Haber Merkezi

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde dönemin personel Genel Müdürü Nizamettin Ekinci ile, SADAT kurucusu ve Cumhurbaşkanlığı Danışmanlığı görevi de yapmış, “Anayasa'da laiklik ilkesi olmasın” ifadelerini kullanan Adnan Tanrıverdi arasında yakın bir ilişki bulunduğu iddialarına da değinerek “Kurumun yapısında değişikliklere giden, AKP’den Milletvekili aday adayı olan dönemin personel müdürü Nizamettin Ekinci’nin göreve getirilmesinde, Adnan Tanrıverdi’nin etkisi olduğu ifadeleri yine aynı iddialar arasında yer almıştır. Ordumuzun laik ve Atatürkçü yapısıyla oynanmasının ağır sonuçlarını cemaatin 15 Temmuz hain darbe girişimi esnasında ve sonrasında tüm ülke yaşamıştır. Türk Ordusu, çağdaş, ilerici, laik ve en önemlisi Atatürk ilke ve devrimlerine, demokrasiye bağlı bir kurum olması gerekirken bu vahim iddiaların derhal aydınlatılması ülkemiz adına ivedi bir gerekliliktir” ifadelerini kullandı.

Antmen’in önergesinde; Harp Okulları, Sahil Güvenlik ve Jandarma Akademisi, Astsubay Meslek Yüksek Okulları, Sözleşmeli subay-astsubay, uzman ve erlerin alımında “Milliyetçi-Türkçü-Atatürkçü-Devrimci" kimlikleri ile bilinen adayların "yetersiz" diye mülakattan elediklerini iddiaları doğru mudur? Harp Okulları alımlarında oluşturulan komisyonun içeriği ne şekillerde oluşturulmuştur? Komisyonun üyeleri kimlerdir? Mülakat komisyonunun üyeleri kimler tarafından ne şekillerde belirlenmiştir? Bahsi geçen komisyon 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kaç mülakat yapmış, kaç kişiyi “başarılı” kaç kişiyi “başarısız” bulmuştur? Bunların gerekçesi nedir? Başvuru yapan kişilere mülakatlarda ne sorulmuştur? Başarılı bulunan kişilerin görevleri şu an nedir?  Adnan Tanrıverdi’nin kurucusu olduğu SADAT ile bağları devam etmekte midir? Ediyorsa ne şekillerde bahsi geçen ilişki sürdürülmektedir?  SADAT’ın kurucusu emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Ocak 2015'teki "Çözüm sürecinin ulaştığı aşamada ASDER-ASSAM raporu" sunumunda yaptığı konuşmasında “Türkiye’ye eyalet sistemi getirilmelidir” demiştir. Adnan Tanrıverdi’nin, Türkiye’nin milli birlik ve bütünlüğünün sigortalarından olan ordumuz ile ilgili herhangi bir tasarrufu bulunmakta mıdır? Milli Savunma Bakanlığı başta olmak üzere kamu kurumları SADAT’tan herhangi bir hizmet almış mıdır? Almışsa bunlar nelerdir ve hangi amaçlarla ne kadar ücretle alınmıştır? SADAT ile işbirliği içinde olan, çalışan ya da danışmanlık hizmeti alan herhangi bir kamu kurumu bulunmakta mıdır? Varsa bunlar hangileridir ve hangi tarihlerde ne tür hizmetler almışlardır? Varsa bu hizmetler hangi bütçeden ne miktarda karşılanmıştır? Türk Silahlı Kuvvetleri, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü SADAT ile herhangi bir çalışma yürütmekte midir? Varsa bu çalışmaların içeriği ve amaçları nelerdir? Savunma Bakanlığı’nın “kontrgerilla eğitimi” veren SADAT’la ilgili olarak “denetleme görevimiz yok” yazısı gönderdiğine ilişkin iddialar doğru mudur? Doğru ise bu kurum nasıl ve kimler tarafından denetlenmektedir? El Nusra, El Kaide ve IŞİD terör örgütleri ile SADAT’ın ilişkisi olduğuna ve SADAT tarafından IŞİD militanlarının eğitildiğine dair iddialar doğru mudur? Ülke içinde veya dışında SADAT’ın askeri eğitim verdiği kamplar bulunmakta mıdır? Varsa bunlar nerelerdedir? Denetimleri ne sıklıkla kimler tarafından yapılmaktadır? Kim ya da kimlere bu kamplarda eğitim verilmektedir? SADAT’a herhangi bir bağı bulunan kaç emekli subay ya da memur kamu görevlerine atanmıştır? Bunlar kim ya da kimler tarafından bu görevlere getirilmiştir?” sorularını yöneltti.