Mehmet Nabi Batuk
Ülke ve kent ekonomisinde döviz kurlarına bağlı yaşanan dalgalanmalar üzerine hükümetin bazı tasarruf önlemleri almaya başlamasının ardından, gözler Mersin’de yapımı sürdürülen kamu yatırımlarına çevrildi. Bazı projelerde ufak çapta istihdam azaltıcı adımların atıldığı haberleri gelirken, Mersin Sanayici İş İnsanları Derneği Başkanlar Kurulu Başkanı ve Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Mustafa Güler, Mersin ve ülke ekonomisine etki edecek büyük kamu yatırımlarını değerlendirdi. Projelerin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesinin önemli olduğunu kaydeden Güler, özellikle Çukurova Bölgesel Havalimanı, Ana Konteynır Limanı, Sivas – Mersin İpek Demiryolu,  Pamukluk, Erçel ile Efrenk Barajları, Mersin - Antalya Otoyolu, Mut – Karaman Otoyolu, İkinci Çevre Yolu ihalelerinde sorunların yaşanmaması için önlem alınması gerektiğini ifade etti. Güler, söz konusu projelerin temel yatırım alanları olduğunu belirterek, dikkatli olunması çağrısı yaptı. 
 “ÇUKUROVA HAVALİMANI DURMA NOKTASINA GELDİ”
Çukurova Bölgesel Havalimanı projesinin uzun yıllardır kent gündeminde olan bir konu olduğunu dile getiren Güler, projedeki inşa çalışmalarının yeniden yavaşladığına işaret ederek şunları söyledi: “Bu havalimanının yolcu taşımacılığının yanındaki asıl önemli rolü yük taşımacılığıdır. Bölgemizdeki tarım ürünlerinin, tüketim merkezi olan Avrupa ülkelerine hızlı ve sağlıklı bir şekilde erişimini sağlayacak bir projedir. Yani bizim tarım ürünlerimiz daha sıcaklığını ve tazeliğini korurken dünyanın herhangi bir yerindeki sofralara taşınabilecek. Bir yandan yolcu kapasitemiz artacak, diğer yandan kentimiz uluslararası niteliğiyle bütün dünya ile daha iyi irtibat kurabilecek. Bu yüzden bu projenin artık sonlandırılması bölgemiz için çok daha önemlidir ama ihale şu anda yavaşlamış, hatta durma noktasına gelmiş durumdadır” dedi.
ANA KONTEYNIR LİMANI İHALE EDİLMEYİ BEKLİYOR
Mersin’de ikinci büyük liman olacak Ana Konteynır Limanının yıllar öncesinden planlanmasına karşın hala ihaleye çıkarılmadığını altını çizen Güler, “Bu proje kent ekonomisine direkt olarak etki edecek dev bir yatırım ve Türkiye’yi Mersin üzerinden dünyaya açacak bir liman projesi olmasına rağmen hala ihale edilmedi. Bu yüzden projenin bir an önce ihale edilip ülke ekonomisine kazandırılması gerekiyor. Ancak, Akdeniz’in ana limanı olan Mersin Ana Konteynır Limanı Projesi henüz gündemde değil. Bunun yanında ikinci sırada olan İzmir Çandarlı Limanı ile Karadeniz’in ana limanı olan Filyos Limanı’nın da bir an önce ihale edilip yapılması gerekiyor” diye konuştu.
“İPEK DEMİRYOLU HIZLI TREN HATTI KAPSAMINA ALINMALI”
Mersin’den geçecek olan İpek Demiryolu projesine de değinen Güler, projenin Sivas – Mersin hattındaki bölümün hızlı tren hattı kapsamına alınmamasını eleştirdi. Türkiye’nin en önemli ticaret demiryolu projelerinden biri olan söz konusu hattın sağlıklı işlemesi için bir an önce hızlı tren projesi kapsamına alınması gerektiğini ifade eden Güler, şunlar söyledi: “Bu hattın güneybatı ayağında Sivas Çetinkaya’dan Mersin’e inen bir bağlantı yolu var. Bu hat kuzey yolu tren bağlantı yollarına entegre edilirken her birinin bir limana çıkması gerekiyor. Ancak, Mersin’e çıkış olan bu yol hızlı tren hattına alınmadı. Halbuki geçtiğimiz sene İpek Demiryolu planlanıp geçen yıl açılışı geçekleştirilirken ilk tren Mersin’e geldi. Hatta ilk treni karşılamak için bir resmi tören düzenlendi. Böylesine önemli bir projenin hızlı tren ağına bağlanması ve daha çok işlevsel kılınması büyük önem taşıyor. Bu projenin bir an önce planlanması hem Mersin hem de ülke ekonomisi için oldukça değerlidir.” 
“İKİNCİ ÇEVRE YOLU 18 UYGULAMASI KAPSAMINA ALINMALI”
Kent içinden geçecek ikinci çevre yolu projesi ve Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nin otoban bağlantılarına ilişkin çalışmaları da değerlendiren Güler, “Karayollarımızda sabah ve akşam yaşanan trafik yoğunluğu yolculuklarda saatleri bulan bir çileye dönüşüyor. Bu noktada OSB’lerin doğrudan Yenişehir ve Akdeniz’e transferini kolaylaştıracak otoban bağlantı yolları hayati önem taşıyor. Ayrıca liman bağlantıları konusunda da bu bağlantı yollarının büyük önemi var. Mersin’in en büyük ihtiyaçlarından biri olan ikinci çevre yolu projesi de hala ihaleye çıkmayı bekliyor. Bu proje 1 / 100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’na eklendi ama hala gündemde yok. Akşam ve sabah saatlerinde D400 Karayolunda oluşan yoğunluğu azaltmak için ikinci çevre yolumuzun bir an önce 18 uygulaması kapsamına alınarak istimlake gerek kalmadan açılması gerekir. Ayrıca Okan Merzeci Bulvarı’nın devamı niteliğindeki bu yolu Tarsus’taki batı otobanına bağlayacak olan proje de Mersin açısından çok önemlidir” dedi. 
“ANTALYA OTOYOLU SEBZE VE MEYVE TİCARETİ AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ”
Mersin-Antalya arasını 4 saate indirecek otoyol projesinin uzun yıllardır devam ettiğini kaydeden Güler, söz konusu yolun Antalya’daki otellere sebze ve meyve ticareti açısından çok önemli olduğunu vurguladı. Söz konusu projedeki çalışmaların daha da hızlandırılması çağrısı yapan Güler, şöyle konuştu: “Bu yol, Mersin’deki tarım ürünlerinin Antalya’daki otellerin tüketimine arz edilmesi açısından oldukça değerlidir. Bu, herhangi bir turistik yolun ötesinde kentte yetiştirilen tarım ürünlerini Antalya’daki turizm merkezlerine taşıyacak bir bağlantı yolu olma özelliği de taşıyor. Şu anda Mersin çiftçisi, talep darlığı nedeniyle elindeki ürünleri satamıyor, ürünlerini satamadığı için de üretimde kaliteyi arttıracak yatırımları yapmıyor. Bu yol kentteki tarımsal üretimi arttırmak açısından da değerli bir projedir. Bu proje hem kent ekonomisini hem turistik hem de tarımsal üretimi doğrudan etkileyecek önemli ve bir an önce tamamlanması gereken bir projedir.” 
“KONYA VE KARAMAN, TAŞUCU ÜZERİNDEN DÜNYAYA AÇILMAK İSTİYOR”
Mersin - Karaman bağlantı yolu çalışmalarının da devam ettiğini dile getiren Güler, söz konusu projenin Konya ve Karaman’daki işletmelerin ticari kapasitesinin artması açısından önemli olduğunu ifade etti. Konya ve Karaman’da bulunan sanayi işletmelerinin Taşucu Limanı üzerinden dünya piyasalarına açılmak istediğini ifade eden Güler, Mevlana Kalkınma Ajansı’nın da (MERAM) yeni bir demiryolu hattı için etüt çalışmaları yürüttüğü bilgisini vererek, “Bu yolun hızlandırılması gerekiyor. Çünkü Karaman dünyaya açılabilecek önemli bir sanayi kentidir. Mersin ile Konya ve Karaman arasındaki yolların bir an önce iyileştirilmesi gerekiyor. Taşucu Limanı’nın da daha aktif hale getirilmesi için de bu çalışmalar oldukça değerlidir. Ayrıca MERAM Kalkınma Ajansı’nın buradaki hat ile ilgili yaptığı bazı etüt çalışmaları var. Çünkü Karaman ve Konya’daki işletmeler MERAM’dan Konya, Karaman, Mut, Silifke, Taşucu hattında bir demiryolu hattı talep ediyor. Yani buradaki sanayiciler dünyaya açılmak için Taşucu Limanı’na daha sağlıklı erişmek istiyorlar. Bu proje aynı zamanda Mersin ekonomisini de besleyecek önemli bir proje olacaktır. Bu yolun planlamaları yapıldı, inşası için ise bir an önce çalışmalara hız vermek gerekiyor” dedi.
“BARAJLAR TAMAMLANIRSA SEL TEHDİDİ AZALIR”
Mersin’de son yıllarda sıklıkla yaşanan sel ve su taşkını olaylarına karşı önlem olarak çalışmalarına hız verilen baraj projelerini de değerlendiren Güler, Pamukluk, Erçel ve Efrenk barajları ile ilgili bazı sıkıntıların yaşandığını söyledi. Güler, “Tarsus’un güneyindeki ovayı Berdan Nehri’nden kaynaklı sel baskınlarına karşı koruyacak olan bir Pamukluk Barajımız var. Bu proje yıllar öncesinden beridir sürüncemede tutuluyor. Bu proje bitmediği için de yıllardır ilçenin güneyindeki ovalar sel taşkınlarına maruz kalıyor ve çiftçiler ağır mağduriyetler yaşıyor. Öte yandan, Mezitli Çayı’nın kuzey bölümündeki Erçel Barajı, hem taşkını önleyecek hem de ilçenin üst kesimlerindeki tarım havzalarına sulama imkanı kazandıracak. Müftü Deresi üzerinde Efrenk Barajı’nın yapılması ise dereyi bir taşkın anında Mersin’e tehdit olmaktan çıkarıyor. Bu barajların sel oluşturacak suları biriktiren ve bu suyu kontrollü bir şekilde dere havzasına bırakan bir işlevi var. Söz konusu barajların  yukarı tarafta bir sel kapanı vazifesi görerek, derelerin şehri tehdit etmekten çıkarılması gerekiyor” diye konuştu.