GİZEM EKİCİ

CHP Mersin İl Kadın Kolları Başkanlığı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle yürüyüş gerçekleştirdi. CHP Yenişehir İlçe Başkanlığı’nda toplanan CHP’li kadınlar buradan “Şiddet her yerde çözüm mecliste”, “Kadına karşı şiddete hep birlikte mücadele” pankartı açarak Barış Meydanı’na yürüdü. Meydanda CHP’li kadınlar adına basın açıklaması yapan CHP Mersin İl Kadın Kolları Başkanı Pakize Esen, kadına yönelik şiddet ve cinayet istatistiklerinin her geçen yıl artış gösterdiğine dikkat çekti. Hükümetin ve siyasilerin kullandığı dilin şiddet ve cinayet olayları doğrudan etkilediğini belirten Esen, “İnsanların hemen hemen her konuda ötekileştirildiği ülkemizde, kadın da ötekileştirildi. Kadına yönelik şiddeti çözmeyi ‘namus’ kavramına kadar indirgeyen anlayış kadınları öldürdü. Katil ya da tecavüzcü kravat takıp, takım elbise giydiği için iyi hal indiriminden yararlandı. Kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için ayrıştıran ve ötekileştirilen dil terk edilmelidir. Kadın istihdamı artırılmalı, Kadınların çalışma yaşamında eşit koşullarda daha çok yer alması sağlanmalıdır” dedi.
“DEVLET KADINI KORUYAMADI”
Kadına yönelik şiddet ve cinayet olaylarının sayısının her geçen yıl arttığını kaydeden Esen, “Kadınlar, her gün şiddete, tacize ya da tecavüze uğruyor. Şiddet o kadar arttı ki artık medyada sıradan vaka gibi yer buluyor.  Her sosyal, kültürel çevreden, ünlü ya da ünsüz toplumun her kesiminde kadına yönelik şiddete tanıklık ediyoruz.  2018’in ilk dokuz ayında 183 kadın ve 10 çocuk öldürdü. 50 kadına tecavüz edildi. 162 kadın tacize uğradı. 375 kadına zorla seks işçiliği yaptırıldı.  279 kız çocuğu cinsel istismara maruz kaldı. 316 kadın yaralandı. Bunlar sadece medyaya yansıyanlar. Tacizler, evde, sokakta, belediye otobüsünde yaşandı. Yani kadınlar hiçbir yerde güvende değil. Cinayetlerden bazıları uzaklaştırma kararlarına rağmen işlendi. Devlet kadını koruyamadı. Kadınların büyük bir bölümü kocaları veya sevgilileri tarafından öldürüldü” diye konuştu.

“KATİL VE TECAVÜZCÜLER TAKIM ELBİSE GİYDİĞİ İÇİN İYİ HAL İNDİRİMİNDEN YARARLANDI”
Kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu kaydeden Esen, hükümet üyelerinin kullandığı dilin şiddetti körüklediğini belirterek şunları söyledi: “İnsanların hemen hemen her konuda ötekileştirildiği ülkemizde, kadın da ötekileştirildi. Kadına yönelik şiddeti çözmeyi ‘namus’ kavramına kadar indirgeyen anlayış kadınları öldürdü. Katil ya da tecavüzcü kravat takıp, takım elbise giydiği için iyi hal indiriminden yararlandı. Kadına yönelik şiddetin önüne geçmek için ayrıştıran ve ötekileştirilen dil terk edilmelidir. Kadın istihdamı artırılmalı, Kadınların çalışma yaşamında eşit koşullarda daha çok yer alması sağlanmalıdır. Kadına ve çocuğa yönelik, şiddet ve cinsel istismara karşı iyi hal indirimi kullanılmamalı, aksine en üst seviyeden ceza verilmelidir.” 

“KADINA ŞİDDETLE MÜCADELE DERS KİTAPLARINDA YER ALMALIDIR”
Yaşamın her tarafında kadına şiddet kültürünün yaygınlaştığına dikkat çeken Esen, bu tarz olaylarla mücadele etmenin en önemli aracının eğitim olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: “Kadına şiddetle mücadele ders kitaplarında yer almalıdır. Kreş çağından başlayarak müfredata ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’, ‘büyüklerin zararlı dokunuşlarını anlama’, ‘sadece yabancılara değil, anne babaya da karşı haklar’ gibi dersler konulmalıdır. Şiddeti arttıran en önemli etkenlerden bir diğeri de yoksulluktur. Kadınlara mutlaka güvenceli çalışma koşulları sağlanmalıdır. Kadınlar, kendi yaşamlarını bağımsız bir biçimde sürdürebilecek gelir elde edebilmelidir. Kız çocuklarının erken yaşta evlenmelerinin önüne geçilmeli, eşit eğitim almaları sağlanmalıdır. Kreş, çocuk bakımevi, kadın sağlık merkezi, hasta bakımevi, yaşlı bakımevi, sığınma evi sayısı artırılmalıdır. Eşit temsiliyetin önündeki engeller kaldırılmalıdır.”

“MÜCADELE SONUNA KADAR SÜRECEK”
Güçlü kadının; güçlü toplum, güçlü ekonomi ve güçlü demokrasiye giden yolun kadın cinayetlerine mücadeleden geçtiğini belirten Esen, “Yaşamımızın her alanında neyi hak edip neyi hak etmediğimiz konuşuluyor. Ve şiddete zemin hazırlar hale getiriliyor. Mücadele ile elde ettiğimiz kazanımlarımız ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Biz kadınlar içine tıkmaya çalıştığınız kalıplara sığmayacağız. Yaşamımıza ve haklarımıza sahip çıkacağız. Bize biçtiğiniz roller için değil, hak ettiğimiz yaşam için var olmaya devam edeceğiz. En karamsar olduğumuz anlarda bile ayakucumuza değil, ufka bakacağız. Umudu göreceğiz… Göremiyorsak bir daha bakıp görene kadar bakacağız. Ancak Şiddete karşı kararlı duruşumuz, bu şiddet kültürünü değiştirmeye, yok etmeye yetecektir. Bu duygu ve düşüncelerle  Başta Mirabel kız kardeşler ve kentimizin kara acısı Özgecanımız olmak üzere şiddet ile hayatını kaybeden tüm kadınlarımızı saygı ve rahmet ile anıyor mücadelemizi  şiddete maruz kalan kadınlar için hep birlikte sonuna kadar sürdüreceğimizi beyan ediyoruz” diye konuştu.