlikte mücadele edeceğiz. Bir gün Türkiye’ de yine demokrasiyi, barışı, eşitliği getireceğiz. Elimizden geleni yapacağız” dedi.
“EMNİYETİN ÖNÜNDEN BİLE GEÇMEMİŞ İNSANIMIZ GÖREVDEN ALINDI”
Son yıllarda sendika, oda ve derneklere yönelik ciddi bir saldırı dalgası başlatıldığını kaydeden HDP’li vekil Turan ise, “15 Temmuz’dan sonra Erdoğan’a karşı muhalefet edenlere dönük bir saldırı başladı. Yasamanın fonksiyonları giderek azaldı, yürütmenin fonksiyonları arttı. Elbette bir gül bahçesi beklemiyoruz ama en azından kendi yasalarına uymalarını istiyoruz. Yasalar artık uygulanamaz hale geldi. Kanun Hükmünde Kararnamelerle binlerce insanın canı yandı. Emniyetin önünden bile geçmemiş insanımız görevden alındı. Bunları dile getiriyoruz. Üzerimize ne düşerse yerine getireceğiz” diye konuştu.
AKADEMİSYENLER YAŞADIKLARINI ANLATTI:
Vekillerin ardından eğitimciler yaşadıklarını ve taleplerini anlattı. Özellikle pasaport alma, seyahat hakkı, hukuk yollarının kapalı olması, başka bir kurumda çalışma ve çocuklarının atamasının yapılmasında ciddi mağduriyet yaşadıklarını anlatan eğitimciler, şunları söyledi:
“HUKUK YOLLARI KAPALI, SEYAHAT VE EMEKLİLİK HAKKIMIZ ENGELLENİYOR”
689 sayılı KHK ile Mersin Üniversitesi’nden (MEÜ) ihraç edilen Ayşe Gül Yılgör: “Hukuksuz süreç aynı şekilde devam ediyor. Hakkımızda açılan en ufak bir soruşturma olmamasına rağmen işlerimizden edildik ama hala hukuki yollardan hakkımızı aramanın yolları kapalı. Genç arkadaşlarımızın çalışma hakkının yasaklanması başka bir sorunumuz. Emeklilik haklarımızda ciddi hak ihlalleri söz konusu. Eğer çalışma hayatına SSK’lı bir ile başlamışsak evet emeklilik hakkı veriliyor fakat ikramiyelerin verilmemesi ciddi bir hak kaybına yol açıyor. Seyahat özgürlüğü bir hak ama hiçbirimizin pasaportu olmadığı için uluslar arası toplantılara gidemiyoruz. Normal pasaport bile alamıyoruz. Biz ‘Bu suça ortak olmayacağız’ adlı bildiriye imza attığımız için görevden ihraç edildik ve şimdi aynı metne imza attığımız için mahkemelerde yargılanmaya başladık. Burada hukuktan uzak iddialarla yargılanıyoruz. Standart olarak bizlere 1 yıl 3 ay hapis cezası veriliyor. Ortada en ufak bir kanıt ve belge yok.”
“AYAĞIMIZIN ALTINDAKİ ZEMİNİ ÇEKTİLER, İŞLEVSİZ HALE GETİRİLDİK”
Çalıştaya Adana’da katılan ve 686 sayılı KHK ile öğretmenlik görevinden ihraç edilen Ali Aslan; “KHK ile ilgili yasal süreci hep birlikte yaşadık. 1996 yılında göreve başladım. Ertesi yıl sendikalı oldum. Bu zamanın diyetini ödüyoruz. Bizim için apolettir ama bunun günlük sancıları çok farklı. Bir anda ayağımızın altındaki zemini çektiler. İşlevsiz kılınıyorsunuz, işe yaramaz hale getiriliyorsunuz. Atıl oluyorsunuz. Tüm toplum ihraç edildi, KHK’lı oldu. Yaşam alanlarımız elimizden alınıyor. Çocuklarımızın yaşam hakkı elinden alınıyor. Mücadelemize devam edeceğiz.”
“BİZİ SİVİL ÖLÜ HALİNE GETİRDİLER”
Adana’da 675 sayılı KHK ile ihraç edilen Münir Korkmaz isimli eğitimci; “Barış ve demokrasiyi savunduğum için ihraç oldum. İlk başka ziyaretler oldu ama artık o da bitti. Kanıksandı, normalleşti. Ateş düştüğü yeri yakmaya başladı. Ben bir öğretmenim. Okula girer girmez 1500 öğrenci ile karşılaşıyorsunuz ama bir an da bu bitiyor. 30 aydır ihracım, 30 aydır antidepresan kullanıyorum. Biz özel sektörde falan çalışmak istemiyoruz. 12 Eylül’de de bunu yaşadık ama böyle olmadı. TC’mizi girdikleri anda karşılarına KHK’lı olduğumuz çıkıyor. Yani bizi sivil ölü haline getirdiler.